Erişilebilirlik

Başkentte Seçim Yarışında ‘Yargı Müdahalesi’ Tartışması


Başkentte Seçim Yarışında ‘Yargı Müdahalesi’ Tartışması
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:24 0:00

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı yarışında “avukatlık görevini kötüye kullanmak” suçlamasıyla hakkında yargı süreci başlatılması tartışma yaratan Millet İttifakı’nın adayı Mansur Yavaş, “Siyasi tarihimizin en alçakça ve en ahlaksızca yürütülen kampanyasının özeti şudur: Rakibimizin can simidi gibi sarıldığı bu şahıs, resmi evrakta sahtecilik ve şantaj suçlarından hapis cezası almış bir suçludur. Asıl mağdur olan benim” dedi.

Türkiye’de 31 Mart’taki yerel seçimler arifesinde başkentteki tartışma, Avukat Yavaş’ın, ticari bir dava sürecinde 600 bin dolarlık senedi tahsil etmek üzere Necmettin Kesgin isimli şahsı tehdit ettiği iddiasına dayanıyor. Şimdi başkentteki yarışta Yavaş, Cumhur İttifakı’nın adayı AKP’li Mehmet Özhaseki ve iktidar cephesini kendisine yönelik “yargı komplosu kurmak” ile; AKP tarafı ise, Yavaş’ı “avukatlık mesleğini kötüye kullanmak ve sahte senet skandalına karışmak” ile suçluyor.

CHP’li Yavaş’ın avukatlık hizmeti karşılığında maddi alacağı nedeniyle Kesgin ile karşı karşıya geldiği çok sayıda dava dosyasında görünüyor. Yavaş, Kesgin’in kendisine sahte senet verdiğini belirterek mağdur olduğunu belirtirken; Kesgin ise, Yavaş’a borcu olmadığını öne sürüyor. İki isim arasında ticari dava süreçleri devam etmesine karşın şimdi Yavaş’ın avukat kimliğiyle suçlanması amacıyla ağır ceza düzeyinde bir yargılama süreci başlatılması ise olayı siyasileştirdi. Adalet Bakanlığı’nın, Kesgin’in şikayetlerini gerekçe göstererek, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca Yavaş hakkında İyi Parti’nin destek verdiği CHP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olması kesinleştikten sonra Mart ayı başında savcılığa soruşturma izni vermesiyle yargı süreci başladı. Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Pazartesi günü yapılan açıklamada, Avukat Mansur Yavaş hakkında 'görevi kötüye kullanma' ve 'kişilerin huzur ve sükununu bozma' suçlarından suç duyurusunda bulunmaları üzerine Adalet Bakanlığı’ndan soruşturma izni alındığı ifade edildi. Açıklamada, “Adalet Bakanlığı’nın izin vermesi üzerine 5 gün içerisinde Yavaş hakkında iddianame hazırlandığı ve bunun Ankara Batı 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 8 Mart’ta kabul edildiği” kaydedildi.

CHP’nin adayı Yavaş hakkındaki bu yeni yargılama süreci, ilk önce hükümete yakınlığıyla tanınmış medya kuruluşlarınca haberleştirildi. Haberler gerekçesiyle de Pazartesi günü Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı’nca bu yargılamayı doğrulayan yazılı açıklama geldi.

AKP’li ÇelikYavaş için neler söyledi?

