Erişilebilirlik

CHP Nasıl Bir Muhalefet Çizgisinde İlerlemeyi Planlıyor?


CHP Nasıl Bir Muhalefet Çizgisinde İlerlemeyi Planlıyor?
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:05:36 0:00

Türkiye’de Perşembe günü sürpriz şekilde Enis Berberoğlu’nun milletvekilliğini kaybetmesinin ardından gözler, ana muhalefet partisi CHP tarafından TBMM’deki yasama çalışmaları başta olmak üzere nasıl bir muhalefet stratejisi izleneceğine çevrildi.

TBMM Genel Kurulu’nda sürpriz şekilde CHP’li Berberoğlu ile HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven ve HDP Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları hakkında kesinleşmiş hapis cezaları bulunduğu gerekçesiyle hazırlanmış fezlekeleri okunarak, milletvekilliklerinin düşürülmesi siyaseti hareketlendirdi. Fezlekelerde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın imzası olması, “atanmış bürokrat seçilmişleri lağvediyor” gibi eleştirilere de yol açarken, bunu bugün TBMM’de gündeme alma kararı için de “Cumhurbaşkanlığı talimatı” şeklinde yorumlar yapıldı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay

TBMM oturumunda yaşananlara bakıldığında, CHP, son ana kadar iktidar cephesine “demokratik teamüller, diyalog, uzlaşma” yönünde mesajlar verdi. Ancak CHP’nin TBMM’deki sandalye sayısının 137’ye indirilmesi yönünde Berberoğlu’yla ilgili işlem yapılması üzerine parti içerisinde bugünden sonra nasıl muhalefet yapılacağı tartışması açıldı.

Oturumda AKP’li TBMM Başkanvekili Sadi Bilgiç’in fezlekeleri okuması öncesinde CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Yasama’nın ahenkli çalışması için fezlekelerle ilgili işlem yapılmaması çağrısı yaptı. Altay, “Umarım ve dilerim ki, TBMM Genel Kurulu, Başkanlık Divanı, geçmiş olaylardaki yapılan iş ve işlemlerle orantılı bir uygulama birliği içinde, bugün, Meclis'i sevk ve idare eder. Burada keyfi, ihtirasa dayalı, garaza dayalı bir iş ve işlemin yapılabilecek olmasından endişe, kaygı duyarız. Bugüne değin Meclis, yürütülen istişareyle, ‘mutfak’ dediğimiz arka oda diplomasisiyle birçok konuda çok olumlu, aziz milletimizin menfaatine çok olumlu yasalar çıkarmıştır. Meclis’in bundan sonra da hiç şüphesiz, her şeye rağmen önceliği millettir, milletin menfaati, huzuru, refahıdır. Lakin, Meclis’in ahenkli ve uyumlu çalışabilmesinin bir yolu da istişarenin kalıcı olmasıdır, kapının açık kalmasıdır. AK Parti Grubumuza, AK Parti’nin Sayın Genel Başkanı'na, Sayın Cumhurbaşkanı'na, TBMM’nin Sayın Başkanı'na tavsiyem şudur: Kapıyı kapatmayın, istişareyi öldürmeyin, teması kesmeyin” diye konuştu.

TBMM’de bugün hangi mesajlar verildi, hangi itirazlar yapıldı?

Bu çağrısına rağmen fezlekeleri okuma kararından vazgeçilmemesi nedeniyle CHP Grup Başkanvekili Altay, “usül” tartışması başlattı. TBMM’nin teamüllerine ve Anayasa’nın 83’ncü maddesine aykırı işlem yapıldığını kaydeden Altay, kürsüden Berberoğlu’nun Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı bireysel başvuru sürecinde yargılamaya devam edildiğini gösterdiği belgeyi işaret ederek, henüz hukuki sürecin bitmediğini ifade etti.

AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan ise, Yargıtay aşamasıyla kesinleşmiş hükümler dolayısıyla fezlekeler hazırlandığını ve TBMM Başkanlığı’nın görevini yaparak fezlekeleri okutması gerektiğini savundu. Özkan’ın yaklaşımı, TBMM’de CHP ve HDP milletvekillerince, “FETÖ kontrolündeki yargı”, “Ergenekon davası, Balyoz davası örneği”, “cemaat kararını uyguluyorsunuz” gibi tepkilere yol açtı.

Usül tartışması söz alan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da, “Bize gönderdiğiniz kararlar, KCK ana davasında Sayın Leyla Güven ve Musa Farisoğulları ceza aldı. O davada ceza veren hakim ve savcılar şu anda FETÖ davasından içerdeler biliyor musunuz? FETÖ'den ceza verdiğiniz hakimlerin ceza verdiği milletvekillerimizi, bugün, halkın yüz binlerce oy verdiği ve vekil seçtiği milletvekillerini düşürmeye çalışıyorsunuz. Esin kaynağınız FETÖ'cülüktür, kumpastır. Darbe tamtamları çalarken aslında en büyük darbeci sizsiniz (AKP Grubu’nu hedef alıyor). Bunu bütün Türkiye halkı da biz de gayet iyi biliyoruz. Aylardır biz buradayız. Bu dosyalar okunmuyordu da bugünün anlam ve önemi nedir acaba?” tepkisini gösterdi.

TBMM Genel Kurulu’nda “halk iradesine darbe” tepkileri yükselmişken oturumu yöneten AKP’li Bilgiç ise, “19 Nisan 2018 tarihli 88'inci Birleşim'de de aynı usulde gelen tezkereler bilgiye sunulmuş ve Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir ile Hakkari Milletvekili Selma Irmak'ın milletvekilliklerinin düştüğü bilgiye sunulmuştur. Burada bir talimat değil, anayasal bir sorumluluğun yerine getirilmesi söz konusudur. Başkanlıktan bu sunuş olarak Başkanlık Divanımıza intikal ettirilmiştir. Bu sebeple de tutumum Anayasa ve İç Tüzük'e uygundur ve tutumumda bir değişiklik yoktur” açıklaması yaptı.

Bilgiç’in fezlekeleri okumasıyla saat 15.28 itibariyle CHP bir, HDP ise iki milletvekilli sandalyesini kaybetti.

CHP adına Grup Başkanvekili Engin Özkoç ile Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, kameralar karşısına geçerek ilk değerlendirmeyi yaptı. Erkek, “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli Gazi Meclis’tir, TBMM’dir. Bugün milletvekilimiz Enis Berberoğlu’nun milletvekilliği düşürüldü ve yarın cezaevine gönderilecek. Nasıl düşürüldü? Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı makamının gönderdiği bir yazıyla. Biz CHP’liler olarak, hepimiz bu demokrasi, adalet mücadelesi için her türlü bedeli ödemeye hazırız. Bu kararlar bize geri adım attıramaz” tepkisini paylaştı.

Muharrem Erkek (Solda) ve Engin Özkoç (Sağda)
Muharrem Erkek (Solda) ve Engin Özkoç (Sağda)

CHP’den ilk kez yürüyüş eylemiyle muhalefeti sertleştirme işareti mi?

CHP, 27. Dönemi itibariyle TBMM Genel Kurulu’nda afişler açmak, sıralara vurmak, kadın cinayetlerine dikkat çekmek için Las Tesis eylemini seslendirmek gibi protesto eylemlerine imza atmıştı. Ancak ilk kez bugün TBMM kampüsünde yaşananları protesto etmek için CHP’li milletvekilleri toplu yürüyüş düzenledi. Beraberindeki vekillerle birlikte alkışlarla yapılan yürüyüşte, CHP’li Altay, AKP’li TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un makam kapısına Anayasa kitapçığı bıraktı. Şentop’un ise CHP’liler gelmeden makamından ayrıldığı kaydedildi.

Altay, TBMM Başkanlığı’nın önündeki açıklamasında, “Erdoğan kendisini eleştiren herkesi terörist ilan etmek suretiyle, Türkiye düşmanı ilan etmekle Türkiye’ye en büyük düşmanlığı yaptığını unutmasın. Erdoğan’a hiçbir CHP’li, hiçbir demokrasi perver vatandaş bundan sonra da diz çökmeyecek, susmayacak ve yılmayacaktır. Enis Berberoğlu ve diğer iki HDP’li sayın milletvekilinin bugün hukuksuz bir şekilde vekilliğinin düşürülmüş olması aslında Erdoğan’ın kendi arzusuyla bize bir ayar gibi algılansa da Erdoğan’a teşekkür ediyoruz: Bugünkü tutum AK Parti’ye oy veren seçmen için de Erdoğan’a karşı artık işin tadını kaçırdığını ve hakikaten bir diktatör olduğunu tescillemiş ve AK Parti seçmenine hissettirmiş, anlatmış oldu. Demokrasi mücadelesi zordur. Enis Berberoğlu dahil 139 milletvekilimiz her türlü bedeli ödemeye hazırız” dedi.

Bugün sonrasında CHP’nin, Altay’ın oturumda fezlekeler okunmadan önce işaret ettiği yasama çalışmalarında “mutfakta uzlaşma, istişare etme” yaklaşımı yerine, getirilecek yasal düzenlemelerde Anayasa ve TBMM İç Tüzüğü’nden kaynaklanan her türlü olanağı kullanarak iktidara tavır koyup koymayacağı merak konusu.

Ayrıca CHP içerisinde mevcut muhalefet stratejisine yönelik itirazları olan isimlerce de bugün yaşananlar nedeniyle daha sert tutum takınılması yönünde görüşler dile getirilmeye başladı.

CHP Parti Meclisi üyesi İlhan Cihaner, “CHP Milletvekili Enis Berberoğlu ile HDP milletvekilleri Musa Farisoğulları ve Leyla Güven’in milletvekilliklerinin düşürülmesi, ‘olağan bir dönem’ yaşanıyormuş gibi yapılan siyasetle gidişata müdahale edilemeyeceğinin trajik bir göstergesidir” dedi.

CHP PM üyesi Gaye Usluer de, “TBMM’de anayasal darbe gerçekleşmekte. Yazıklar olsun. TBMM işlevsizleşmiştir. Söz bitti” mesajını paylaştı.

CHP PM üyesi Selin Sayek Böke, CHP’de genel başkan yardımcılığı koltuğundayken, 16 Nisan 2017’deki anayasa değişikliği halk oylamasında yaşananlar ve “hile yapıldığı” görüşü nedeniyle “CHP’nin Meclis’ten çekilmeyi düşünmesi gerektiği” şeklindeki sözü üzerine Kılıçdaroğlu ve diğer yöneticilerle ayrılık yaşamıştı. O dönemde parti yöneticiliğinden istifa eden Böke, bugün “AKP bugün de meclise darbe yaptı! Faşizm karşısında tek yol, tek çıkış, topyekün demokrasi mücadelesi” görüşünü dile getirdi.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG