CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, Washington’da ABD Kongresi’nde Ankara’ya yönelik ciddi öfke gördüğünü belirterek, maalesef iki ülke ilişkilerini kötüye götürecek adımlar atıldığını söyledi.
Türkiye’de ana muhalefet partisi CHP adına uluslararası ilişkiler gündemini yakından izleyen Yılmaz, geçtiğimiz günlerde ABD’de Cumhuriyetçi ve Demokratlar’dan isimler ile diplomatik temaslar yürütmüştü. Yılmaz’a göre, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nin duyurduğu Türkiye’den göçmen olmayan vize başvurularını askıya alma kararı sürpriz değil.
ABD’nin ikili ilişkiler açısından aldığı kararı üzüntüyle karşıladıklarını kaydeden Yılmaz, ancak ne yazık ki Washington’da geçtiğimize günlerdeki temasları itibariyle böylesi olumsuz adımlar atılabileceğini gözlemlediğini açıkladı.
Türkiye–ABD ilişkilerinde son dönemde önemli başlıklarda görüş farklılıkları bulunduğunu belirten Yılmaz, özellikle Suriye’deki PYD-YPG yapılanmasına ilişkin ABD ve Türkiye’nin çok ciddi görüş ayrılığı içinde olduğunu ve bunun ikili ilişkilerde gerilimi arttırdığını söyledi. Ancak sonrasında “basın üzerinden hesaplaşma” dönemine girildiğini kaydeden Yılmaz, “Son olarak ABD konsolosluk görevlisi şahsın tutuklanması. yargı süreci henüz başlamadan, olayın etraflıca hukuki boyutları tamamlamadan havuz medyası olarak nitelendirdiğimiz hükümete yakın medyaya servis edilmesinden dolayı Washington ziyaretinde ABD’de gerginlik yarattığını görmüştüm. Özellikle ABD Kongresi’nde ciddi öfke oluştuğuna şahit olmuştum. Şimdi de görevden ayrılacak olan ABD Büyükelçisi’nin (John Bass), ABD Hükümeti’ne bu kararı tavsiye ettiğini ve bu yönde adım atıldığını görüyorum” dedi.
CHP’nin, iki ülke ilişkilerinde sağlıklı bir zemin olmasını ve iyi yönde ilerlemesini istediğini de söyleyen Yılmaz, “Sorunlar karşısında çözümü yönünde çalışılması ve diyalog içerisinde olunması gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı. Yılmaz, ancak maalesef medya üzerinden karşılıklı yapılan yorumlar ile ABD–Türkiye ilişkilerinde daha fazla gerginlik görüldüğünü sözlerine ekledi.
Yılmaz, Türkiye’de Cumhuriyetçi Parti’nin Washington’da iş başına gelmesiyle ilişkilerde iyileşme olacağı beklentisi duyulduğunu hatırlatarak, ABD Kongresi’nde her iki partide benzeri bir öfke görüp görmediği yönündeki sorumuzu da yanıtladı.
CHP’li Yılmaz, “Türkiye aleyhine Washington’da her dönem lobi faaliyetleri söz konusu oluyor, biliyorsunuz. 16 Nisan’daki anayasa değişikliği referandumu sonrasında Türkiye’nin otoraksi yönetimine kaydığı, tek adam rejimi tartışması olması ve son aylarda da ABD ile ters düşülmesi ABD Kongresi’ni de etkiledi. ABD Kongresi’ndeki her iki partiyi de Türkiye aleyhine çevirmiş durumda. ABD Kongresi’nden bugünlerde Türkiye lehine bir şey geçeceğini beklemek de hayalcilik olur. Maalesef bu da ilişkilerimizde geldiğimiz nokta” diye konuştu.
CHP adına yürüttükleri temaslarda Türkiye’ye yaklaşımda çözüm odaklı gidilmesini istediklerini kaydeden Yılmaz, iki ülke ilişkilerinde diyalog kanalıyla, karşılıklı çıkarlara uygun bir yol bulunması yönünde çağrılar yaptıklarını ifade etti.
“Elçilik değil ABD yönetimi kararı”
CHP’nin diplomat kökenli ismi Öztürk Yılmaz, ABD’de Donald Trump ve Türkiye’de Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki mevcut yaklaşım tarzı korunduğu sürece ikili ilişkilerde iyileşme olamayacağı görüşünü de paylaştı.
Erdoğan’ın, 22 Eylül’de NewYork’ta Trump ile görüşmesi sonrasında çok olumlu mesajlar verilmesini de sorduğumuz Yılmaz, “O mesajları iç kamuoyuna yönelik olarak görüyorum. Şimdi kendisi (Erdoğan) ‘Dostum Donald’ diyor ama O Mayıs ayında Washington’u ziyaretinden hemen önce PYD-YGP’ye silah yardımını onayladı. Yine ‘Dostum Donald’ diyor ama Cumhurbaşkanı’nın kendi korumalarına dönük silah satışı yasaklanıyor. AKP, kendi terminolojisinde kötüye giden ilişkiler eleştirildiğinde böyle savunuyor. Ama gerçeklik ile bu dil arasında büyük tezat var. Bu son karar ABD Elçiliği’nin önerisi olsa da bu kesinlikle ABD yönetimi kararı. Bu büyükelçilik seviyesinde alınacak bir karar değil” dedi.
Bölgesel ve ikili ilişkiler açısından “Orta ve uzun vadede ABD ve Türkiye’nin birbirine ihtiyacı var” diyen Yılmaz, karşılıklı öfkeyle adımlar atmak yerine yapıcı diyalog kurulması gerekliliğini vurguladı.
