Erişilebilirlik

Bahçeli’den Kavala ve ABD Çıkışı


Devlet Bahçeli
Devlet Bahçeli

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye’yle ABD arasındaki sorunların 30-31 Ekim tarihlerinde, İtalya’nın başkenti Roma’da yapılacak G-20 Zirvesi’nde, ABD Başkanı Joe Biden’la Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında sağlanacak temas ve yapılacak görüşmelerle çözüm kulvarına girmesi temennisinde bulundu.

Bugün partisinin TBMM Grup toplantısında konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, Türkiye’yi F-35 programından çıkaran Washington yönetiminin, bunun karşılığında Türkiye’nin talebi olan F-16 uçaklarını vermesi gerektiğini de dile getirdi.

Bahçeli, “ABD, terör örgütü PKK/YPG’ye silah verirken Türkiye’nin ödediği F-35 uçaklarının parasını iadeye şu ana kadar yanaşmamıştır. Bu ülke ‘haydut devlet’ durumuna düşmek istemiyorsa, ya paramızı ya da bedelini ödediğimiz uçakları vermekle yükümlüdür. Türkiye, geldiğimiz bu aşamada, 40 adet son model Blok-70 F-16 uçakla birlikte, 80 adet modernizasyon kiti satın alma talebini ABD’ye bildirmiştir. Bu uçakların ve kitlerin maliyeti, 7 milyar dolar civarındadır. Envanterimizde bulunan F-16’ların bir bölümünün Blok-30 denilen kısmı miadını doldurmak üzeredir” dedi.

Bahçeli: “Türkiye’nin kimden silah alacağının vize ve onay merci ABD değildir”

MHP liderine göre, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde Rusya’yla aynı masayı paylaşan ABD’nin, S-400 alan Türkiye’ye yaptırım sopası göstermesi haksızlık.

Bahçeli, “ABD yönetimi, S-400 konusunu Türkiye’yle ilişkilerin ağırlık merkezi yapmıştır. Biden yönetimi, S-400 Füze ve Hava Savunma Sistemi konusundaki kararını ‘2021 Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası’yla tescil etmiş, bu sorun çözülmeden Türkiye’yle ikili ilişkiler bağlamında gündemindeki diğer sorunları ele almayacağını belgelemiştir. Bildiğiniz gibi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi ülkesi vardır, bunlar; ABD, Çin, Rusya, İngiltere ve Fransa’dır. Bize ‘Rusya’dan S-400 füze ve hava savunma sistemi almayın, alsanız da kullanmayın’ dayatması yapan ABD, Güvenlik Konseyi’nde Rusya’yla ortaktır, aynı masayı paylaşmaktadır. Madem Rusya’dan rahatsızlar, Güvenlik Konseyi üyeliğinden neden ayrılmıyorlar? Neden Türkiye’ye ikide bir aba altından yüzsüzce yaptırım sopası gösteriyorlar? Türkiye’nin kimden silah alacağının vize ve onay merci, ABD değildir” dedi.

Bahçeli’den büyükelçi krizine yorum: “Devreye alınan siyasi ve diplomatik tazyikler Türkiye’yi sıkıştırmak amacına matuftur”

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı, konuşmasının yarısını da iş insanı Osman Kavala ve 10 ülkenin Kavala hakkında yaptığı açıklamanın ardından yaşanan diplomatik krize ayırdı.

Bahçeli, “Bu tablodan çıkardığımız sonuç şudur: Zalim bir üst akıl, hem büyükelçileri hem de zillet ittifakını dürte dürte harekete geçirmiş, ağız birliği halinde konuşmalarını dayatmıştır. Karşımızda, senaristi perde gerisinde nefretle bekleyen, figüranları bedeli karşılığı sahneye itilen, şirret bir oyun, tehlikeli bir rol paylaşımı söz konusudur. Devreye alınan siyasi ve diplomatik tazyikler, Türkiye’yi sıkıştırmak, bir sonraki tehditvari adımları tetiklemek, toplumsal ve siyasal gerilimi tırmandırmak amacına matuftur. Kavala, Soros’un kuryesidir. Kavala, Gezi Parkı olaylarının finansörü, azmettiricisi, kışkırtıcısı, 15 Temmuz’da İstanbul Büyükada’da yuvalanan casusların, irtibat ve ilişki ağı içinde yer alan şüpheli ve şaibeli bir kişidir. Açık Toplum Vakfı’nın Türkiye piyonu bu şahıstır” dedi.

Bahçeli’nin Osman Kavala hakkındaki önerisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 10 devletin büyükelçilerinin Kavala hakkındaki açıklamalarına karşı çıkışına destek veren Bahçeli, 4 yılı aşkın süredir özgürlüklerinden mahrum olan işadamı hakkında, mahkemenin hüküm vermesinden sonra vatandaşlıktan çıkarılarak yurtdışına gönderilmesi önerisinde bulundu.

MHP Genel Başkanı, “Kavala’nın AİHM’e yaptığı başvuru, 10 Aralık 2019 tarihinde beklendiği gibi Türkiye aleyhine sonuçlanmıştır. Farklı bir karar alınsaydı şaşırırdık, kendimizden kuşku duyardık. İşte bu mahkeme kararı, Batı’nın elinde koza dönüşmüştür. Oysaki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarını uygulamayan söz konusu ülkelerden mesela Yunanistan’a, hiç kimseden en küçük itiraz bile gelmemektedir. İşte 10 büyükelçi, Sorosçu Kavala’yla aynı mevziye girerek Türkiye’ye bir nevi muhtıra vermiştir. Bu muhtıra ahlaksızlıktır, egemenlik haklarımıza suikasttır, hukuk güvenliğimize saldırıdır, bağımsızlığımıza kumpastır, bunlardan dolayı gayri meşrudur, gayri kanunidir. Bu Sorosçunun mahkemesi karara bağlanır ve hüküm verilirse, önce cezasını Türkiye’de çekmesi, sonra da vatandaşlıktan çıkarılarak 10 büyükelçiden birisinin ülkesine gönderilmesi artık milli bir zarurettir” dedi.

CHP ve İyi Parti’ye “vicdanları da emperyalistlerin kurşun askeri haline gelmiştir” eleştirisi

Bahçeli, konuşmasında 29 Ekim’de kutlanacak Cumhuriyet’in ilanının 98. yılına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle cumhuriyetin taçlandırıldığını söyleyen MHP lideri, seçimi kazanmaları halinde yeniden parlamenter sisteme döneceklerini ilan eden Millet İttifakı liderlerine de tepki gösterdi.

Bahçeli, “Bugün Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne itiraz edip ne idüğü muğlak ve muamma olan güçlendirilmiş parlamenter sistem peşinde koşanlar, 15 Temmuz’un rövanşını almak için hazırda bekleyen, FETÖ’nün ve PKK’nın dümen suyuna giren yozlaşmış siyasi partilerdir. Bunların sadece siyasetleri değil, vicdanları da emperyalistlerin kurşun askeri haline gelmiştir. Dün Damat Ferit vardı, bugün zillet ittifakının ana ve ara ortakları vardır. Dün Ali Kemaller vardı, bugün aynıları ortadadır. Geçmişini unutan mankurttur. Cumhuriyet, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerin yetişmesini temin ederken; Kılıçdaroğlu’yla İP başkanı zannediyorum kayıp ilanıyla aranıyorlardı. Cumhuriyet bedava kazanılmamıştır. İşbirlikçi kalpazanlara asla bırakılmayacaktır” dedi.

STÜDYO VOA

Trump’a ‘sus payı davası’ öncesinde konuşma yasağı – 27 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG