Erişilebilirlik

Gaziantep’te Vaka Sayısı Düşmüyor


Gaziantep'te Vaka Sayısı Düşmüyor
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:05:58 0:00

Corona virüsü salgınının Türkiye’yi etkisi altına almasından bu yana bulaşma hızının bir türlü kontrol altına alınamadığı kentlerden biri olan Gaziantep’te, her gün yüzlerce kişiye güvenlik güçleri ceza yazıyor. Bu cezalara rağmen, vatandaşların sosyal mesafe ve maske kurallarına uymadığı görülüyor.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın da zaman zaman toplantılarında işaret ettiği iller arasında yer alan Gaziantep’te günlük ortalama 1,500 pozitif yeni vaka tespit ediliyor.

VOA Türkçe’nin mikrofon uzattığı Gaziantepliler’in bir bölümü kurallara uyulmadığını söylerken, bir bölümü de virüsün kontrol altına alınmasında daha sert tedbirler uygulanmasının yarar sağlayacağı görüşünde.

“İnsanlar virüs yokmuş gibi davranıyor’’

Virüsün kontrolu için 15 günlük sokağa çıkma yasağı uygulanması gerektiğini vurgulayan Ramazan Şahin, “Bence 15 gün boyunca hiç birimizin evden çıkmaması gerekiyor. Çünkü sokaklarda, caddelerde gezen insanlar virüs yokmuş gibi davranıyor. Bu kadar insan sanki gerçekten ölmüyor. Çocuklar çok maske takmıyor, gençler sadece polis görünce takıyor. Ölmeyi pek umursamıyoruz, sanki ‘ölsek de kurtulsak’ diye mi düşünüyoruz anlamıyorum. Postane kuyruğu, hastane kuyruğu almış başını gidiyor’’ dedi.

Pandemi nedeniyle birçok insanın ekonomik sıkıntı yaşadığını belirten müzisyen Mikail Taşkıran ise, “Tedbirler nedeniyle restoranlar falan kapanıyor, oradaki bazı çalışanların sigortası bile yok. Lokantalar kapalı olursa bu insanlar nasıl geçinecekler. Ben bir müzisyenim, 6-7 aydır çalışmıyorum. Cebime 1 lira para girmemiş. Peki, ben nasıl geçineceğim. Hastaneler salgın nedeniyle dolmuş durumda. Bu durum artık bizi tedirgin ediyor. Gün geçtikçe daha da kötüye gidiyor. Sadece salgın değil, ekonomik anlamda da kötüye gidiyoruz. Aylardır iş güç yok, açlıktan ölüyoruz’’ diye konuştu.

“Virüsü çok zor atlattım’’

Kısıtlamaların yeterli olmadığını belrten Hicran Önal, “Çarşılardaki kafe ve restoranların kapanması yerinde bir karar bence. Ama tedbirlerin biraz daha arttırılması gerekiyor. Çünkü dışarıda inanılmaz bir kalabalık var. Ben de koronavirüse yakalanmıştım, bir hafta önce atlattım. Ama hala tedirgin oluyoruz. Ben virüs sürecini çok zor bir şekilde atlattım. Virüse yakalanmadan önceki son bir hafta maske takmamıştım. Ondan dolayı virüsü kaptım, bir daha da kesinlikle çıkarmam maskemi’’ dedi.

Kurallara uyulmadığını belirten Şerif Şahin, “Maske kuralına uyuyoruz ama mesafe kuralına uymuyoruz. Temas ediyoruz. Zaten maskeler de çok iyi korumuyor. Bazen bir mahalleye giriyoruz, birçok kapıda Covid-19 vakası olduğu yazısı asılı. Kurallara uymuyoruz, bilinçli değiliz. Düşünün virüse yakalanınca sonu ölümle de bitebiliyor. Ya da çevremizdeki birinci dereceden insanlara bulaştırabiliyoruz. Ama bakıyorsunuz, kişi Corona olmuş ama işe geliyor ya da insanların arasına karışıyor’’ şeklinde konuştu.

İnsanların virüsü ciddiye almadıklarını ifade eden Ramazan Şengül, “Biz halk olarak biraz cesaretliyiz herhalde. İnsanlar virüsü şaka gibi mi görüyorlar anlamıyorum. Tabi buna cesaret mi demek daha doğru olur, cehalet mi bilemem. Antep’te kalabalık hiç bitmiyor. Normalde çıkmamamız lazım ama biz de çıktık’’ dedi.

“Antep’te yoğun bakımlarda yer yok’’

Yasağın göstermelik olduğunu savunan Fatih Çetin ise, “Sadece lokantalar ve kahveleri kapatmakla sorun çözülmez. Aslında 14 günlük bir yasakla bulaş hızı biraz daha azaltılabilir ama bunun için ekonominin biraz daha iyi olması gerekiyor. Öyle bir durumda piyasada canlı para devir daimi olmayacak. Halkın durumu da ortada zaten. Ben de bir sağlıkçıyım. Antep’te hastanelerde ve yoğun bakımlarda yer yok. Benim annem beyin kanaması geçirdi, 8 saat boyunca hiçbir hastanenin yoğun bakımında yer bulamadık’’ diye konuştu.

Virüsü ailesine bulaştırmaktan korktuğunu belirten Arzu Çelik ise “Koronavirüsün var olduğunu kabul etmeyen insanlar var. Kişi hastalığı yaşamış atlatmış halen ‘Korona Amerikalıların oyunu, Çinlilerin oyunu’ diyen zihniyetteki insanlar var. Bu durum beni çok tedirgin ediyor. Benim anneannem var, eşim var, ailem var. Artık kendi sağlığımızı geçtik çevremizdeki insanlara zarar vereceğiz diye korkuyoruz. Herkese yasak olmalı, sadece fabrikalar çalışsa yeter’’ ifadelerini kullandı.

STÜDYO VOA

ABD’nin inşa ettiği geçici liman üzerinden Gazze’ye yardım sevkiyatı başladı - 17 Mayıs
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG