Erişilebilirlik

Devletten PKK’lılara Tazminat Davası


Güneydoğu’daki çatışmalarda hayatlarını kaybeden güvenlik güçlerinin ailelerine ödenen tazminatlar, aynı çatışmada öldürülen PKK’lı varsa, varislerinden alınıyor. Hazine, güvenlik güçlerinin ailelerine ödediği parayı, PKK’lıların ailesinden almak için tazminat davası açıyor. Aileler ise mirasın reddini talep ediyor.

Tazminat davasına konu olan bir olay Mardin’in Kızıltepe İlçesinde yaşandı. 22 Nisan 2010 tarihinden polis aracına düzenlenen silahlı saldırıda Ömer Akcan isimli polis hayatını kaybetti. Devam eden çatışmada ise iki PKKlı öldürüldü. Olayın ardından Polis Memur Akcan’ın ailesine 56 bin TL tazminat ödendi. Ancak olay bununla bitmedi. Tazminatı ödeyen Hazine parayı çatışmada öldürülen iki PKKlının yakınlarından almak için dava açtı. Mahkemeye başvuran Hazine, ölen iki militanın mirasçılarını menkul ve gayrimenkullerine ihtiyati tedbir konulmasını istedi. Hazine tazminatın ölen iki militanın anne, baba kardeşleri olmak üzere 13 kişiden alınmasını talep etti.

Bunun üzerine aileler de, çocukları için reddi miras davası açtı. Aileler Diyarbakır’da görülen davayı kazanırsa, tazminatları ödemekten kurtulacak. Bu yöntem çok bilinmese de, devletin zaman zaman başvurduğu bir uygulama. Peki, uygulama etkisini nasıl gösteriyor?

Benzer davaları takip eden Türkiye İnsan Hakları Vakfı Diyarbakır Şube Başkanı Avukat Barış Yavuz, uygulamanın hukukun ‘haksız fiil sorumluluğundan rücu hakkı’ prensibi kapsamında yapıldığını söyledi. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Avukat Yavuz, “2330 sayılı bir yasa var asker, polis kamu görevlileri polis bunlara nakdi tazminat ödenmesine ilişkin bir yasa var. Bu yasa çerçevesinde çatışmada ölenlere tazminat ödüyor. Daha sonra ise hukukun genel bir prensibi var haksız fiil sorumluluğunda rücu hakkı diye bir fiil vardır. Bu meseleye sebebiyet verenler hakkında rücen tazminat davası açılır. Ama bu meseleye sebebiyet verdikleri iddia edilen kişiler ölmüşlerse mirasçıları aleyhine dava açılıyor ”dedi.

Ailelerin mirası reddetme dışında başka bir çaresi olmadığına dikkat çeken Yavuz, bunun da travma yarattığını söyledi. Yavuz, “Mal varlığı anlamında bir şey yoktur. Adına kayıtlı bir malvarlığı da yok ama tek başına baktığınızda mirasını reddetmek demek, kendi başına ruhsal psikolojik bir boyutu var. Ailelerde bunun yaratabileceği travma etkisi var. Düşünün çocuğunuz hem ölmüş oluyor, hem tazminat yükümlülüğü var. Siz çocuğunuzun nasıl öldüğünü dahi bilmiyorsunuz. Bunu sonunda kalkıp mirasını reddetmek zorunda kalıyorsunuz. Ruhsal etki açısından önemli. Yarın barış sürecinde tartışılacaktır. Yarın barış olduğunda birçok boyutuyla tartışılacaktır. Bunlar hiç ele alınmayan boyutlar” diye konuştu.

Yavuz, kusurun araştırmasının tam yapılmadan karar verilmesini de eleştirerek, “Çatışmalarda kimin fail olduğunu bilmiyorsunuz. Kusur sorumluluğu denilen sorumlulukta doğrudan faile yönelmeniz gerekiyor ama bir çatışma olduğu sırada kimin kimi vurduğunu bilemiyorsunuz. Ama yine de ölüm meydana gelmişse, ölenlerin hepsinin mirasçısı hakkında dava açılıyor. Belki biri silah bile kullanmamıştır ama diyor ki ‘sen de olayın içerisindeydin bundan dolayı senin de sorumluluğun vardır.’ ‘Olayın meydana gelmesine sebebiyet verdin’ diyor ama kusur araştırması yapılması gerekiyor. Hangisinin silahından çıkmış? Kaç kişi? İki kişinin olduğu olayda hangisinde silah var, hangisinde yok? Eylemi beraber gerçekleştirmişlerin kabulüne gitmen gerekiyor. Silahlı çatışmaysa belki biri hiç çatışmaya girmemiştir. Gözcüyse gözcü kusuru ve vuranın kusurunu aynı olup olmadığın tartışman gerekir. Bu hiç tartışılmaksızın karar veriliyor. Bu konuya karar vermek noktasında, şehadet meselisini yüceltme vardır. ‘Şehit varsa gerisini nasıl tartışıyorsun’ Ben hukukçuyum tartışmam gerekiyor. Çatışmada belki kendi adamınız vurdu. Bunların hiçbiri araştırılmıyor. Hazine ödemesini yapıyor. Mirasın hükmen reddi ile tazminatlar hazinenin üzerinde kalır” şeklinde konuştu. Tazminatlar çatışmalarda sağ yakalanan PKK’lıların kendilerinden talep ediliyor.

Uygulama çatışmalarda yakınlarını kaybedenleri sevindirdi. 120 bin üyesi bulunan Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen, tazminatların PKK’lıların ailelerinden alınmasını, paraları hazineye kalması kaydıyla desteklediklerini söyledi. Sözen, ”Çok doğru bir uygulama. Dağda öldürülen teröristlerin bunların öldürdükleri, şehit ettikleri ailelere verdiklerin zarar ziyanının, şehirlerde patlattıkları bombaların, zarar ziyanının tahribatların bunların ailelerinden rücu edilmesi lazım. Ailesinin imkanı yoksa ipotek altına alınması lazım ki, aile çocuğuna sahip çıkarak, teröre karışmaması yönünde caydırıcılık olması adına istiyoruz. Yoksa bize teröristlerin paraları lazım değil. Fakat bu caydırıcılık oluşturması anlamında doğru bir uygulama. Onlardan tanzim edilen paralara hazineye verilmesi lazım, şehit gazilere verilmesine karşıyız ”dedi.

Aileler reddi miras davalarıyla tazminattan kurtulsalar da, tazminat ödemek zorunda kalanlar da var. İçişleri Bakanlığı, Batman'ın Gercüş İlçesi'nde 2006 yılında meydana gelen çatışmada yaşamını yitiren polis memuru Erkan Serdar Salar'ın ailesine ödediği 41 bin 544 TL tazminatı, aynı çatışmada öldürülen PKK'lı Nebihe Altun ile Mesut Erbey'in ailelerinden tahsil etmek için açtığı davayı kazandı.

STÜDYO VOA

ABD üniversitelerinde Gazze protestoları yayılıyor - 24 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:22 0:00
XS
SM
MD
LG