Erişilebilirlik

Çavuşoğlu: "AB’nin Hatalarını Anlamasını Bekliyoruz"


Çavuşoğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Dışişleri Bakanlığı’nın 2021 yılı bütçe sunuş konuşmasında, Türk dış politikasına ana hatlarıyla değindi. 
Çavuşoğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Dışişleri Bakanlığı’nın 2021 yılı bütçe sunuş konuşmasında, Türk dış politikasına ana hatlarıyla değindi. 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, son olarak Türkiye’nin ticari gemisine askeri müdahalede bulunulması krizi yaşadığı Avrupa Birliği’ne yönelik “AB’nin yaptığı hataları anlaması ve Türkiye’nin üyeliğinin birliğe katacağı değeri görmesini bekliyoruz” mesajını verdi.

Çavuşoğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Dışişleri Bakanlığı’nın 2021 yılı bütçe sunuş konuşmasında, Türk dış politikasına ana hatlarıyla değindi.

Çavuşoğlu: "AB’nin Hatalarını Anlamasını Bekliyoruz"
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:09:06 0:00

Türkiye’yle Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinde dün itibariyle yeni gündem “MV Roseline A” adlı Türk ticari gemisi oldu. İstanbul’dan Libya’ya yük taşıyan gemiye, “Irini Operasyonu” kapsamında “Hamburg” adlı askeri gemi ve Almanya’nın askeri personelince müdahale edildi. Ancak Çavuşoğlu’nun, dün Türkiye’nin AB, Almanya ve İtalya’ya nota verdiği gemi krizine hiç değinmemesi ve bunun yerine Doğu Akdeniz bağlamında, AB’ye yönelik diyalog mesajları vermesi dikkat çekti. Çavuşoğlu, Türkiye’nin hak arayışına devam edeceği vurgusuyla birlikte AB ve Avrupa ülkelerine, Doğu Akdeniz meselesinde sadece Yunanistan ve Kıbrıs’ta, Rum kesiminin bakış açısından hareket etmeme çağrısında bulundu.

Türkiye’nin hem sahada hem masada girişimci diplomasi anlayışını hayata geçirdiğini söyleyen Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önerisiyle, AB’yle birlikte uluslararası konferans yapılacağını da öne sürdü. Çavuşoğlu, Avrupa ülkelerine ve yönetimlerine “AB’nin yaptığı hataları anlaması ve Türkiye’nin üyeliğinin birliğe katacağı değeri görmesini bekliyoruz. O durumda her iki taraf için de daha verimli bir ilişki kurulabileceğine inanıyoruz. AB’yle temaslarımızda, bu doğrultuda yapıcı bir diyalog içinde olma arzumuzu vurguluyoruz” diye seslendi.

AB üyeleri arasında Türkiye’nin uyarılarına hak veren ülkeler olduğunu belirten Çavuşoğlu “Türkiye’yle diyaloğun, Avrupa’nın istikrarı için öneminin bilincinde olan ülkeler çoğunlukta” görüşünü aktardı.

Çavuşoğlu Biden dönemi için ABD Kongresi’ni işaret etti

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türk – Amerikan ilişkileri bakımından seçilmiş ABD Başkanı Joe Biden dönemi için, Washington yönetiminden beklentilerini dile getirdi. İkili ilişkileri gölgelediğini belirttiği FETÖ, Suriye’nin kuzeyi, F-35 askeri uçak programı gibi olumsuz konu başlıklarına işaret eden Çavuşoğlu’nun, Biden döneminde TBMM’nin de ABD Kongresi’yle yakın ilişkiler kurması gerektiğini dile getirmesi göze çarptı.

“ABD’yle ilişkilerimizde karşı karşıya bulunduğumuz sınamalar ve potansiyel fırsatlar mevcudiyetini sürdürüyor” diyen Çavuşoğlu’nun, Biden dönemine olumlu gelişmeler beklentisiyle yaklaşıkları mesajını verdiği görüldü.

ABD'de resmi olmayan sonuçlara göre seçilmiş Başkan Joe Biden ve Cumhurbaşkanı Erdoğan
ABD'de resmi olmayan sonuçlara göre seçilmiş Başkan Joe Biden ve Cumhurbaşkanı Erdoğan

Çavuşoğlu, Türk – Amerikan ilişkilerindeki mevcut tabloyu “Suriye ve özellikle Libya gibi bölgesel barış ve güvenliği ilgilendiren konularda bazı görüş ayrılıklarına rağmen, NATO müttefikimiz ABD’yle istişare ve eşgüdüm içinde hareket etmeye çalışıyoruz. Ancak ilişkilerimizi gölgeleyen bazı olumsuz unsurlar gündemimizden çıkmadı: ABD, FETÖ’ye karşı adım atamadı, PKK/PYD/YPG’yle ortaklığını sonlandıramadı, yaptırım ve tehdit dilini bir kenara bırakamadı. S-400 tedarikimizi, F-35 programına katılımımız ve CAATSA yaptırımlarıyla ilişkilendirmeye devam ederek savunma ilişkilerimize zarar verdi. ABD’deki seçim dönemi ve siyasi kutuplaşma da sorunlarımızın aşılması için gerekli diyaloğun etkin şekilde hayata geçirilmesini güçleştirdi” diyerek açıkladı.

ABD’de Joe Biden’ın göreve gelecek olmasından söz etmediği ve sadece “Seçimler yapıldı” ifadesini kullandığı gözlemlenen Çavuşoğlu, Washington’da artık geçiş süreci de resmen başlamışken adını anmadığı Biden’ın, ABD Başkanlığı koltuğunda oturacağı yeni dönemdeki Türk – Amerikan ilişkileri için de şunları söyledi:

“ABD’de seçimler yapıldı. İlişkilerimizi iki ülkenin de stratejik çıkarına olacak şekilde tekrar olumlu bir mecraya sokmak için gereken çabayı göstereceğiz. Bu yeni dönemde de ekonomik, siyasi ve güvenlik işbirliğimiz açısından ilişkilerimizde yeni sayfalar açabilmemiz önemli olacak. Yeni dönemde Yüce Meclisimizin Kongre’yle ilişkileri ve parlamenter diplomasi de özel önem taşıyacak.”

Doğu Akdeniz’de Yunanistan ve GKRY’yi suçlayarak AB’ye seslendi

Çavuşoğlu, Doğu Akdeniz meselesinde de Yunanistan’a diyalog çağrısında bulunarak “Doğu Akdeniz’de en uzun kıtasal kıyı şeridine sahip ülke olan Türkiye’nin kendi kıyılarına hapsedilmesini kabullenmemiz mümkün değildir. Yunanistan, ülkemize 2 kilometre, Yunanistan anakarasına 580 kilometre uzaklıkta bulunan, 10 kilometrekare yüzölçümündeki adaya 40.000 kilometrekare deniz alanı istiyor. Bu, uluslararası hukuka, hakkaniyete ve izana sığmaz. Bu örneği bütün temaslarımızda özellikle tekrar ediyoruz ve muhataplarımız diyecek söz bulamıyor. Türkiye’nin ve Kıbrıs Türkleri'nin parçası olmadığı hiçbir girişimin başarıya ulaşması mümkün değildir. Sayın Cumhurbaşkanımızın Doğu Akdeniz konulu konferans önerisi üzerine AB’yle çalışmalarımız sürüyor. Biz hep diyalogdan yana olduk. Yunanistan ile de İstikşafi Görüşmeleri yeniden başlatmak da dahil olmak üzere, sorunları konuşarak çözmek istiyoruz” dedi.

