Türkiye bir haftadır, cinsel istismara veya şiddete uğradıktan sonra öldürülen ya da ölüme terk edilen çocukları konuşuyor.
Ankara’nın Polatlı ilçesinde cinsel istismara uğradıktan sonra öldürülen 8 yaşında E. Y. cinayetiyle ilgili olarak U.Y. adlı kişi “tasarlayarak adam öldürme” suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
4 yaşındaki L. A.’nın cesedi ise Ağrı’nın Bezirhane köyünün üç kilometre uzağında bir dere yatağında bulundu. Ağrı Valisi Süleyman Elban, L. A.’nın ölümüyle ilgili olarak “8-10 gün aç bırakılması nedeniyle, açlık nedeniyle ölmüş. Ve çocuğun cesedinde herhangi bir darp izi, yaralama izi mevcut değil” açıklamasını yaptı.
Çocuk istismarı ve çocuk cinayetleri artıyor mu?
Medyada görünür hale gelen çocuklara yönelik saldırı haberleri, “çocuk istismarında bir artış mı yaşanıyor” sorusunu da beraberinde getirdi. 22 Kasım 2016 yılında çıkarılan KHK ile kapatılan Gündem Çocuk Derneği’nin Çocuk Hakları Merkezi koordinatörü Ezgi Koman, çocuk istismarı olaylarının dönemsel olarak gündeme taşındığını söylüyor.
Amerika’nın Sesi’ne konuşan Koman, “2018’in ilk 7 ayında en az 10 çocuk cinayeti medyaya yansıdı. 2014 yılında 20 çocuk şiddete uğrayarak yaşam hakkı ihlal edildi. Çocukların cinsel istismara uğrama olaylarında bir artış var mı? Bu konuda kesin bir şey söylemek mümkün değil. Devlet, çocuklara ilişkin hak temelli veri tutmuyor veya tutuyorsa da ilgili taraflarla paylaşmıyor. Gündem Çocuk bir KHK ile kapatılmasıydı bugün herkesin elinde daha sağlıklı bir veri olabilirdi” dedi.
Kadın Cinayetlerini Durduruyoruz Platformu, bu yılın ilk günlerinde 2017 yılında 320 çocuğun öldürüldüğü, 87 çocuğun cinsel istismara uğradığını bilgisini paylaşmıştı.
Ezgi Koman: “Çocuğa yönelik istismarın azaltılması için alınması gereken çok yol var”
Çocukların daha iyi korunabilmesi için daha önce çeşitli başvurular yapıldığını, kampanyalar yürütüldüğünü söyleyen Ezgi Koman’a göre, bu konuda Türkiye’nin alması gereken çok yol var.
“Kamuoyunda yaygın kanaat, ‘çocuk masumdur, güçsüzdür, korunmaya muhtaçtır’. Önce bu paradigmayı dönüştürmemiz gerekiyor. Zira bu güç ilişkisi, çocuklar üzerinde kurulan tahakküm ilişkisi, çocukları nesneleştiren ilişki bicimi kırılmadığı takdirde çocuğa yönelik şiddet kaçınılmaz olarak tekrar edecektir. Bunun dışında Milli Eğitim mutlaka cinsel eğitim vermeli. Ayrıca çocuğa cinsel sömürü ve istismar yapan suçlunun cezalandırılması çocuğa verdiği zarar, hukukta orantılılık ve birey olarak çocuğun ve bir grup olarak çocukların yüksek yararı gözetilerek, cezasızlığa yer vermeyecek şekilde yapılmalı. Çocuğun şiddeti önenmesi için erken uyarı sistemi oluşturulmalı. Ayrıca güvenli başvuru mekanizmaları kurulmalı” dedi.
Bazı çevreler çocuklara yönelik suçlar için idam talep ediyor
Arka arka gelen çocuk istismarı haberlerinin ardından “çocuklara yönelik suçlar için idam” talepleri yeniden gündeme taşındı.
Bugün bu konu Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a soruldu. Eski Sağlık Bakanı olan Bozdağ, “Çocuklara karşı işlenen cinsel suçlar ve bunun neticesinde çocuğun öldürülmesi zannediyorum ki Sayın Cumhurbaşkanımızın ele alacağı ilk konulardan birisi olacaktır. Tabii idam meselesi, TBMM'nin anayasayı değiştirerek karar vereceği bir husustur. TBMM böyle bir irade ortaya koyarsa, bu ceza da gelebilir, ama irade Meclis'in olacaktır” dedi.
Çevre Bakanı: “Meclis’in takdiri idamdan yana olursa ben de idamdan yanayım”
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de idam yanlılarından.
