Bir yıldan uzun süredir Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Selahattin Demirtaş’ın Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı bireysel başvuru, bugün AYM Genel Kurul’unun gündemine alındı.
AYM, "Hakkında uygulanan yakalama, gözaltına alma ve tutuklama tedbirlerinin hukuki olmaması ve soruşturma dosyasına erişiminin kısıtlanması, tutuklamaya konu suçlamaların ifade özgürlüğü ve siyasi faaliyet kapsamındaki eylemlere ilişkin olması ve tutukluluk nedeniyle milletvekilliği görevini yerine getirememesi” gerekçesiyle haklarının ihlal edildiği yönündeki başvuruyu reddetti. Mahkeme, "yakalama ve gözaltına almanın hukuka aykırı olduğu" iddiasını "başvuru yollarının tüketilmemesi", diğer iddiaları ise "açıkça dayanaktan yoksun olması" nedenleriyle kabul etmediğini belirtti.
AYM, HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım’ın geçen ay yaptığı benzer başvurusunu da kabul etmemişti. AYM’nin bu ilk ret kararının pilot karar olduğu ve diğer tutuklu HDP’li vekillerin bireysel başvuruları açısından örnek oluşturduğu belirtilmişti.
Karara ilk tepki HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş’tan geldi. Meclisteki bütçe görüşmelerinde konuşan Beştaş, Demirtaş kararının “copy – paste (kopyala-yapıştır)” yöntemiyle yazıldığını belirterek, “Anayasa Mahkemesi iki milletvekilimiz hakkında; biri Eş Genel Başkanımız Sayın Demirtaş, biri de Ayhan Bilgen; Kars Milletvekilimizle ilgili kararını açıkladı. Eş Genel Başkanımız Sayın Demirtaş'ın başvurusunu reddetti. Şaşırdık mı? Hayır. Doğru mu? Hayır. Peki, bunu nasıl değerlendireceğiz? Muazzam bir kurguyla karşı karşıyayız. Ayhan Bilgen'in başvurusunu da kabul etmiş. Sıkı durun, çünkü Ayhan Bilgen tutuksuz, yerel mahkeme tarafından tahliye edilmiş, kendisinin tutukluluğunun hukuka uygun bulunmadığına dair bir karar vermiş. Aynı durumdaki itirazlar Demirtaş'la ilgili de var ortada, onunla ilgili de reddetmiş. Peki, gerekçe ne? Diğer Gülser Yıldırım kararında olduğu gibi copy-paste yöntemiyle bir kararla karşı karşıyayız. Anayasa Mahkemesi bugün verdiği kararla bir kez daha Türkiye'de Anayasa Mahkemesi’nin yargıyı temsil etmediğini, yargı içinden bir durumda tarafsız ve bağımsız olmadığını ilan etmiş ve yürütmeye bağlı olduğunu, iktidarın talepleri, siyaseti ve ideolojisi gereği karar verdiğini ilan etmiştir ”dedi.
Kararı Amerika’nın Sesi’ne değerlendiren Demirtaş’ın avukatlarından Emin Aktar, AYM’nin ortak bir devlet tutumu sergilediğini söyledi. Aktar, “Mahkeme iddianamedeki iddialara ilişkin, bir nevi mahkumiyet kararına gerekçe oluşturmuştur. Ama en önemlisi (milletvekili Mustafa) Balbay kararıyla verdiği ilkesel duruşundan geri adım atmış, vazgeçmiştir. Demirtaş’ın AİHM başvurusu vardı zaten, bu karar AİHM’i harekete geçirip bir karar vermesini sağlayacaktır” diye konuştu.
Tutuklu bulunduğu davada ile ilgili bir süre önce yargılamaya başlanan Demirtaş, kameralı sistemle savunma yapmayı kabul etmediği için, yargılanamamıştı.
