Cuma günü Suriye meselesiyle ilgili olarak ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’le telefon görüşmesi yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin önceki gün bir hava saldırısı sonucu 33 askerini kaybettiği İdlib bölgesinden çekilmeyeceğini açıkladı.
Dolmabahçe Sarayı’ndaki Cumhurbaşkanlığı Ofisi’nde genel başkanı olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, İstanbul milletvekilleriyle bir araya gelen Erdoğan, son saldırıda ölen Türk askeri sayısının 36’ya ulaştığını buna karşılık 2 bin 100’ün üzerinde Suriye askerinin öldürüldüğünü, 94 tankla, 17 zırhlı araç ve kimyasal silah üretim tesislerinin tahrip edildiğini söyledi.
'Türkiye'nin Suriye'de ne işi var' sorusuna yanıt
Türkiye’nin Suriye’ye Beşar Esad’ın değil Suriye halkının davetiyle gittiğini ve bu halk tamam demeden geri çekilmeyeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı, ‘‘Milletime özellikle söylüyorum. ‘Türkiye’nin Suriye’de ne işi var?’ sorusuyla, aslında Türkiye, terör örgütlerine ve kendine düşman bir rejime teslim olma önerisini bize tavsiye ediyorlar. Terör örgütlerine teslim mi olalım? Ülkemize düşman rejime düşman rejime boyun mu eğelim? Vatanımızın bütünlüğüne göz dikenlerin önünde diz mi çökelim? Bölgemizde her yerde evinden, yurdundan olanların gidecek yerleri var. Peki bizim evimizden, yurdumuzdan olduğumuzda gidecek bir yerimiz var mı? Şahsen benim yok. Sizlerin de olmadığına inanıyorum. Öyleyse ülkemize, devletimize, vatanımıza sıkı sıkıya sahip çıkacak, bunların bekası için hangi mücadeleyi vermek gerekiyorsa vereceğiz, hangi bedeli ödememiz gerekiyorsa ödeyeceğiz’’ dedi.
Erdoğan: ‘Bugün İdlib’de vermediğimiz savaşı, Allah göstermesin yarın Hatay’da, Gaziantep’te, Şanlıurfa’da vermek zorunda kalırız’
Türkiye’nin güvenliğinin Suriye’den başladığını dile getiren Cumhurbaşkanı, terörün hedefinin Türkiye olduğunu savundu.
Erdoğan, ‘‘Meseleyi sadece İdlib parantezinde değerlendirmek, Türkiye’nin bütünüyle bir Suriye politikasıdır. Bugün Kamışlı’da, Tel Abyad’da, Cerablus’ta, Münbiç’te, El Bab’da, İdlib’de vermediğimiz savaşı, Allah göstermesin yarın Şırnak’ta, Hatay’da, Gaziantep’te, Şanlıurfa’da vermek zorunda kalırız. Karşımızdaki senaryonun asıl hedefi Suriye değil, Türkiye’dir. Suriye’de istediklerini alanlar, namlularını yarın Türkiye’ye çevireceklerdir. Suriye’de verdiğimiz mücadeleyi başarıyla sonuçlandıramazsak, bu teröristlerin çoğu ülkemize yönelecektir. Aynı şekilde Suriye’de ülkemize düşmanlığı temel misyon edinmiş bir rejim varken biz burada nasıl huzurla yaşayabiliriz?’’ diye konuştu.
Erdoğan: ‘Yeni bir göç dalgasını kaldıracak durumda değiliz, kapıları açtık kapatmayacağız’
Türkiye’nin Avrupa ülkelerine gitmek isteyen mültecilere sınır kapılarını açacağını açıklamasının ardından binlerce insan Edirne ve Ege Denizi’nin Yunan adalarına yakın kıyılara akın etti.
Suriye’nin diğer şehirlerinden kaçarak İdlib’e gelmesiyle, kentin 4 milyon nüfusa ulaştığını, bunların 1,5 milyonunun Türkiye sınırına geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı, başta Almanya Başbakanı Angela Merkel olmak üzere Avrupa Birliği’nin Türkiye’yi mültecilerin barındırılması konusunda desteklemediğini belirtti.
Erdoğan, ‘‘Merkel’e dedim ki, ‘Sizin bana daha önce verilmiş büyük rakamlarla sözleriniz vardı, şuraya gelin siz de destek verin, bir an önce burayı yapalım’. ‘En fazla 25 milyon avro ben de vereyim’ dedi. Biz ‘kabul’ dedik. Ve sonra Kızılhaç’a vereceğini, Kızılhaç’tan da Kızılay’a bu aktarılır ama olmadı. Aradım tekrar şansölyeyi. ‘Para hazır’ dedi. Dedim, ‘Hazır olan paranız buraya gelmiyor. Verecekseniz verin, vermeyecekseniz, O zaman bu mültecileri biz size gönderelim, o zaman biz size 25 değil 100 milyon Euro gönderelim’. ‘Ben onu istemem’ dedi. 3.7 milyon Suriyeliyi biz ülkemizde barındırıyoruz. Tabi yeni bir göç dalgasını kaldıracak durumda değiliz. Ne dedik aylar önce ‘Böyle giderse kapıları açmak zorunda kalacağız’ İnanmadılar. Biz dün ne yaptık? Kapıları açtık, bu sabah itibariyle 18 bin oldu. Bugün herhalde 25 bin 30 bini bulabilir. Biz bu kapıları bundan sonraki süreçte de kapatmayacağız ve bu devam edecek. Neden? AB sözünde durması lazım. Sözünü tutması lazım. Biz bu kadar mülteciyi bakmak, onları beslemek durumunda değiliz. Eğer dürüstseniz, samimiyseniz o zaman siz de buradan bir paylaşımda bulunacaksınız. Bulunmadığınız takdirde biz bu kapıları açarız’’ dedi.
‘‘Ekonomi toparlanıyor’’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadele ederken ekonomiyi de ihmal etmediğini, 2018 yazında yaşanan ekonomik saldırıdan sonra toparlanmanın artık görüldüğüne dikkat çekti.
Erdoğan, ‘‘Her gelen yeni veri toparlanmayı teyit ediyor. Turizmde 2019 yılını rekorla kapattık. Turizm gelirleri 35 milyar dolar bandına çıktı. Yüzde 1 büyüyerek şom ağızlılara hak ettiği dersi verdik. Sanayi sektörümüzün son çeyrekte yüzde 5,9 büyümesi kayda değerdir. Ocak ayında konut satışları yüzde 46 artı, otomobil 100 den faza artı. Kurulan şirket sayısı yüzde 27,6 artı. Ekonomiye olan güven beş aydır istikrarlı bir şekilde artmaya devam etti. Hep birlikte kriz bekleyenleri hüsrana uğratan yeniden yükseliş hikayesi yazdık, yazmaya devam ediyoruz. Hava savunma sisteminde sorun mu yaşıyoruz. En iyisini geliştireceğiz. Mühimmatta, tankta, topta mı sıkıntı çekiyoruz. İnsansız deniz altını yapacağız’’ dedi.
