Erişilebilirlik

Erdoğan: ‘NATO Ortağınızı Bir Papaza Değişiyorsunuz’


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ordu'da halka hitap ederken.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ordu'da halka hitap ederken.

Bugün New York Times’da yayınlanan makalesinde “ABD tek taraflılığı ve saygısızlığı bırakmazsa yeni müttefik ve dost arayışına gireriz” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, devam eden Karadeniz seyahatinde yaptığı açıklamalarda da ne kurdaki krizden, ne de ABD’nin Türkiye’ye yönelik söz ve eylemlerinden çekinmediğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı, ABD yönetimine tepki göstererek, “Amerika’dakilere, yazık yazık. Siz, NATO'daki bir stratejik ortağınızı bir papaza değişiyorsunuz. Bu ülkenin 81 milyon insanı var, 81 milyon insanın bu stratejik ortaklıktaki konumu hiçbir şeyle değişilmez” dedi.

Başkan Donald Trump’ın Twitter üzerinden, Türkiye’yle alüminyum ve çelik ticaretinde gümrük vergisini 2 kat arttırdığını duyurması üzerine Ankara – Washington hattındaki gerilim tırmandı. Türkiye, dün Dışişleri Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı açıklamalarıyla ABD’nin gümrük vergisini arttırma kararını Dünya Ticaret Örgütü’nün (WTO) kurallarına aykırı olduğunu uluslararası kamuoyuna duyurmuştu.

Erdoğan, bugün sel afetinden etkilenen Karadeniz Bölgesi’ndeki incelemeleri sırasında Ünye’de Cumhuriyet Meydanı’nda vatandaşlara seslenerek, ABD’ye ve dolar kurundaki artışa tepki gösterdi. Erdoğan’ın, konuşmasında “dolar molar” yaklaşımıyla “Bizim Allah’ımız var” söylemini sürdürdüğü ve vatandaşlara yastık altındaki Amerikan Doları, Euro ve altınları bozdurma çağrısı yaptığı görüldü.

Erdoğan: ‘NATO Ortağınızı Bir Papaza Değişiyorsunuz’
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:01:51 0:00

Türkiye’nin yaşadığı ekonomik tabloyu geçmişteki süreçlerde olduğu gibi “İstiklal ve istikbal savaşı” yorumladığı da gözlemlenen Erdoğan, “Onların doları varsa bizim Allah'ımız var, rahat olun evvel Allah. Şunu söylüyorum, diyorum ki 'Gelin yastığınızın altında dolarlar varsa bu dolarları çıkarın, avrolar varsa çıkarın, altınlar varsa çıkarın.' Olanlara söylüyorum, bunları Türk Lirası’na çevirelim ve bunlarla en önemli istiklal ve istikbal savaşını bu alanda verelim. Çünkü bunlar o dilden anlıyor, bizi tehdit ediyorlar. Tehdit diliyle bu milleti asla yola getiremezsiniz. Biz, hukuk dilinden anlarız, biz haktan, hukuktan anlarız ama böyle tehditten anlamayız” diye konuştu.

Erdoğan’ın konuşmasında, ABD’yle yürütülen müzakerelerde “şunu, bunu vermeyeceğiz” şeklinde pazarlıklar olduğunu kabul ettiği de dikkat çekti. Türkiye’nin, ABD’li rahip Andrew Brunson’un tutukluluğu nedeniyle tehdit edildiğini kaydeden Erdoğan, “Amerika’dakilere, yazık yazık. Siz, NATO'daki bir stratejik ortağınızı bir papaza değişiyorsunuz. Bu ülkenin 81 milyon insanı var, 81 milyon insanın bu stratejik ortaklıktaki konumu hiçbir şeyle değişilmez. Bizim bu noktada şu ana kadar duruşumuz neyse bundan sonra da duruşumuz o olacaktır. Biz adaletten gereği neyse onu yaparız. Bugüne kadar adaletten taviz vermedik, yine vermeyeceğiz” ifadelerini kullardı.

“Düştüğümüz yerden kalkarız”

Türkiye’de bazılarınca korku duyulduğunu da kaydeden Erdoğan, “Ne olacak ya halimiz. Biz neler gördük. Göreve geldiğimizde bizim IMF'e 23,5 milyar dolar borcumuz yok muydu? 2013'te biz bunu sıfırlamadık mı? Merkez Bankası’ndaki döviz rezervi 27,5 milyar dolar değil miydi? Biz bunu 136 milyar dolara kadar çıkarmadık mı? Demek ki yaparız, demek ki biz düştüğümüz yerden evvel Allah kalkarız. Dün kalktık, bugün de yarın da kalkarız. Yeter ki benim bu milletim ayakta dursun” görüşünü aktardı.

Türkiye’nin 24 Haziran’da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş yapmasıyla dönüşüm yaşadığını da söyleyen Erdoğan, vatandaşlardan yerel seçimlerde AKP’ye destek verilmesini, “Mart 2019'a da hazır mıyız? 2019'da sandıkları patlatacak mıyız?” sözleriyle istedi.

Erdoğan: “ABD bizi tehditle bir yere çekmeye çalışıyor ama biz hukuk devletiyiz hukuk dışına çıkmayız”

Daha sonra karayoluyla Ordu’dan Rize’ye geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada da vatandaşlara hitap etti.

24 Haziran’dan başlayan yeni dönemde Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmayı başaracaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı, ABD’nin Türkiye sırt çevirdiğini savundu:

Erdoğan, “ABD stratejik ortağı olan Türkiye'ye sırtını dönüyorsa kusura bakmasın. Bu Türkiye'yi bir tane papaza değişiyorsa kusura bakmasın. Biz bu yolda emin adımlarla yürüyoruz. Biz stratejik ortağız. Böyle davranan ABD bizi üzmüştür. Bizi tehditle bir yere çekmeye çalışan ABD kusura bakmasın. Biz hukuk devleti olarak hukukun dışına çıkmayız. Onların doları varsa bizim de Allah'ımız var. Biz bu yolda böyle yürüdük” dedi.

Cumhurbaşkanı, ABD’nin Türkiye’ye silah vermemesi nedeniyle kendi silahını üretir hale geldiğini belirtti:

"Biz geldiğimizde savunma sanayiinde yüzde 25 üretiyorduk. Şimdi yüzde 65 üretiyoruz. Ne oldu bize silah vermiyordu ABD? Biz kendimiz yaptık. Stratejik ortak ya! Bizi ev sahibi yaptılar. Artık üreten bir Türkiye var. Biz şimdi tüketmenin yanında üreten olma yolundayız. Hiç endişe etmeyin.”

Kalın: “Kabadayılıklar sökmez, Türkiye tehdide boyun eğmez”

Cumhurbaşkanı Erdoğan New York Times’a yazarken Cumhurbaşkanı Sözcüsü de hükümete yakın Sabah gazetesinin İngilizce yayını olan Daily Sabah için kaleme aldığı makalesinde ABD’nin Türkiye’yi kaybetme riski ile karşı karşıya olduğu görüşünü ortaya attı.

Cumhurbaşkanı Sözcüsü, “Türkiye kamuoyunun tamamı, meşru güvenlik endişelerimizi yok sayan Amerikan politikalarına karşıdır. Türkiye’ye yönelik tehditler, yaptırımlar veya kabadayılıklar hiçbir işe yaramaz. Ancak Türkiye’nin kararlılığını artırır ve ABD’yi hem Türkiye’de hem de uluslararası camiada yalnızlaştırır. Trump yönetimi şimdiye kadar Kanada, Meksika, Küba, Çin, Rusya, NATO, Almanya ve birçok başka ülkeyle özellikle iç gündem sebebiyle kavgaya girişti. Bu durum ABD’nin güvenilir bir dost ve müttefik olarak itibarına zarar verdi. Türkiye’deki algı da bundan farklı değildir. Türkiye tehditlere, baskılara, yaptırımlara veya finansal operasyonlara boyun eğmeyecek. Başkalarının taleplerini kendi güvenlik endişelerinin önüne koymayacak. Bir NATO müttefiki olarak herkesin güvenliği için üzerimize düşenin fazlasını yaptık.

Türkiye’nin NATO’daki müttefiklerine yönelik terör tehditlerinde onlarla işbirliği yaptığı halde kendisinin PKK, PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG ile FETÖ ile mücadelesinde hiçbir destek alamadığını vurgulayan İbrahim Kalın, DEAŞ ile mücadele ve Amerikan sistemi gibi gerekçelerin Türkiye’nin milli çıkarlarına ve Türk-Amerikan ilişkilerine zarar veren politikaları meşrulaştırmayacağının altını çizdi.

Kalın: “Bu konu, bir kur savaşının ötesindedir’

Cumhurbaşkanlığı, Türkiye ile ABD arasındaki sorunların kurda yaşanan hareketliliğinin ötesinde olduğu saptamasını da yaptı:

“Elbette Türk Lirası’nın Amerikan Doları’na karşı değer kaybetmesi bir sınama olarak karşımızda bulunuyor. Ancak Türkiye bu zorluklarla mücadele etmeye hazırdır. Esasen bu konu, bir kur savaşının ötesindedir. Trump yönetiminin terör suçundan ev hapsinde bulunan Papaz Brunson meselesi sebebiyle iki bakanımıza yaptırım uygulama kararı, Türk-Amerikan ilişkilerinin dip yapmasına neden oldu. Türk tarafının meseleyi diplomatik kanallardan çözme girişimleri ABD tarafından reddedildi. Türkiye’nin iyi niyeti ve sonuç almaya yönelik yaklaşımı, Trump yönetiminin ideolojik tutumu ve uzlaşmaz tavrı nedeniyle bir kenara itildi.”

Binali Yıldırım: “ABD’nin Rusya, İran ve Türkiye’yi hedef alan hasmane tutumu işe yaramayacak”

Eski Başbakan ve TBMM Başkanı Yıldırım ise Twitter hesabından yaptığı paylaşımda ABD’nin ekonomik yaptırımları küresel savaşa dönüştürmekte olduğunu ifade etti.

Yıldırım, “ABD yönetiminin başlattığı bir takım ekonomik yaptırım kararlarının şimdilerde küresel bir ekonomik savaşa dönüşmekte olduğunu görüyoruz. Her gün gelişen ve umut vaat eden Avrasya coğrafyasında İran, Rusya ve şimdi de Türkiye’yi hedef alan bu hasmane tutum ülkelerimizin yakın işbirliği ve dayanışması karşısında işe yaramayacaktır. Tek müttefiki Dolar olan ABD yönetimine duyurulur” dedi.

STÜDYO VOA

EKOTÜRK Stüdyo VOA
lütfen bekleyin
Embed

No media source currently available

0:00 0:29:22 0:00
XS
SM
MD
LG