Erişilebilirlik

11 Aralık Amerikan Basınından Özetler


11 Aralık Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:20 0:00

Wall Street Journal, Alabama eyaletinde yarın yapılacak olan kritik senatörlük seçimiyle ilgili habere ana sayfasında yer ayırmış. Gazete, cinsel taciz ve tecavüz suçlamalarına rağmen hem Başkan Trump hem de Cumhuriyetçi Partinin Senato adayı Roy Moore’u desteklediğini yazıyor. Gazete, rakip Demokrat Partili Doug Jones’un ise özellikle siyah seçmenleri harekete geçirmeye çalıştığını bildiriyor. Habere göre 63 yaşındaki eski federal savcı Doug Jones, Demokrat Parti’nin koyu muhafazakar Alabama eyaletinde yeterli ve köklü bir seçim altyapısına sahip olmaması nedeniyle zorluk çekiyor. Demokrat Partili Doug Jones’un, taciz suçlamalarına rağmen destek kaybetmeyen Roy Moore karşısında galibiyet elde etmesi için, siyah seçmenleri ve Roy Moore’dan rahatsız olan Cumhuriyetçiler’i bir araya getirmesi şart. Jones’un yarın galip gelmesi, 2018 Kongre ara seçimlerinden önce Demokrat Parti’nin ivme kazanması anlamına gelebilir.

Washington Post ise Kuzey Kore’nin biyolojik silah elde etme yönünde de edindiği deneyim ve uzmanlığın kaygı yarattığını yazıyor. Gazete, Kuzey Kore’nin, yüksek teknoloji ürünü biyolojik silah üretmek için gereken tesis, insan gücü ve ekipmanı elde etme yolunda emin adımlarla ilerlediği uyarısında bulunuyor. Gazete Kuzey Kore’nin tonlarca mikrop üretebilen fabrikalara ve genetik mühendisliğinde uzmanlaşan laboratuvarlara sahip olduğunu bildiriyor. Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’un yurtdışındaki Kuzey Koreli bilimadamlarına mikrobiyoloji dalında yüksek lisans yapmaları çağrısında bulunduğu, Kuzey Kore’nin biyoteknoloji alanında bildiklerini gelişmekte olan ülkelere satma teklifi yaptığı da alınan haberler arasında. Gazeteye göre Amerika, Kuzey Kore’nin geniş kapsamlı biyolojik silah üretimine istediği zaman başlayacak kapasitede olmasından ve olası bir çatışmada bu silahları yeni bir tehdit unsuru olarak kullanması ihtimalinden ötürü son derece rahatsız. Amerika Savunma Bakanlığı, Kore Yarımadası’nda görev yapacak tüm Amerikan askerlerini şarbon ve çiçek hastalığına karşı aşılıyor. Washington Post’a göre Amerikalı uzmanlar, Kuzey Kore’nin 1990’lı yılların ortalarından bu yana çiçek hastalığı virüsü ürettiğine inanıyor. Uzmanların bu sonuca varmasının nedeni, 1980 ve 90’lı yıllarda Güney Kore’ye kaçan Kuzey Koreli askerlerden alınan kan numunelerinde çiçek antikorlarına rastlanmış olması.

New York Times ise üç yıl boyunca IŞİD işgali altında kalan ve bu süre içinde büyük hasara uğrayan Irak’ın en büyük kenti Musul’un, IŞİD’in Temmuz ayında kentten tamamen temizlenmesinden bu yana yeniden yapılanma çabalarına ağırlık verdiğini bildiriyor. Gazete, üç milyon nüfuslu Musul’u IŞİD işgalinden kurtarmak için verilen savaşın neredeyse dokuz ay sürdüğünü, savaş sırasında binlerce Musullu’nun öldüğünü, yaklaşık bir milyon kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığını ve kentin büyük çoğunluğunun enkaza dönüştüğünü hatırlatıyor. Kentteki 60 bin konut, içinde yaşanamaz hale. Havadan çekilen görüntülere göre en az 20 bin iş yeri ve hükümet binasıysa yerle bir olmuş durumda. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Irak Koordinatörü Lise Grande’a göre Musul’un doğusuyla batısı, iki ayrı kenti andırıyor. Kentin doğusunda halkın yüzde 95’i evlerinde yaşamaya devam ederken batı kesimine tamamen farklı bir tablo hakim. Uluslararası toplum, yaz aylarından bu yana Musul’un elektrik, su ve sağlık hizmetleri gibi altyapı sistemini yeniden oluşturmak için 400 milyon dolar harcadı. Musul sakinleriyse kentlerini yeniden kurmak için kolları sıvadı. Kentte inşaat faaliyetlerinin arttığı, aile restoranlarının işlerinin açıldığı, 30 bin öğrencinin kayıtlı olduğu Musul Üniversitesi'ndeyse, binalar hava saldırılarında hasar görmesine rağmen derslere başlandığı gözleniyor. Öte yandan yurtdışında yaşayan çok sayıda Musullu, kentin yeniden yapılanmasına destek olmak için para yardımında bulunuyor.

New York Times bugün ayrıca Başkan Donald Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasıyla beraber Çevre Koruma Dairesi EPA’nın çevre kirliliğiyle mücadelede çok daha gevşek bir politika yürüttüğünü bildiriyor. Gazete, her gün yeni gelişmelerle ülke gündemini işgal etmesini fırsat bilen Trump Yönetimi’nin, çevreyi kirletenlere yönelik federal yasaların uygulanmasına öncelik vermekten kaçındığını yazıyor. Habere göre EPA Başkanlığı’na Başkan Trump’ın atadığı Scott Pruitt’in getirilmesinden bu yana federal hükümetin çevreyi kirletenlere verdiği toplam ceza, 50,4 milyon dolar. Bu miktar, enflasyon ayarı yapıldığında, eski Başkan Obama döneminde kesilen cezaların yüzde 39’una eşit. Öte yandan EPA’nın çevreyi korumak için devreye soktuğu en etkili yaptırımlardan biri olan ve şirketleri, fabrikalarında çevreyi daha az kirletecek şekilde değişiklikler yapmaya zorlayan uygulamanın da Trump’ın başkan olmasından itibaren eskisi kadar çok kullanılmadığı gözleniyor. Gazete, Trump döneminde dairenin şirketlerden talep ettiği değişikliklerin toplam maliyetinin 1,2 milyar dolar olduğunu, bu miktarın, enflasyon ayarı yapıldığında, Obama döneminde talep edilenin sadece yüzde 12’si kadar olduğunu bildiriyor. Öte yandan Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasıyla birlikte EPA’nın kapsamının daraltılması için başlatılan girişim sonucu 700’den fazla elemanın erken emekliliğe ayrılması da dairenin eskisi kadar etkili bir biçimde çalışmıyor olmasında rol oynayan bir faktör oldu.

XS
SM
MD
LG