Erişilebilirlik

Diyarbakır’daki Surp Giragos Kilisesi Yeniden Açıldı


Ortadoğu’nun en büyük Ermeni Kilisesi olan Diyarbakır’daki Surp Giragos Kilisesi 7 yıl aradan sonra yeniden ibadete açıldı. 2015 yılındaki sokak çatışmalarında zarar gören 646 yaşındaki kilisenin açılışı için dünyanın dört bir yanından Ermeniler Diyarbakır’a geldi.

Diyarbakır’daki Surp Giragos Kilisesi Yeniden Açıldı
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:53 0:00

Diyarbakır’ın tarihi surlarının içinde kalan Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin bulunduğu sokak açılışa gelenlerle dolup taştı. Açılış töreni ve ayine katılmak üzere gelenlerden biri de İstanbul’da yaşayan Tekin Pabuççiyan’dı. Pabuççiyan, sabahın erken saatinde kaldığı otelden çıkarak, kiliseye doğru yol adlı. Çocukluğunun geçtiği sokakları adımlayan Pabuççiyan, yolda gördüğü tanıdıklarını selamlayarak kilisenin yolunu tuttu.

Kiliseye gelen sadece Pabuççiyan değil. Dünyanın dört bir yanından Ermeniler, bölgedeki en büyük ibadethanelerinin açılışı için Diyarbakır’da toplandı. Yıllardır birbirini görmeyen dostlar hasret giderdi. Pabuççiyan da önce hasret giderdi ardından mum yaktı ve dua etti.

Yıllar sonra bir kez daha kilisenin çanları çaldı ve ayin başladı. Türkiye Ermenileri 85. Patriği Sahak Maşalyan’ın yönettiği ayini Ermenilerle beraber, bazı Diyarbakırlılar da izledi. Huşu içinde ayini izleyen Ermeniler, din adamlarının dualarına eşlik etti. Kimisi ise gelemeyen yakınlarını görüntülü arayarak ayini izletti. Pabuççiyan da anne ve babasının nikahının kıyıldığı, kardeşleriyle birlikte vaftiz edildiği kilisede bir kez daha ayine katılmanın sevincini yaşıyordu.

Ayinini ardından duygularını VOA Türkçe’ye anlatan Pabuççiyan, çok mutlu olduğunu söyledi. 2012 yılındaki onarım sırasında Kilise Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi olan Pabuççiyan, kilise sayesinde Ermeniler’in buluşma imkânı yakaladığını ifade etti. Surp Giragos’un kendisi için özel bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Pabuççiyan, şöyle konuştu: “Bu anıtın burada olmasından o kadar mutluyum ki. Buradan giden Ermeniler’in yüzde 80’i Hollanda, Amerika, Fransa'da yaşıyor. Hepsiyle burada görüştük. O bambaşka bir mutluluk. Ancak böyle bir iş olursa o insanları biraraya getirebilir. Yoksa hepsini nasıl biraraya getirip göreceksin. Onun için çok mutluyuz.”

Pabuççiyan çocukluk anılarını ise şu cümlelerle anlattı: “Benim babam ve annemin nikahı bu kilisede kıyıldı. Biz burada vaftiz olmuşuz. Lice'de kilise yoktu, Lice'de doğduk, yaşıyorduk ama vaftiz için Diyarbakır'a gelmeye mecburduk. Yaşadığımız evimiz nasılsa, burası da bizim için öyledir. Pazar günleri, bayramlarda gelirdik. Çok kalabalık olurdu, buralar hınca hınç dolu olurdu. Biz o zaman çocuktuk ama bize zevk veriyordu. Babamla annemle gelirdik. Ayin olunca ayini izlemeye gelirdik. Allah bir daha yıkılmayı nasip etmesin.”

Kilise sayesinde Ermeniler’in kentle bağının kopmayacağını savunan Pabuççiyan, “Senin köyde evi olsa, yıkılsa, gidip yapmaz mısın? Burası da aynı öyle. Burası Ermeniler’in bir anıtı. Bu parçalanıp gitseydi 20-30 sene sonra burada hiç Ermeni yaşamamış olacaktı ama bu kaldığı sürece Ermeniler yaşamış olacak burada. Onun için bize gurur veriyor. Unutmayacağız devamlı gelip gideceğiz, elimizden gelen yardımı yapacağız” dedi.

Çocukluğunun sokaklarını unutmadı

Pabuççiyan, Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Kumluca köyünde doğmuş. 3 kardeş olan Pabuççiyanlar’ın hayatı göç etmekle geçmiş. Sırayla Lice ilçe merkezi, Muş’un Varto ilçesi, Diyarbakır ve son olarak da İstanbul’a göç eden aile hala İstanbul’da yaşıyor. 1980 yılına kadar kentle bağını koparmayan aile, kimseleri kalmadığı için, daha sonra 20 yıl kente gelmedi. Kentle yeniden buluşan Pabuççiyan, ayinden sonra çocukluğunun geçtiği sokakları gezmeye başladı. Yanından diğer arkadaşlarını da alan Pabuççiyan, anılarını tazeledi. Akrabalarının dükkanları, çevredeki esnaf ve hatta sokağın büyüklüğü bile hala Pabuççiyan’ın aklındaydı.

Yedi yılda iki kez onarıldı

2000’lerin başında tekrar kente gelen Pabuççiyanlar’ı hayal kırıklığı bekliyordu. Hayatlarında önemli bir yere sahip olan Surp Giragos Kilisesi yıkılmıştı. Dönemin belediye yönetimi ve Ermeni cemaatinin girişimleri sonucu restore edilen kilise, 85 yıl aradan sonra, 2012 yılında yeniden ibadete açıldı. Özel günlerde yeniden ayin yapılan kilise ancak üç yıl açık kalabildi. PKK’nın şehir örgütü YPS ile güvenlik güçleri arasında yaşanan çatışmalar, kiliseye de ağır hasar verdi. Kullanılamaz hale gelen kilise, bir kez daha kapandı. Yedi yılda ikince kez restore edilen kilisenin, ayinden önce resmi açılış yapıldı.

Açılışta konuşan Türkiye Ermenileri 85. Patriği Sahak Maşalyan açılışın Diyarbakırlı Ermeniler için bir bayram günü olduğunu söyledi. Kilisenin açılışının Türkiye-Ermenistan ilişkilerine de olumlu etki yapacağını dile getiren Maşalyan şunları söyledi:” Diyarbakır’ın giderek azalan Hıristiyan bakiyesi için bu kilisenin açılışı bir can suyu niteliği taşıyor. Ermeni dünyası için de Türk-Ermeni ilişkilerinin geliştirilmesi açısından önemli ve anlamlı bir dostluk mesajı içermekte. Bin yıllık Türk-Ermeni ilişkilerinde vurgulanacak o denli parlak ve olumlu olaylar ve yaşanmışlıklar var ki bunların gelecekte kurulması şart olan dostluk köprüleri ile ön plana çıkarılması gerektiğine inanıyoruz. İbadete açılan bu kiliseyi işte Ermeniler, Türkler ve Kürtler, Hristiyanlar ve Müslümanlar arasındaki iyi komşuluk ilişkilerinin bir anıtı olarak da değerlendirmek durumundayız."


Açılış törenine Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da katıldı. Törende bir konuşma yapan Ersoy, kentteki tarihi değerlerin dünyaya tanıtılması gerektiğini söyledi. Ersoy, Diyarbakır’ın Türkiye için bir zenginlik olduğunu vurgulayarak, “Böyle kadim bir şehre sahip olmak ülkemiz açısından çok ama çok büyük bir zenginlik. Artık yapmamız gereken bu zenginliği evrensel bir değer haline getirecek her türlü çabayı göstermek olmalıdır. Dünyanın dört bir yanındaki insanların tarihi bir kent ziyaret etmek istediklerinde akıllarına ilk gelecek şehirlerden birinin Diyarbakır olmasını hep birlikte, el birliğiyle sağlamalıyız. Diyarbakır'ı seven, Diyarbakır halkının refahını önemseyen, Diyarbakırlı çocukların geleceğe güvenle bakmasını isteyen herkesin bu ortak amaç doğrultusunda kenetlenmesini, hiçbir mazeretin arkasına saklanmadan, birlikte hareket etmesini sizlerden bekliyoruz” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından, kutsama ayini yapılarak, dua edildi.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG