Erişilebilirlik

Kalın: ‘İdlib'de Bütün Yükün Türkiye’ye Yüklenmesi Doğru Değil’


Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İdlib meselesinde gerek siyasi gerek mültecilerle ilgili bütün yükün Türkiye’nin omuzlarına yüklenmesinin doğru olmadığını söyledi. Kalın, ABD'yi de Menbiç yol haritasını hayata geçirme sürecinde "oyalama taktiği" uygulamakla eleştirdi

Kabine toplantısının ardından açıklamalarda bulunan Kalın, Rusya’nın Soçi kentinde İdlib’le ilgili varılan mutabakatın önemine değindi. Kalın, ‘‘Bu mutabakat sağlanmasaydı İdlib’de bugün büyük bir insani dram ve göç dalgasıyla karşı karşıya olacaktık, göç dalgası Avrupa’ya kadar vuracaktı’’ dedi.

İdlib mutabakatının ayrıntılarının Ruslar’la müzakere edildiğini kaydeden Kalın, sınırların ne olacağı ve ne kadar içeri girileceği konuları üzerinde derin biçimde çalışıldığını kaydetti. Kalın, 10 Ekim’e kadar ağır silahların çekilmesi, 15 Ekim’e kadarsa terörle ilişkili bütün unsurların bu sınırlardan çekilmesiyle ilgili takvimde ilerleme sağlandığını aktardı.

"İdlib meselesinde gerek siyasi çözüm gerek mültecilerle ilgili meselede bütün yükün Türkiye’nin omuzlarına yüklenmesi de doğru değil’’ diyen Kalın ‘‘Uluslararası toplumun üzerine düşen sorumluluğu da yerine getirmesi gerekiyor. Bu Suriye sahasındaki aktörlerin hepsinin ortak sorumluluğudur’’ ifadesini kullandı.

‘ABD’nin (Menbiç'te) oyalama taktiği sorun oluyor’

Menbiç’teki son duruma ilişkin bir soru üzerine Kalın, ABD’yle 90 günlük bir takvim üstünde mutabık kalındığını hatırlattı. Kalın, ‘‘Bir takım oyalama taktiklerinin devreye girdiğini üzülerek görüyoruz. Şu ya da bu gerekçeyle gecikmeler, ertelemeler yaşanıyor, bu nedenle tarih veremiyoruz. Biz artık bu ötelemenin durmasını istiyoruz. Bu oyalama taktiği büyüyen bir sorun olmaya başladı. Her düzeyde artık Menbiç yol haritasının hayata geçirilmesi gerekiyor’’ diye konuştu.

"Fırat’ın doğusuna operasyon masada mı?" sorusunaysa Kalın, ‘‘Mesele sadece YPG/PYD’nin Fırat'ın doğusuna geçmesi değil. Ondan sonra terör örgütünün her unsuruna karşı Suriye sahasında biz kendi ulusal güvenliğimizi garanti altına alacak adımları her zaman atarız. Fırat Kalkanı’nda, Afrin’de, Cerablus’ta, El Bab’da ve diğer yerlerde olduğu gibi’’ dedi.

"Beklentimiz ABD’nin YPG’ye desteğini sonlandırması"

Kalın şunları kaydetti:

‘‘Bizim beklentimiz ABD yönetiminin YPG/PYD’ye verdiği desteği sonlandırmasıdır. DEAŞ’la mücadele gibi bir gerekçe kalmamıştır. Başka bir gerekçeyle ABD yönetiminin yeni bir politik değerlendirmeyle Suriye’de kalmak istediğini biz biliyoruz. Özellikle İran’a karşı buradaki askeri varlığını sürdürmek isteyeceğini biz biliyoruz. Bu gerekçeyle yapılması halinde bölgedeki gerginlikleri nasıl tırmandıracağını da açıkça görüyoruz. Dolayısıyla burada terörle mücadele öncelikli hedefse buna yoğunlaşmamız lazım. Bu nedir? PKK’nın Suriye kolu olan YPG ve PYD’ye karşıdır. Elbette DEAŞ’ın kalan bütün unsurlarına karşı kalıcı bir zaferin elde edilmesidir’’.

Kalın, ‘‘Bizim de beklentimiz hem Cenevre hem de Astana süreçleri bağlamında anayasa komisyonunun çalışmalarını bir an önce tamamlaması ve bir seçim sürecinin gündeme alınması. Bu süreçte oldu bittilere izin vermemiz elbette mümkün değil’’ diye konuştu.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG