Erişilebilirlik

Diyarbakır Barosu'ndan 'Kayyum' Kararına İptal Davası


Van, Diyarbakır ve Mardin büyükşehir belediyelerine kayyum atanmasının üzerinden 48 gün geçti ancak tepki ve tartışmalar devam ediyor. Diyarbakır Barosu kayyum kararını yargıya taşıdı. Baro Yönetim Kurulu, Avukatlık Kanunu’nun 76 ve 95. maddelerine dayanarak, “Kayyum” atanmasına ilişkin İçişleri Bakanlığı kararına karşı yürütmeyi durdurma talepli iptal davası açtı.
Dava dilekçesinde Avukatlık Kanunu’nun 76 ve 95. maddelerinin barolara, “hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak” görevi yüklediği belirtilerek, bu sorumluluğun bir gereği olarak dava açıldığı vurgulandı.


Baro Başkanı Cihan Aydın, başvuruda kayyum atanmasının sadece başkanları değil, belediye meclislerini de saf dışı bıraktığına vurgu yaptıklarını ifade ederek, “Kayyum atanması kararının mevcut yasayla bile uyumlu olmadığı, zira bakanlığın görevden alma yetkisinin sadece ‘görev sırasında ve göreviyle ilgili bir soruşturma ve kovuşturma’ şartlarıyla sınırlı olmasına rağmen, bu kurala dahi uyulmadığı tespit edilmiştir. Yani istisna olarak öngörülen kural, maalesef temel bir hukuk kuralı haline dönüştürülmüş, demokrasinin temeli olan seçimin, saf dışı bırakıldığına vurgu yapılmıştır. Kayyum atanmasıyla sadece belediye başkanı değil, ama aynı zamanda halkoyuyla seçilen belediye meclisi ve belediye encümeni de saf dışı bırakıldığına vurgu yapılmıştır. Kayyum atama kararının sebep, konu, amaç ve yetki bakımdan Anayasa ve yasaya aykırılığı vurgulanmış; Avrupa Konseyinin danışma organı olan Venedik Komisyonu’nun gerek KHK’lar gerekse de kayyum atanmasına ilişkin raporları da referans alınmıştır.

Uygulamanın, ülkemizin tarafı olduğu Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı ile de uyumlu olmadığı detaylı olarak açıklanmıştır” dedi.

Kayyum atama kararının Türkiye’nin uluslararası saygınlığını sarstığını savunan Aydın, ”Modern dünya ile entegrasyonu ve işbirliğini dolayısıyla ekonomik, sosyal ve siyasal alanda engelleyen bir faktör haline gelmiştir. Demokratik görünümde negatifliğe sebep olan bu uygulama, ülkede yaşayan her bir yurttaşa sorunlar yumağı olarak geri döndüğüne vurgu yapılmıştır.

Talep olarak da OHAL uygulamalarının devamı olan bu hukuksuz uygulamadan vazgeçilerek, işlem hakkında yürütmenin durdurulması ve nihai olarak işlemin iptali ve görevden uzaklaştırılan belediye başkanının derhal görevlerine iadesini talep edilmiştir. Mahkemenin hukukun üstünlüğüne olan inancımız yenileyecek bir karar vermesini diliyor ve talep ediyoruz” diye konuştu.


HDP’nin üç büyükşehir belediyesinin yansıra, ilçe yakınlarında meydana gelen bombalı saldırının ardından tutuklanan Diyarbakır’ın Kulp İlçesi’nin HDP’li Belediye Başkanı Mehmet Fatih Taş'ın yerine ve “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan aldığı 7 yıl 6 ay hapis cezası Yargıtay tarafından onaylanan ve cezaevine konulan Erzurum’un Karayazı ilçesi belediye bakanının yerine de kayyum atanmıştı.

STÜDYO VOA

İran’ın İsrail’e saldırması ABD’de nasıl yankılandı? – 15 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG