Erişilebilirlik

Avrupa Avusturya’daki Cumhurbaşkanlığı Seçimine Kilitlendi


Başta Almanya olmak üzere Avrupa, Avusturya’da 4 Aralık Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kitlendi. Nüfusu 8,5 milyon olan ve kayıtlı 6 milyon 384 bin seçmenin bulunduğu Avusturya’da, 150 bin Türkiye kökenli göçmen yaşıyor. Seçmenler bir yıl içinde ikinci kez Cumhurbaşkanı seçimi için sandık başına giderken, tercihlerini aşırı sağcı ve İslam karşıtı Avusturya Özgürlük Partisi’nin adayı Norbert Hofer ile Yeşiller Partisi’nin adayı Alexander van der Bellen arasında yapacaklar.

Van der Bellen Mayıs ayındaki ilk seçimde yaklaşık 31 bin oy farkla seçimi kazanmış, FPÖ birçok seçim bölgesinde usulsüzlükler olduğu yönünde itirazda bulunmuştu. Bunun üzerine Avusturya Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanlığı seçiminin yinelenmesini kararlaştırmıştı. Önce 2 Ekim'de yapılacağı ilan edilen seçimde kullanılacak zarfların iyi yapışmaması sonrasında bu tarih 4 Aralık’a ertelenmişti.

Yapılan hemen tüm kamuoyu araştırmalarında Hofer'in yüzde 52, van der Bellen'in de yüzde 48 oy alacağından ve bu kez Avusturya Özgürlük Partisi’nin adayının Cumhurbaşkanı seçileceğinden yola çıkılıyor. Avusturya’da Cumhurbaşkanı ülkenin siyasi sorunlarına doğrudan karışan bir makamda değil, daha çok temsili bir görev üstleniyor, Başbakanı atama ve bazı durumlarda parlamentoyu feshetme yetkisine sahip.

Her fırsatta ülkede yaşayan yabancılara, İslam’a ve Türkiye’ye karşı yaptığı açıklamalarıyla tanınan Hofer’in muhtemel zaferinin Avrupa’da siyasi tabloya yönelik bir mesaj olacağından ve diğer aşırı sağcı partileri güçlendireceğinden yola çıkılıyor.

Ülke tarihinde 1945'ten bu yana Cumhurbaşkanlığı makamına oturacak ilk aşırı sağcı olacak Norbert Hofer, hafta başında yaptığı açıklamada, Türkiye'nin AB'ye katılması ya da Brüksel'in daha merkeziyetçi bir politika izlemesi halinde Avusturya'nın AB'den çıkıp çıkmamasını referandum ile halka soracağını duyurmuştu.

Seçim kampanyasında AB’nin iltica politikalarını sertleştirilmesini de talep eden Hofer, Alman Başbakanı Angela Merkel’i liberal mülteci politikaları nedeniyle eleştirerek, Merkel’in ‘Avrupa’ya kötülük yaptığını ve mültecilerle birlikte çok sayıda teröristin Avusturya ve diğer AB ülkelerine sızmasına yol açtığını’ öne sürmüştü.

Van der Bellen ise, Cumhurbaşkanı olması durumunda kendisinin görev süresinde Türkiye’nin AB’ye girebileceğini zannetmediğini ifade etti. Avusturya Anayasası'na göre cumhurbaşkanları sadece iki dönem olmak üzere toplam 12 yıl görev yapabiliyor.

STÜDYO VOA

İran’ın İsrail’e saldırması ABD’de nasıl yankılandı? – 15 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG