Erişilebilirlik

Diyarbakır Barosu’ndan “Nafaka Hakkı Korunsun” Çağrısı


Diyarbakır Barosu’nun hazırladığı, Türkiye’de son yıllarda sıkça tartışılan süresiz nafaka hakkı ile ilgi raporda, çok düşük olduğuna dikkat çekilen nafakaların kaldırılmaması çağrısı yapıldı.

2011 yılında Kestel Asliye Hukuk Mahkemesi’nin nafakanın “süresiz” olmasının anayasaya aykırı olduğun gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı ve reddedilen başvuru ile 2016 yılında Boşanma Komisyonu raporu üzerine başlayan “nafaka mağduru erkekler” tartışmaları sık sık gündeme geliyor.

Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi, aile mahkemelerinde karara bağlanan 2 bin 97 davanın gerekçeli kararları üzerinde inceleme yaparak, “Mahkeme Kararları Işığında Nafaka Araştırması” adlı bir rapor hazırladı. Rapor bir basın toplantısıyla kamuoyuna açıklandı.

Diyarbakır Barosu'ndan ''Nafaka Hakkı Korunsun'' Çağrısı
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:01:36 0:00

Toplantıda konuşan Baro Başkan Yardımcısı Gazal Bayram Koluman, birçok kadının düşük nafakalar aldığını söyledi. Nafaka hakkının korunması gerektiğini savunan Bayram Koluman, ‘’Kamuoyuna yansıyan yoksulluk nafakası ile ilgili tartışmalar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan kadın yoksulluğu verilerinden azade tekil ve istisnai örneklere dayandırılagelmiştir. Dahası mahkeme kararlarında lehine nafaka hükmedilen kişi açısından belirlenen miktarların kanunda düzenlendiği gibi geçim sağlamaya yetecek oranda olmadığı, yoksulluk ve açlık sınırının altında olduğu görülmektedir. Kadınlar lehine hükmedilen ancak tahsil edilemeyen nafakalar, erkek odaklı bakış açısı nedeniyle tartışılmamaktadır. Raporumuz verileri dikkate alındığında, kadın ve erkekler arasındaki derin eşitsizlik nedeniyle nafaka hakkının korunması gerekmektedir. Dahası nafaka oranlarının, asgari yaşam gereksinimlerini” karşılamaya yetecek orana yükseltilmesi gerekmektedir” dedi.

Rapordan başlıklar

Rapora yansıyan verilere göre incelenen 2 bin 97 boşanma davasının bin 380’inde kadınlar, 626’sında erkekler davacı oldu. Baro, “Bu verilere göre kadınlar erkeklere göre iki kat daha davacı taraf olarak boşanma talebinde bulunabilmiştir. Boşanma sebeplerinin büyük çoğunluğu ise evlilik birliğinin temelden sarsılması ve şiddetli geçimsizliktir” ifadelerini kullandı.

Davaların 542’sinde taraflardan biri nafaka talep ederken, 843 davada nafaka istenmedi, 654 davada ise talep olup-olmadığı tespit edilemedi. Kadınlar için verilen 327 nafaka kararının sadece 3 tanesinin 3 bin bin lira ve üzerinde olduğuna dikkat çekilirken, 277’si aylık bin lira ve altı olarak belirlendiği vurgulandı.

Yine raporda yer alan verilere göre; kadınlar lehine hükmedilen yoksulluk nafakasına ilişkin 342 dosyanın 270’inde yoksulluk nafaka miktarı 100 lira ile 500 lira arasında değişen oranlardayken 58 dosyada ise 501 lira ila 1000 lira olarak belirlendi.

“Nafakalar yoksulluk sınırın altında kalıyor”

Nafakaların açlık ve yoksulluk sınırının altında kaldığına dikkat çekilen raporda; “İstatistikler, her boşanma davasında nafaka bağlandığını ve nafakaların kamuoyunda sansasyon yaratan birkaç davadaki gibi yüksek miktarlarda olduğu iddiasını çürütmektedir. Verileri paylaşılan davaların görüldüğü 2017-2018 yılları arasında asgari ücret 701 liradan 1603 liraya, açlık sınırı 958 liradan 1893 liraya, yoksulluk sınırı 3 bin liradan 6 bin liraya yükselmiştir. Belirlenen nafaka miktarları bu yıllar arasındaki yoksulluk sınırının ve hatta açlık sınırının çok altındadır. Davaların hepsinin 2017 yılına ait olduğunu varsaydığımızda dahi davaların yüzde 99’unda yoksulluk sınırının altında, yüzde 84’ünde açlık sınırının altında ücretler belirlenmiştir” yorumu yapıldı.

Raporda dikkat çekilen başka bir konu ise nafakaların zamanında ödenmemesi oldu. Ödemelerin sorunlu olduğuna dikkat çekilen raporda, “Nafaka hakkı kazanan pek çok kişi, mahkeme kararına rağmen düzenli ödeme alamayarak mağdur edilmektedir. Nafakada düzenleme yapılacaksa öncelikle bu konudaki mağduriyet giderilmelidir” denildi.

“Amaç tartışmalara yön vermek”

Raporla ilgili VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Baro Kadın Hakları Merkezi Üyesi Merve Demircan, amaçlarının tartışmaları doğru yönlendirmek olduğunu söyledi. Demircan, “Bu raporun öncelikle kamuoyunda yaratılan ve aslında gerçekliği yansıtmayan nafaka mağdurları diye ifade edilen nafaka gerçekliğinde aykırı olan tartışmaları sona erdirmek ve bundan sonra çıkacak kararlarda ve mecliste yapılacak tartışmalara yön vermektir” dedi.

Türkiye’de boşananlara verilen yoksulluk nafakası, Medeni Kanun’un 175’inci maddesinde düzenlendi. Bu maddeye göre, “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.”

STÜDYO VOA

ABD Ordusu, Gazze açıklarında geçici iskeleyi kurdu - 16 Mayıs
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG