Her yıl Ramazan ayının son cuma günü yapılan Dünya Kudüs Günü etkinlikleri kapsamında Diyarbakır’da da bir yürüyüş düzenlendi. Yürüyüşten sonra yapılan basın açıklamasında aralarında Arap ülkelerinin de bulunduğu birçok ülkeye tepki vardı.
Müslüman ülkeler, Kudüs’e dikkat çekmek ve Filistinliler’e destek amacıyla her yıl Ramazan ayının son Cuma günü çeşitli etkinlikler düzenliyor. Bu yıl etkinlik düzenlenen kentler arasında Diyarbakır da vardı. Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şubesi ile Özgür Kudüs Platformu Diyarbakır Şubesi tarafından ‘Özgür Kudüs Yürüyüşü’ düzenlendi. Yürüyüş nedeniyle güzergah üzerinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Yürüyüş güzergahına giden yolları bariyerle kapatan polis, yürüyüş boyunca güvenlik önlemlerini sürdürdü.
Yürüyüşe katılanlar İstasyon Meydanındaki Sümer Camii’nde bir araya geldi. Grup önce topluca ikindi namazı kıldı, ardından "Özgür Kudüs Yürüyüşü"ne başladı. Ellerinde Türkçe, Kürtçe ve Arapça pankart ve afişler bulunan grup, sık sık Filistin lehine, Amerika ve İsrail aleyhine sloganlar attı. Grubun marşlar eşliğinde yaptığı yürüyüş, surların Urfakapı kesiminde son buldu.
Yürüyüşü düzenleyen sivil toplum kuruluşları burada bir basın açıklaması yaptı. Açıklamayı yapan Özgür Kudüs Platformu Diyarbakır Koordinatörü Fikri Karavil, Kudüs’ün her zamankinden çok gündemde tutulması gerektiğini söyledi. Karavil, “Batılı güçler, hatırda tutmak ve daha güçlü bir direniş göstermek için Kudüs'ü andığımız bugünlerde dahi, daha büyük bir işgalin kapılarını aralamak için yeni planlar yapmaktadır. Haydut Amerika'nın 'Yüzyılın Anlaşması' projesi bu gerçeğe işaret etmektedir. Aslında 'Yüzyılın İşgalini' hedefleyen şeytani plan, sadece Kudüs'ü değil bütün mukaddes beldelerimizi hedef almaktadır. Ümmetin içinde bulunduğu hali fırsata çeviren Siyonistler ile onların sadık dostları Amerikan haydutlarının bütün Müslümanları köleleştirecek sinsi tuzağı görülmelidir.
Küresel küfür güçleri, Kudüs'ü Yahudileştirme gayreti ile plan ve projeler geliştirmektedir. Kudüs'ün küresel bir saldırı altında olduğunu görmeliyiz. Kafirler topluluğu tüm imkanları ile İslam ümmetini hedef almışken bizlerin tepkisizce oturması büyük bir vebaldir” dedi.
Karavil, bölge ülkelerinin İsrail ile ilişkilerini kesmeleri çağrısı yaparak, “Bugün haydut ABD'nin 'Yüzyılın Anlaşması' olarak sunduğu, ama aslında 'Yüzyılın İşgali'ne kapı aralayan sinsi plana ilişkin coğrafyamızdaki kimi kukla rejimler her ne kadar destek verse de hür iradeli ülke yönetimleri bu büyük yıkım projesine karşı güçlü bir duruş sergilemelidir. Siyonistlerle olan askeri ve ekonomik iş birlikleri sonlandırılmalıdır. Kudüs bir bütün olarak Filistin'in başkenti ilan edilmeli ve buna ilişkin pratik adımlar atılmalıdır. Yıllardır büyük sıkıntılar çeken, saldırılara uğrayan Gazze'nin üzerindeki ablukanın kalkması için Siyonist işgalcilerin üzerine her türlü baskı oluşturulmalıdır. Siyonist sermayenin İslam ülkelerinde ticaret yapmasına izin verilmemelidir. Filistin topraklarını işgal altında tutan Siyonistler’in meşru olmayan rejimi tanınmaktan vazgeçilmelidir" diye konuştu.
Yürüyüşe katılanlar duygularını VOA Tükçe mikrofonlarına anlattı. Nimet Çetinkaya duygularını “Amacımız Müslümanlar bir olsun, beraber olsun, uyansın, zalimler bundan haberdar olsun. Bilsinler Müslümanlar bugün ayaktadır. Daha önce Müslümanlar nasıl ayağa kalkıp Kudüs’ü aldıysa, bugün de Diyarbakır’dan ayak sesleri geliyor. Kudüs’e doğru gidiyoruz.Kudüs’ü tekrar o zalimlerin ayaklarının altından çıkaracağız” cümleleriyle dile getirdi.
İlhan Erkan ise “Amacımız Kudüs’te yaşanan sıkıntıları dile getirmek, oradaki mazlum insanlara bir nebze de olsa sesimizi duyurmak, yanlarında olduğumuz göstermek” diye konuştu.
