Erişilebilirlik

Ankara-Erbil-Bağdat Üçgeninde 'Dekont' Çözümü


Ankara ile Erbil arasında Irak Kürt Bölgesi'nin petrolüyle ilgili olarak sağlanan mutabakata, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın Pazar günü son dakikada gerçekleşen Bağdat ziyaretiyle şimdilik Irak merkezi hükümetinin onayı sağlandı. Bakan Yıldız, Bağdat ile Erbil arasındaki petrol geliri paylaşımı konusunda sıkıntı yaşanmaması açısından Türkiye tarafından Irak merkezi hükümetine 'banka dekontu' ile bilgi verileceğini açıkladı.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 28 Kasım'da Ankara'daki görüşmesinde, bu ay inşası tamamlanacak yeni petrol boru hattı aracılığıyla Türkiye üzerinden 350 bin varil petrol sevkine başlanmasına ilişkin mutabakat metinlerine imza atılmıştı. Ancak Irak hükümeti, Ankara ile Erbil arasındaki bu mutabakata 'devre dışı bırakılma' tepkisi gösterdi. Bakan Yıldız'ın, uluslararası enerji konferansına katılmak üzere Pazar günü Başbakanlık jetiyle yapacağı Erbil ziyareti öncesinde Cumartesi günü Bağdat'ın talimatıyla Erbil Havalimanı özel uçuşlara kapatıldı. Bu gelişme üzerine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutuoğlu, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ile telefon diplomasisi yürüterek, uzlaşma kapısını araladı. Böylece Enerji Bakanı Taner Yıldız, Pazar günü Bağdat'a giderek, Irak Enerjiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Aldülkerim el-Luaybi ile görüştü.

Erbil-Bağdat arasında gelir paylaşımı sorunu dekontla çözülecek

Enerji Bakanı Taner Yıldız, görüşmede Bağdat'ın Kürt Bölgesi ile petrol gelirlerinin paylaşımıyla ilgili şeffaflık beklentisini gidermeye çalıştı. Türkiye'nin, Irak Anayasası'nda belirlenmiş gelir paylaşımı kriterlerine riayet ettiğini ve edeceğini vurgulayan Yıldız, " Bu işlemden yüzde 83 Irak merkezi hükümetinin, yüzde 17 de Irak’ın kuzey bölgesinin pay alacak olması Iraklı kardeşlerimizin kendilerinin verdiği bir karar. Biz, bütün bunlara şeffaf bir şekilde riayet edeceğimizi söylüyoruz" açıklamasında bulundu.

Irak Kürt Bölgesi'nden transfer edilecek petrol ile sağlanacak gelirin Türkiye'deki bir kamu bankasında toplanmasını planladıklarını da açıklayan Yıldız, bütün geliri toplayacakları bir kamu bankasındaki ana hesaptan gelir dağılımı yapılacağını kaydetti. Yıldız, böylece bu bankadaki gelire ve gelir paylaşımına ilişkin günlük banka dekontlarını Irak merkezi hükümetine ileteceklerini bildirdi. Yıldız, Bağdat'ın görevlendireceği bir gözlemcinin de banka işlemlerini kontrol edeceğini kaydetti.

"Bağdat'ın tepkisi yumuşatıldı"

Ankara - Erbil - Bağdat hattında 'banka dekontu' ile sağlanan çözümü, Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) enerji uzmanı Hasan Selim Özertem, Amerika'nın Sesi'ne değerlendirdi.

Türkiye ile IKBY arasında petrol yanında doğalgaz ile ilgili anlaşmalar imzalandığı yönünde resmen teyit edilmese de veriler bulunduğunu kaydeden Özertem, Türkiye'nin 'Turkey Energy Company' adlı şirket aracılığıyla Kürt bölgesinde 6 sahayı işletme hakkını aldığını da hatırlattı. Bağdat'ın bu anlaşmalara tepki gösterdiğini anımsatan Özertem, "Geçen yıl aynı konferansa katılmayı planlayan Bakan Yıldız, son dakikada özel uçuşuna izin verilmeyince Erbil yolundan geri dönmüştü. Bu sefer de Yıldız'ın yine Erbil'e gidişi öncesinde Bağdat'tan benzer bir karar geldi. Ama geçen yılın aksine bu yıl Bağdat'ın tepkisi yumuşatıldı. Yıldız, Bağdat'ta muhatabını Erbil ile hangi konularda anlaşma sağlandığı konusunda bilgilendirdi" dedi. Özertem, böylece Ankara ile Bağdat arasında Aralık ve Ocak ayındaki resmi temaslarla onaylanacak bir petrol anlaşması yapılacağını belirtti.

"Banka meselesi mihenk taşı"

Türkiye'nin çözüm olarak bir kamu bankasında petrol gelirini biriktirerek buradan Bağdat'a yüzde 83, Erbil'e yüzde 17 pay aktarılması formülü getirdiğini hatırlatan Özertem, "Irak Anayasası'na göre Kürt bölgesi nüfusu oranında ülke gelirlerinden pay alma hakkına sahip. Dolayısıyla Erbil'in anayasaya aykırı olarak gelir elde etme ihtimali Bağdat'ta rahatsızlık yaratıyor. Şimdi Bağdat, para paylaşımını doğrudan kendi temsilcisiyle, komiseriyle denetim altında tutacak" diye konuştu.
Ankara - Erbil - Bağdat hattındaki gerilimde, "Banka meselesi mihenk taşı" diyen Özertem, "Petrol gelirini Türkiye'de bir kamu bankasında toplamak konusunda da sıkıntı yaşanıyor. Türkiye ile IKBY arasındaki bu ekonomik ilişki ile 16 - 26 milyar dolarlık bir para akışı söz konusu. Doğu Akdeniz'de çok ciddi bir sıcak para akışından bahzediyoruz. Bu nedenle de Irak'taki petrol pastasında söz sahibi tarafların hepsi kendi paylarını korumak istiyor. Türkiye de bu geliri kendi kamu bankası kontrol etmek istiyor" dedi.

"ABD ise Amerikan bankası aracılığı istiyor"

Banka meselesinde, ABD'de Türkiye'nin kendi kamu bankasıyla çalışma isteğine karşı 'isteksizlik' bulunduğunu belirten Özertem, "ABD tarafı da bir Amerikan bankası aracılığıyla işlem yapılmasını talep ediyor. Bu durum normal çünkü ABD de kendi iktisadi çıkarları çerçevesinde hareket ediyor" diye konuştu.

Gelecek yıl Irak'taki genel seçimlerde Başbakan Nuri El Maliki'nin yeniden aday olacağını anımsatan Özertem, "Bu noktada Irak siyasetinde ABD'nin etkili olduğunu unutmamalıyız. Bağdat'ın, Ankara ile Erbil arasındaki işbirliğine bakışında da ABD etkisi olabileceğini varsayabiliriz" dedi.

Ricciardone: Bağdat'ın mutlu olmasını isteriz

Bu arada ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone de, basın mensuplarına, Türkiye - Irak ilişkilerinde son günlerde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.

Ricciardone, "Bizim politikamız aynı şekilde devam ediyor. Biz, Irak’ın petrol ve doğal gazının dünya marketlerine girdiğini görmek isteriz. Bu güzel bir şey. Kuzey Irak’tan, Türkiye’ye ilave boru hatları var. Tabii ki biz Irak hükümetinin, Türkiye ve Kürdistan Bölgesel hükümeti arasındaki anlaşmadan mutlu olmasını isteriz. Her zaman söylediğimiz gibi; Ankara-Bağdat ve Erbil’in doğal gaz ve petrol kaynaklarının ihracında ortak çıkarlar için birbirleriyle yakın ilişki içinde olmaları önemli" diye konuştu.
  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG