Turizm işiyle uğraşan ve ismini vermeyen bir Cizreli, yasaktan sonra ilk kez bürosuna gelmiş. Ancak bürodan geriye enkaz kalmış. Sinirli bir şekilde enkazı kaldırırken bin yandan söyleniyor: “Ben 18 yıldır vergi veriyorum bu devlete, karşılığı bu mu?” İsmini vermeyen Cizreli, sözlerini şöyle sürdürüyor: ”Halimize bakın, ne hale geldik? İşte görüyorsunuz, yeter artık barış istiyoruz.” Selim adındaki diğer bir esnaf ise yaşananları dünya savaşına benzetti.
Olaylarda 25 yaşındaki oğlunu kaybeden Abdullah Akan ise öfkeli. Oğlunun cenazesini 25 gün morgdan alamayan Akan, “Oğlum gitti, evim gitti, eşyalarım gitti, her şeyimi kaybettim. Top sesi dışında bir şey duymadık. Oğlum avluda havan topuyla vuruldu” dedi.
Yasağın bugün saban 5 itibariyle kaldırılmasının ardından ilçeyi terk edenler geri dönmeye başladı. Yüzlerce kişi 75 gün önce terk ettikleri evlerine geri döndü. İlçe girişindeki polis kontrol noktasında uzun araç kuyrukları oluştu. İlçeye girenler didik didik arandıktan sonra içeri alındı. İlçe sakinleri doğruca evlerinin yolunu tuttu. Birçok kişi hasar gören evlerini görünce büyük şok yaşadı. İlçede işyerleri olanlar ise hasarlarını gidermeye başladı.
En ağır çatışmaların yaşandığı Sur mahallesindeki evler ağır hasar gördü. Mahallede neredeyse sağlam ev kalmadı. Mahallenin ortasında bulunan 3 bina tamamen yıkıldı. Çatışmalarda ölenlerin yakınları olay yerini görünce gözyaşına boğuldu.
Çatışmaların meydana geldiği binaların birinde iki ceset daha bulunduğu bilgisi üzerine polis, mahalleye geldi. Çevreyi ablukaya alan polis, cesetleri cenaze arabasıyla mahalleden çıkardı. Polis mahallede uzun süre ceset ve patlayıcı aradı. Bazı bahçelerde bulunan patlamamış bombalar polis tarafından toplandı.
Bu arada belediye sık sık yerlerde bulunan patlayıcılara dokunulmaması yönünde anonslar yaptı. Mahalle sakinlerinden Hadi Akyürek, sokağa çıkma yasağının başladığı gün evini bırakıp ailesiyle birlikte Uludere’deki yakınlarının yanına gitti. Ancak Akyürek, dönüşte evini bulamadı. Evi yerle bir olan Akyürek, hayatta kaldığı için sevinçli olduğunu belirterek, ”Ayın 14’ünde bize çıkın dediler sokağa çıkma yasağı başladı dediler, çocuklarımı aldım, çıktık. Evimizi bıraktık, üzerimizdeki elbiselerle çıktık. Evimiz yıkıldı yerle bir oldu. Eşyalarımız enkaz altında kaldı ve gitti, hiçbir şeyimiz kalmadı” dedi.
Salih Tanrıverdi de evini terk edenler arasında. Ancak Tanrıverdi’nin evi PKK’lılar tarafından revire dönüştürülmüş. Dönüşte evinin içinde kanlı battaniyeler bulan Tanrıverdi, şaşkın. Evinin bahçesinde gömülü üç ceset bulunan Tanrıverdi, ”Top atıldı, silahlar patladı biz de korkup evimizi terk ettik, çocuklarımız top seslerine dayanamadı, çocuklarımızı aldık kaçtık. Başka ne diyeyim bilmiyorum. Geldik, evimizi yıkılmış. Ne yapacağız bilmiyoruz. Ne ev kaldı, ne bark kaldı” diye konuştu.
Tanrıverdi’nin evinde bulunan cesetler çıkarılarak morga götürüldü. Bu arada mahallerdeki patlayıcıların imha edilmesi nedeniyle sık sık patlama sesleri de duyuluyor.