Konu, AKP Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in haftanın ilk gününde CHP’ye ve Yavaş’a “temiz siyaset” çağrısı yapmasıyla siyasi tartışma boyutuna taşındı. Çelik, özetle “CHP'nin Türkiye'nin kalbine Ankara'ya belediye başkanı olarak önerdiği şahsın sahte senet takibi yaptığı, bu senetteki imzanın sahte olduğu yargı süreci neticesinde Mansur Yavaş'ın para cezasına çarptırıldığı süreçle karşı karşıyayız. Yargıtay tarafından onaylanmış. 2015 yılından sonra bu zamana kadar karşılıklı iddialarla dava devam ediyor. 28 dava içinde resmi evrakta sahtecilik, yargı içinde örgüt kurmak gibi suçlarla süreç devam ediyor. CHP'nin Ankara'ya belediye başkanı olarak önerdiği Mansur Yavaş, sahte bir senetle icra takibi yapmış mıdır, yapmamış mıdır? Neden açıklama yapılmadı. Vatandaşa saygı gereği yapılması gerekirdi. Bu sahte senetle ilgili olarak Mansur Yavaş alacağım var diyor. Hangi hizmetin karşılığı olduğunu söylemeli. Vatandaşın önüne temiz aday çıkarmak herkesin görevidir. Türk siyasi hayatı açısından siyasi tarihe geçecek bir tablo ile karşı karşıyayız. Bu vahim suçlamalara CHP ve Mansur Yavaş cevap vermelidir. Aday olarak sunulması Ankaralı seçmene yapılacak en büyük haksızlıklardan birisidir, CHP tabanına da haksızlıktır” dedi.

Yavaş iddialara nasıl yanıt verdi?

AKP cephesinden açıklama yapılması üzerine Yavaş, beraberinde CHP ve İyi Parti’den yönetici isimlerle birlikte kamera karşısına geçti ve hakkındaki yeni ceza yargılaması sürecindeki iddialara yanıt verdi. Yavaş, CHP ve İyi Parti’nin “Ankara seçimine yargı müdahalesi” olarak yorumladığı yargılama sürecinde aleyhindeki tüm iddiaları reddetti ve “hükümlü bir şahsın iftiralarına hedef olduğunu” söyledi.

Çelik’in yönelttiği “Neden açıklama yapmadı?” sorusunu yanıtlayan Yavaş, “Bugün burada, adeta bir suç makinesi tarafından şahsıma atılmış iftiralara ve bu iftiralardan medet uman haysiyet cellatlarına cevap için toplanmış bulunmaktayız” diyerek kendisine yönelik bir kumpas kurulduğunu ve bunun arkasındaki kişileri teşhir etmek için beklediklerini söyledi. Yavaş, “İkinci bir sebep ise, Türk Ceza Kanunu’nun 288. Maddesi gereğince ‘devam eden bir yargılama hakkında davayı etkileyecek yazılı ve sözlü beyanda bulunulamaz. Bulunulursa adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçu” oluşmakta ve bu suç basın yoluyla yapıldığı takdirde yarı oranında arttırılmaktadır. Bu nedenle basına yazılı veya sözlü açıklama yapmayı uygun görmedik” dedi. Yavaş, hakkındaki yeni yargı sürecini kamuoyuna duyurmuş olan Sabah Gazetesi’ni hedef alarak, “Hal böyleyken, gerek haberi yapan gazete ve bu gazete ve haberlere dayanarak kasıtlı olarak adil yargılamayı etkilemek isteyen başta Özhaseki ve Ömer Çelik olmak üzere haberi yapanlarla ilgili suç duyurusunda bulunacağız” diye konuştu.

Yargı sürecini neden siyasi olarak gördüğünü de açıklayan Yavaş, “Anketlere yansıyan fark bir türlü kapatılamayınca, yeni bir algı operasyonuna ihtiyaç vardı. Benim, şeffaflık ilkesi gereği mal beyanında bulunmam, ayrıca rakibimin de mal beyanında bulunmasını istemem, şu an içinde bulunduğumuz iftira kampanyasına sebep olmuştur. Mal beyanından kaçmak için sığınılan bu yöntem, asla bu talebimizden geri adım attırmayacaktır. Biz kendimizi bir hizmet yarışında görüp herkese saygı gösterirken, ilkeli, dürüst ve mertçe yarışmayı umarken, rakibimizin farkı kapatamamanın verdiği eziklikle bundan sonra hangi kumpaslara başvuracağı maalesef meçhuldür” dedi.

Yavaş, kendisine yönelik yargılamadaki şikayetçi Necmettin Kesgin adlı şahıs ve bu şahısla aralarındaki ticari davalara ilişkin resmi belgeleri de bir dosya halinde basın mensuplarıyla paylaştı. Yavaş, basın açıklamasında bu dosyadaki belgelerden alıntılar da yaparak, suçlanmasına neden olan senet meselesini oldukça sert ifadelerle özetle şöyle anlattı:

“Siyasi tarihimizin en alçakça ve en ahlaksızca yürütülen kampanyasının özeti şudur: Rakibimizin can simidi gibi sarıldığı bu şahıs, resmi evrakta sahtecilik ve şantaj suçlarından hapis cezası almış bir suçludur. Bu sahteci ve şantajcı şahıs avukatlığını yaptığım şirketin şahsıma yaptığı ödemeyi alıp kaçmış, buna karşılık şahsıma bırakmış olduğu senedi icraya vermemiz sonucunda bu şahsın senetteki imzasının da sahte olduğu ortaya çıkmıştır. Yani burada asıl mağdur olan benim. Ayrıca avukatlık görevini yaptığım şirketin bu konuda herhangi bir itirazı olmayıp, bu sahteci şahıs hakkında şirketi dolandırdığından dolayı suç duyurusunda bulunmuşlardır. Bir suçun mağdurunu suçlu ilan etmek hangi çirkef zihniyetin ürünüdür? Avukatlık mesleğini kriminal hale getirip, meşru yaptığı işlemleri suçmuş gibi sunmak ne kadar ahlakidir? Bu iftiraları atan her iki taraf da birbirini kullanmaktadır. Hükümlü sahteci, yargıdan kaçmak için rakibimi ve onun arkasındaki kamu gücünü kullanmaya çalışırken, rakibim de bana çamur atmak için o sahteci şahsı maşa yapmaktadır. Bu saygın işadamı çocuk istismarından yargılanıyor. Yüzde 80 oranında şizofren raporu da var. Acemice hayata geçirilmiş bu operasyon, dosyadan da anlaşılacağı üzere bir suç makinesi üzerinden yürütülmektedir. Aslında bu zavallı ayak oyunları sahadaki tükenmişliği ele vermektedir.”

Yavaş, mahkemeye ifade vermeye gideceğini ancak henüz ortada kendisini suçlu ilan edebilecek bir yargı kararı veya dava olmadığını da savundu.

Mehmet Özhaseki'den Mansur Yavaş'a Yanıt
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:14 0:00

AKP’li Özhaseki yanıt olarak neler söyledi?

AKP’nin adayı Mehmet Özhaseki ise, akşam katıldığı Yeni Düşünce Derneği’nin toplantısında, rakibi Yavaş’ın açıklamalarına yanıt verdi. Özhaseki, “Bugün kendisinin savunmasını izledim. Bir heyecan içerisinde uzunca bir yalan silsilesi devam ediyor. Gittiği mahallede o yalanlar çok rahat söylendiği için o da onlardan çabuk etkilenmiş veya fıtratında öyle bir şey var” dedi.

AKP ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı’nın adayı Özhaseki, CHP ve İyi Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı’nın adayı Yavaş’ı yalan söylemekle suçlamasının yanı sıra muhalefetteki bu ittifak oluşumuna yönelik “terör bağlantısı” suçlamasını da sürdürdü. Özhaseki, "Bir de sakladıkları, söylemedikleri ve utandıkları ortak var. O sakladığınız, utandığınız ortağınızı çok sevdiyseniz çıkın ilan edin. Değilse 'Lanet olsun, bunların oylarına kan bulaşmış, Allah belanızı versin' deyin, reddedin. İkisinden birini yapın hadi. İkisini de yapmıyorlar” diye konuştu.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG