Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mayıs ayında Washington’a yaptığı ziyaret sırasında Türk Büyükelçiliği konutu önünde protestocularla kavgaya karışan 15 korumadan 11’i hakkındaki suçlamalar düşürüldü ve haklarındaki yakalama kararı kaldırıldı.
District of Columbia Üst Mahkemesi’nin duruşma kayıtlarının taranması sonucunda edinilen bilgiye göre, Erdoğan’ın 15 korumasından İsmail Dalkıran, Servet Erkan, Ahmet Karabay ve Mehmet Sarman’ın davaları sürüyor.
Diğer 11 koruma, Turgut Akar, Tugay Erkan, Feride Kayasan, Lütfü Kutluca, Mustafa Murat Sümercan, Gökhan Yıldırım, İsmail Ergündüz, Hamza Yurteri, Muhsin Köse, Yusuf Ayar ve Harrettin Eren’e yönelik suçlamalar ise düşürüldü. Bu kişilerden Turgut Akar, Tugay Erkan, Lütfü Kutluca, Mustafa Murat Sümercan, İsmail Ergündüz, Muhsin Köse ve Hayrettin Eren’in davaları 14 Şubat, Feride Kayasan, Gökhan Yıldırım, Hamza Yurteri ve Yusuf Ayar’ın davaları ise 7 Kasım’da düşürüldü.
Nauert: "Zamanlama tamamen tesadüf"
14 Şubat’ın ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın Ankara’ya düzenlediği ziyaretin bir gün öncesine gelmesi dikkat çekiyor. Bu zamanlama, günlük basın brifinginde Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert'a soruldu. Nauert, 11 koruma hakkındaki suçlamaların düşürülmesinin Tillerson'ın ziyaretinin bir gün öncesine denk gelmesini "tamamen tesadüf" olarak niteledi.
Olaya karışan ve halen Washington’da tutuklu yargılanan Amerikan vatandaşları Eyüp Yıldırım ve Sinan Narin için 5 Nisan’da karar duruşması yapılması öngörülüyor.
İki Kanada vatandaşı Mahmut Sami Ellialtı ve Ahmet Cengizhan Dereci’nin davaları da hala devam ediyor.
Wall Street Journal’in geçtiği bir habere göre de, isminin açıklanmaması koşuluyla konuşan Amerikalı yetkililer, hiç kimsenin savcılara siyasi nedenlerle herhangi bir suçlamayı düşürmeleri için baskı yapmadığını söyledi.
Habere göre, suçlamaların düşürülmesi kararları, olayı soruşturan yetkililerin bazı şüphelileri yanlış tanımlaması ve bazılarına karşı yeterli delil geliştirememesi neticesinde alındı.
Gazetenin haberine göre ayrıca, yönetimden yetkililer, Tillerson’ın Türk liderlerle görüşmelerinde, ABD’nin Erdoğan’ın şikayetlerini dikkate aldığına örnek olarak, önceden kamuoyuna ilan edilmeyen suçlamaların düşürülmesi kararlarına işaret ettiği bilgisini verdi.
Çoğunluğu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın koruma ekibinden olan 19 kişi, 16 Mayıs’ta Türk Büyükelçiliği konutu önünde protestoculara saldırmakla suçlanmış ve haklarında dava açılmıştı. Bu kişilerin tamamı, 15 yıla kadar hapis cezasıyla sonuçlanabilecek bir suç olan, şiddet suçu işlemeye teşebbüsle suçlanmıştı. Bazıları hakkında ise öldürücü silahla saldırma gibi ek suçlamalar yapılmıştı.
Arbede, Başkan Donald Trump’la Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Beyaz Saray’daki görüşmesinden hemen sonra büyükelçilik konutu önünde meydana gelmişti.
Amerika’nın Sesi tarafından çekilen olayların görüntüleri bazı güvenlik görevlilerinin ve Erdoğan’ın destekçilerinin küçük bir protestocu gruba fiziksel müdahale ettiğini gösteriyordu.
Görüntülerde, siyah takım elbiseli kişiler ve diğerlerinin kaldırıma düşen bir kadına tekme atması, bir başkasının kadınlardan birinin boğazını sıkarak yere fırlatması, elinde megafonlu bir başka göstericinin de yüzünden defalarca tekmelenmesi gibi detaylar yer alıyordu.
Polis yetkilileri, protestocuları korumada ve saldırganları uzaklaştırmada zorlanırken, bazı şüphelilerin yetkilileri atlatarak saldırılarını sürdürdüğü de görülüyordu.
Türk Büyükelçiliği, Erdoğan’ın korumalarının olay sırasında nefsi müdafaada bulundukları ve protestocuların ise PKK’lı olduğu şeklinde açıklama yapmıştı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Eylül ayında tutuklu Sinan Narin ve Eyüp Yıldırım’i kaldıkları cezaevinde ziyaret etmişti.