Yunanistan’dan olumlu bir adım gelmediğini söyleyen Çavuşoğlu, Atina yönetimine karşı “Aksine, GKRY ile birlikte, AB üyeliğini kullanarak avantaj sağlama çabalarına devam ediyorlar. Onlar bizleri başka başkentlere şikayet ederken, biz bir Yunan gazetesine doğrudan makale yazarak açıkça söyledik. Gerginlik ve tırmanma veya diplomasi, diyalog ve işbirliği... Seçim Yunanistan’ındır. Biz Hamdolsun her yoldan gitmeye muktediriz. Yunanistan’la gerginlik yaşadığımız dönemlerde, Batı Trakya’daki soydaşlarımıza yönelik baskının arttığını geçmiş tecrübelerden biliyoruz. Soydaşlarımızın haklarının takipçisi olmaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Adası’ndaki durumu da değerlendiren Çavuşoğlu, “Kıbrıs’ta yarım asrı aşkın süredir devam eden çözümsüzlüğün sebebi Rum tarafının uzlaşmaz ve çarpık zihniyetidir. Bu zihniyet Kıbrıs Türklerini eşit ortak değil, azınlık olarak görmekte ne iktidarı ne de Ada’nın doğal kaynaklarını paylaşmak istemektedir. Bu nedenle artık federasyonun değil, iki devletli çözüm modelinin konuşulması gerekiyor. Kıbrıs Türkünün iradesi de son seçimlerde bu yönde tecelli etmiştir. Bu iradeye herkesin saygı göstermesini bekliyoruz. Çalışmalarımızı da Kıbrıs Türkü kardeşlerimizle bu yönde, tam bir eşgüdüm ve işbirliği içinde yapıyoruz. Bu tutumumuz, Sayın Cumhurbaşkanımızın Lefkoşa’ya son ziyareti sırasında her iki Cumhurbaşkanı tarafından açıkça ortaya konulmuştur” dedi.

Doğu Akdeniz ve Ege’deki gelişmelerden AB’yle Türkiye ilişkilerinin olumsuz etkilendiğini vurgulayan Çavuşoğlu “Yunanistan ve GKRY ikilisi yalnız değil. Bazı üyeler, ülkemizle ikili sorunlarını AB’ye taşımakta. Sözde bir üyelik dayanışması maskesi takmışlar. Sürekli aleyhimize suistimal ediyorlar. AB’nin bu yanlıştan dönmesi lazım. Bunu başarırlarsa işbirliğimizden tüm Avrupa kazanır. Başaramazlarsa da tüm Avrupa zarar görür” mesajını verdi.

“Rusya’yla ilişkiler ortak çıkar ve saygı temelinde olumlu seyrediyor”

Bakan Çavuşoğlu, Karabağ meselesinde Ermenistan ve Azerbaycan arasında anlaşmaya varılmasına ilişkin değerlendirmeleri ardından Türkiye’nin, Rusya’yla birlikte ortak askeri merkezde görev yapacağı bilgisini de yineledi.

“Rusya’yla ilişkilerimiz dış politikamızın önemli bir boyutunu teşkil ediyor. İlişkilerimiz, ortak çıkar ve karşılıklı saygı temelinde, olumlu seyrini koruyor” diyen Çavuşoğlu, ikili ilişkilerdeki ekonomik tabloya da değindi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Lideri Vladimir Putin
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Lideri Vladimir Putin

Çavuşoğlu, Ankara – Moskova hattındaki ilişkiler bakımından “8 Ocak’ta açılışını yaptığımız TürkAkım boru hattı ve ilk reaktörü, 2023’te işletmeye alınmasını hedeflediğimiz Akkuyu Nükleer Santrali gibi projeler, ikili ilişkilerimizin öne çıkan başlıkları. Salgına rağmen yılın ilk 9 ayında Rusya Federasyonu’yla ikili ticaret hacmimizin 14 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi, 1 Ağustos’ta uçuşların açılmasıyla birlikte ülkemizde ağırladığımız Rus turist sayısının Ekim itibarıyla 1,9 milyon seviyesine ulaşması, ikili ilişkilerimizin düzeyini ortaya koyuyor. Bununla birlikte son dönemde, birçok bölgesel mesele ortak gündemimize taşındı. Suriye ve Libya’ya ilaveten Yukarı Karabağ da Rusya’yla yakın diyalog gerektiren bir konu olarak öne çıktı. Bunlarda Rusya’yla anlaşamadığımız hususlar olsa da diyaloğu canlı tutup ortak paydalarda buluşmaya önem veriyoruz. Diyaloğumuz en son Yukarı Karabağ krizinde olduğu gibi somut sonuçlar vermeye devam ediyor. Bu stratejik yaklaşımımızı, önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz” dedi.

İdlib’te çekilmeden söz etmedi ateşkes ihlaline karşı “teyakkuz” dedi

Bu arada Çavuşoğlu, Türkiye’nin İdlib’deki gözlem noktalarından çekildiği görüntüleri söz konusuyken Suriye’de böylesi bir çekilme olup olmadığı konusunda konuşmadı. “Çavuşoğlu “10 yıldır istikrarsızlık içindeki Suriye’nin, artık terörden arındırılması, halkının beklentilerini karşılayacak siyasi bir çözüme, istikrar ve huzura kavuşması en başta bizim arzumuz ve hedefimizdir. Bu anlayışla, PKK/PYD/YPG ve DEAŞ terör örgütlerinin yarattığı tehdide karşı harekâtlarımızı başarıyla icra ettik. Sınırımızda terör koridoru oluşturmaya çalışanlara, gereken yanıtı verdik. PKK/PYD/YPG’nin Suriye’deki Kürt kardeşlerimizi hiçbir şekilde temsil etmediğini vurguluyoruz. Terör unsurları Suriye’de siyasi sürecin parçası olamaz. Rejimin İdlip’teki ateşkesi ihlal etme teşebbüslerine karşı teyakkuzdayız. Bölgedeki masum sivilleri korumakta da kararlıyız” ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, ayrıca Çin’le ilişkiler bağlamında Uygur Türkleri başlığını işaret ederek “Çin’le bir yandan ikili işbirliğimizi geliştirirken, diğer yandan soydaşlarımız Uygur Türkleri’nin, Çin’in eşit vatandaşları olarak barış, huzur ve refah içinde yaşamlarını sürdürmeleri, temel insan haklarının gözetilmesi, dini özgürlüklerinin ve kültürel kimliklerinin korunmasına yönelik beklentilerimizi, Çin makamlarıyla her vesileyle ve her düzeyde ele alıyoruz” ifadelerini kullandı.

Dışişleri bütçesinin yüzde 35’i öğretmen ve din görevlileri maaşlarına harcanıyormuş

Bakan Çavuşoğlu, Dışişleri Bakanlığı’nın 2021 yılı bütçesine ilişkin de açıklama yaptı.

Gelecek yıl için Türkiye Cumhuriyeti’nin diplomasisini yürütmekle yükümlü Dışişleri Bakanlığı’na, 5 milyar 786 milyon TL ödenek öngörüldüğünü belirten Çavuşoğlu “Bakanlık bütçemizin yaklaşık yüzde 57’si yurtdışı teşkilatımızın harcamaları için kullanılmaktadır. Yüzde 35’i katkı payı ödemelerimizle yurtdışındaki öğretmen, okutman ve din görevlileri maaşları için harcanmaktadır” bilgisini verdi.

Çavuşoğlu’nun verdiği bu bilgi itibariyle Türkiye’nin dış politika bütçesinden yüzde 35’lik kısmı içerisinde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesi kapsamında olması beklenebilecek din görevlilerine ödeme yapılması dikkat çekti.

Çavuşoğlu, 2021 yılında bakanlık bütçesine ilaveten “Yüklendiği görevler çerçevesinde 698 milyon TL’si Ulusal Ajans ve AB programlarına katılım olmak üzere AB Başkanlığı için de toplam 787 milyon TL tutarında bütçe teklifi” yapıldığını bildirdi. Ayrıca Türk Akreditasyon Kurumu’nun 42 milyon TL ödeneği olacağını açıkladı.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

ABD’nin inşa ettiği geçici liman üzerinden Gazze’ye yardım sevkiyatı başladı - 17 Mayıs
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG