Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi yönünde yapılan müzakereler sonrasında iki ülke arasında varılan mutabakat ve Rusya’ya Türkiye tarafından gönderilen mektup, Türkiye’nin dış politikada attığı önemli adımlar olarak değerlendiriliyor.
Türkiye’nin sorun yaşadığı ülkelerle temasa geçip sorunların çözümüne ilişkin adımlar atmasını ve bundan sonraki sürecin nasıl olacağını değerlendiren Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mensur Akgün, “Türkiye’nin Rusya’ya gönderdiği mektupla, İsrail ile normalleşme sürecine girmesini eş zamanlı olarak yürütmesi çok akıllıca,” değerlendirmesinde bulunuyor.
Türkiye’nin Rusya’ya mektup göndermesi ve İsrail’le ilişkilerini düzeltme yönünde adımlar atması tepkiyle karşılanacak konulardı diyen Prof. Dr. Mensur Akgün, İsrail’le normalleşmenin koşulları Türkiye’nin isteklerine çok yakın bir şekilde yerine getirilmiş olduğu için siyasi tepkilerin çok da fazla olmayacağını ifade etti.
Prof. Dr. Akgün, Türkiye ve İsrail arasındaki gerilimin sadece iki ülkeyi değil Gazze’yi de olumsuz etkilediğini, uzlaşmaya varılmasıyla Filistiniler’in de bu durumdan yarar sağlayacağını vurguladı.
Akgün’e göre Türkiye’nin dış politikada düşman sayısını azaltıp, dost sayısını arttırma politikasının bir sonraki adımı ise Mısır’la olan ilişkilerin normalleştirilmesi.
Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mensur Akgün’e göre, Türkiye’nin niyeti Mısır’la olan ilişkilerini normalleştirmek ve tekrar büyükelçi düzeyine çıkarmak. Türkiye’nin bu zamana kadar siyasi olarak Mısır’da olan rejimi tanımak için direndiğini ifade eden Akgün’e göre, iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşebilmesi için Türkiye’de de artık siyasi olarak bu rejimin tanınmasının gerekliliği yönünde bir kanaat oluştu.
Akgün, Suriye konusunda ise şu görüşleri dile getirdi: “Türkiye’de artık Esat gitsin ısrarı yok, olmaması çok iyi bir şey. Elimizde Esat’ı götürecek imkanlar, Rusya’nın geçtiğimiz Eylül ayındaki müdahalesiyle birlikte ortadan kalktı.” Akgün, Esat’ın mutlaka görevden ayrılacağını ancak bu sürenin Türkiye tarafından belirlenmesinin miadını doldurduğunu söyledi.
