Ağustos ayında Amerika’da 173 bin kişiye istihdam sağlandı. Bu rakam, beklentilerin altında kalsa da işsizlik oranını % 5,1’e çekmeye yetiyor ve bu da Temmuz ayına göre %0,2'lik bir azalmaya işaret ediyor. Sağlık hizmetleri, gıda ve iş hizmetleri sektörleri istihdamda başı çekerken madencilik ve imalat sektörleri kayba uğradı. Herkesin aklındaki soru şu: Amerikan iş pazarı, daha yüksek faiz oranlarını destekleyebilecek kadar güçlendi mi?
Amerika’da işsizlik oranı 2008 yılı Nisan ayından bu yana rekor seviyede düştü. Uzmanlar, kazanımlar beklenenin altında olsa da Ağustos verilerinin çok net olmadığı görüşünde. Ekonomist Mark Hamrick, mevsimsel değişimlere bakarak istihdamın büyük olasılıkla istatistiklerden daha güçlü olduğunu söylüyor.
Hamrick, Ağustos’ta okulların açıldığını, öğretmenlerin işbaşı yaptığını söylerken, otomobil üreticilerinin yeni yılın modelleri üzerinde yoğunlaştığını hatırlatıyor. Hamrick'e göre, öğretmenler ve otomotiv sektörü çalışanlarına ilişkin veriler, istatistiklerde yer almayabiliyor.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre, Amerikan ekonomisi, son üç yılda sekiz milyon kişiye iş imkanı sağladı. Ancak ekonominin, Merkez Bankası FED’in Eylül ayında faiz artışına gitmesini sağlayacak kadar güçlenip güçlenmediği belirsiz.
Hamrick, ”Ağustos rakamları, faiz artışına gitmesi için Merkez Bankası’na ne yeşil ışık yakıyor, ne de beklemesi için kırmızı ışık. Bu da ekonominin hala dikkatli olunması gereken bir süreçten geçtiğini gösteriyor. Çin ekonomisindeki zayıflamanın dış dünyaya etkileri, Amerika dahil küresel finans piyasalarındaki çalkantı ve enflasyonun Merkez Bankası’nın %2‘lik hedefine ulaşamayacağına dair öngörüler dikkate alınmalı,” şeklinde konuşuyor.
Bu durum, yatırımcılar için belirsizliklerin devam ettiği anlamına geliyor. Amerika’da faiz oranları, ekonomik gerilemenin sona ermesinden bu yana rekor düzeyde düşük seyrediyor. İktisatçı Joe Brusuelas’a göre faizleri arttırma zamanı çoktan geldi.
Joe Brusuelas, faizleri arttırmanın tam zamanı olduğunu, ve Merkez Bankası FED'in federal fon oranını 200 baz puana yani %2‘ye ya da bunun üzerine çıkarması gerektiğini söylüyor.
Amerika’nın Sesi’ne konuşan birçok iktisatçı, deflasyon riskine rağmen 2015 yılı bitmeden önce Merkez Bankası’nın küçük çapta faiz artışına gideceğini tahmin ediyor. Ancak küresel piyasalardaki son çalkantılar gözönüne alındığında çoğu uzman artışın Aralık ayından önce yapılmayacağını öngörüyor.
