Washington Post, Senato’daki Cumhuriyetçi Partililer’in hazırladığı sağlık yasası tasarısının bugün açıklanacağını bildiriyor. Yeni tasarı, eski Başkan Barack Obama’nın en önemli icraatlarından biri olan sağlık yasası reformunu geri çevirmeyi amacı taşıyor. Tasarı, yoksul vatandaşların yararlandığı devlet sübvansiyonlu Medicaid sağlık programının bütçesinde kesintiye gitmeyi, varlıklı vatandaşların ödediği vergileri azaltmayı, aile planlaması programı Planned Parenthood’un bütçesini ortadan kaldırmayı öngörüyor. Gazete, tasarının kabul edilmesi için 100 sandalyeli Senato’da en az 50 senatörün “evet” oyu vermesi gerektiğini, eşitlik halinde Başkan Yardımcısı Mike Pence’in oy hakkı olduğunu hatırlatıyor. Senato’da 52 Cumhuriyetçi üye bulunuyor. Ancak Maine Senatörü Susan Collins gibi kimi ılımlı Cumhuriyetçiler, yoksul seçmenlerin sağlık sigortası edinmesini engelleyeceği gerekçesiyle tasarıya karşı çıkıyor. Washington Post, tasarıyı “büyük gizlilik içinde, alelacele” hazırladığını kaydettiği Cumhuriyetçi Parti’yi, sağlık reformu konusunda ikiyüzlülük yapmakla suçluyor. Gazete, konuyla ilgili başyazısında, Demokrat Parti’nin 2009 ve 2010’da sağlık reformu yasasını hazırlarken Cumhuriyetçi senatörlerden de fikir aldığını, tasarının çeşitli oturum ve komisyonlarda tartışıldığını, ancak Cumhuriyetçiler’in her türlü müzakere kapısını Demokratlar’ın yüzüne kapadığını yazıyor.
Washington Post bugün ayrıca Trump Yönetimi’nin Rakka’nın IŞİD’den temizlendikten sonraki sürece yönelik hazırlık ve planlama yaptığını bildiriyor. Gazete, IŞİD’in Rakka’da mağlubiyetle karşılaşacağını öngören Amerika’nın Suriye iç savaşının yeni aşamasında, ülkenin doğusundaki çöl bölgesinde nüfuz elde etmeye çalışan Suriye ordusu ve İranlı güçlerle doğrudan muhatap olmak durumunda kalacağını yazıyor. Habere göre bu yüzleşme, şimdiden yaşanıyor. Amerika’nın Esat rejimi ve İran destekli milislere yönelik saldırıları, Beşar Esat ve Tahran hükümetine gönderilen “ayağınızı denk alın” niteliğinde mesajlar. Beyaz Saray, Esat güçleri ve milislerin doğruya doğru ilerlemeleri üzerine Amerikan birliklerinin çöl bölgesinde konuşlanması için Pentagon’a baskı yapıyor. Bunun amacı, Amerika’nın Rakka’nın güneyindeki Fırat Nehri vadisinden Irak’a uzanan bölgede IŞİD’a karşı yürüttüğü mücadelenin sekteye uğratılmasının önüne geçmek. Gazete, Amerika’nın, IŞİD’in nüfus yoğunluğu az olan bu bölgede yeniden örgütlenip Batı’ya yönelik saldırılar planlamasından endişe ediyor. Beyaz Saray’da Suriye’deki iç savaştan yıllardır uzak duran Amerika’yı İran ve Rusya’yla karşı karşıya getirebilecek adımlar atıp atmama konusundaki hararetli tartışmalarsa sürüyor.
New York Times ise CIA’in hapishanelerde terör zanlılarına yönelik kullandığı sert sorgulama teknikleri hakkında yeni ayrıntıların ortaya çıktığını bildiriyor. Gazete, bu teknikleri geliştiren iki psikolog, John Bruce Jessen ve James Mitchell aleyhine açılan davanın işkence olarak nitelenen uygulamalarla ilgili ayrıntılı bilgi verdiğini yazıyor. Jessen ve Mitchell, 11 Eylül 2001 terör saldırılarından sonra geliştirdikleri sorgulama tekniklerinin kullanılmasına istemeyerek razı olsalar da uygulamaların zanlıların direncini kırmada etkili olduğunu itiraf ediyor. Amerikan Medeni Haklar Birliği tarafından Washington eyaletinin Spokane kentindeki federal mahkemede açılan dava, işkenceye varan sorgulama yöntemlerinin mimarı sayılan kişilerin zanlılara verilen fiziksel ve psikolojik hasardan sorumlu tutulması açısından bir ilk olma özelliği taşıyor. CIA’in sözleşmeli elemanları olarak çalıştıklarını bildiren Jessen ve Mitchell, sorgulama programının CIA’in kontrolü altında olduğunu ancak CIA yetkililerinin dokunulmazlığı olduğu için yargılanmalarının mümkün olmadığını söylüyor. Habere göre Jessen ve Mitchell’ın 2002 yılında geliştirdikleri tekniklerin temeli, Amerikan askerlerinin işkence altında sorgulanmaları durumunda hayatta kalmaları için verilen derslere dayanıyor. Su altında boğulma etkisi yaratan sorgulama yöntemi ilk kez Amerika tarafından El Kaide’nin üst düzey lideri olarak 2002’de tutukladığı Ebu Zübeyde üzerinde kullanıldı. Zanlıların uyumalarına izin verilmemesi ve hipotermi, yani aşırı soğuğa maruz bırakılması da kullanılan sorgulama teknikleri arasında. Gazete, davanın 5 Eylül’de görülmeye başlanacağını bildiriyor.
New York Times bugün ayrıca Georgia eyaletinde yapılan Temsilciler Meclisi üyeliği seçiminde ağır yenilgiye uğrayan Demokrat Parti’nin karıştığını bildiriyor. Temsilciler Meclisi Demokrat Parti Grup Başkanı Nancy Pelosi’nin eleştirilerin hedefi haline geldiğini bildiren gazete, kimi partililerin “Trump’dan daha kötü bir marka haline geldik” şeklinde çıkışlar yaptığını yazıyor. Pelosi’nin istifasını isteyenlerin seslerininse giderek daha yüksek çıktığı gözleniyor. Demokrat Parti’nin 2018’de yapılacak ara seçimlerde Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu sağlaması için Cumhuriyetçi Parti’nin elinden en az 24 sandalye alması gerekiyor. Ancak gazete, seçim kazanmaya aç kalmış Demokrat Parti’nin önünde ara seçimlere kadar 17 ay bekleyeceği zor bir süreç var.