Bugün milletvekili seçildiği Kayseri’de açıklama yapan Özhaseki, “İdam işi biraz daha yükselmiş görünüyor; ancak enine boyuna tartışılması lazım. 'Avrupa Birliği' diye bir engel var. Lehine ve aleyhine şekilde teraziye konulduktan sonra Meclis'in takdiri eğer idamdan yana olursa ki ben idamdan yanayım, bunu açıkça söyleyeyim. Sayın Cumhurbaşkanımız da Meclis'ten böyle bir karar çıkarsa onaylayacağını söylemişti. Önümüzdeki günlerde gelişmeleri birlikte takip edeceğiz” diye konuştu.
Türkiye Psikiyatri Derneği: “Kastrasyon (hadım etme) ya da idam çözüm değil”
Cinsel suçlarda her failin ruhsal bozukluğu olduğuna dair varsayımın yanlış olduğunu, cinsel suç olarak tanımlanan her eylemin salt bir cinsel eylemi değil, mağdur üzerinde güç uygulama aracı olarak yine şiddeti temsil ettiğini belirten Türkiye Psikiyatri Derneği ise idamın çözüm olmadığını savunuyor:
“Bireylerin şiddet ve suç işleme eğilimlerini yaşadıkları toplumsal çevreden bağımsız bir şekilde düşünmek mümkün değildir. Bu nedenle suçun önüne geçmenin yolu olarak cinsel suçlarda cinsel isteğin tıbbi uygulamalarla azaltılması yöntemine ve daha geneli idam cezasına işaret etmek, toplumun vicdanını rahatlatmak üzere sunulan bir atımlık girişimlerdir ve sorunu çözmekten öte sahte bir arınma yoluyla üzerini örttüğü için çok daha ağırlaşmasına sebebiyet verecektir. Çözüm kastrasyon değildir, çözüm idam değildir. Çözüm şiddeti ve suç eğilimini besleyen, çocukları, kadınları, engellileri, hayvanları ve sonunda hepimizi savunmasız hale getiren sorunların tespiti ve üzerine gidilmesidir.”
HDP: “Çocuk Hakları Bakanlığı kurulmalı”
TÜİK rakamlarına göre son sekiz yılda 100 bin çocuğun kayıp olduğunu ortaya koyan HDP Kadın Meclisi AKP hükümetini hadım etme ve idama karşı çıkarken çocuklara yönelik suçlardaki artıştan hükümetleri sorumlu tuttu:
“Hatırlanacağı üzere dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, ‘Bunlar tecavüzcü değil, bunlar cinsel istismar suçunu işlemiş kişiler değil, tamamen ailelerin ve ‘küçüğün rızası’ ile de yapılmış işler’ diyerek 12 yaşındaki kız çocuklarına yönelik istismarı meşrulaştırmıştı. Çocukların cinsel istismarı söz konusu olduğunda hiçbir suç münferit değildir. Cinsel şiddet sadece bireysel değil, toplumsal bir mesele olarak ele alınmalıdır. Hadım cezası suçu toplumsal kaynaklarından ayırarak, tartışmaya, suçu bireyselleştirmeye ve cinsel şiddeti hastalık haline getirmeye neden olacaktır. Türkiye’nin taraf olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne uygun olarak bir Çocuk Hakları Bakanlığı kurulmalı.”
CHP’li Özel: “Çocuk istismarını engelleyecek yasal düzenlemeye destek vermeye hazırız”
İdama karşı olduğu bilinen CHP ise çocuğa yönelik cinsel istismarın önüne geçilmesi için yapılacak yasal düzenlemeye destek verecek.
CHP TBMM Grup Başkan Vekili Özgür Özel, “Geçen dönem Meclis'in seçim kararı aldığı için bırakıp gittiği çok önemli iki yasa var. Bunlardan bir tanesi çocuk istismarına karşı yapılan hazırlık. Bunun için bir başbakan yardımcısı ve 6 bakan görevlendirilmişti. CHP olarak siyaset üstü destek vereceğimizi söylemiştik. Ancak 24 Haziran baskın seçim kararı alınır alınmaz o iş olduğu gibi bırakıldı. Son günlerde çocuğa karşı taciz ve istismar suçlarıyla ilgili çok sayıda vaka görülüyor. Bu da hepimizin yüreğini burkuyor. Bu konuda geçtiğimiz dönemde verdiğimiz olumlu desteği ve bu konuda yapacağımız siyaset üstü katkıyı son derece önemsiyoruz” dedi.
