Erişilebilirlik

5 Aralık Amerikan Basınından Özetler


5 Aralık Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:14 0:00

Amerikan gazetelerinin bugün ana sayfalarında en çok gündeme getirdikleri konu, Başkan Trump'ın Utah eyaletinde federal koruma altında olan iki bölgenin alanını daraltma kararı.

Washington Post, Trump’ın iki Demokrat Partili başkan Bill Clinton ve Barack Obama dönemlerinde koruma altına alınan ve ”ulusal anıt” olarak anılan Grand Staircase-Escalante ve Bears Ears adlı iki bölgenin kapsamını yaklaşık 2 milyon hektar küçülttüğünü yazıyor. Gazete, 1906 yılında yürürlüğe giren Anıtlar Yasası'nda yarım yüzyıldan bu yana hiçbir başkanın bu kadar geniş alanı koruma kapsamından çıkarmadığının altını çiziyor. Habere göre Trump'ın kararıyla Utah eyaletindeki Grand Staircase-Escalante bölgesi yüzde 46, Bears Ears bölgesiyse yüzde 85 oranında küçüldü. Trump'ın amacı, bu bölgelerde enerji kaynaklarının aranmasına ve madencilik yapılmasına izin vermek ve bölgeleri, araç trafiğine geçiş sağlayacak şekilde açmak. Trump, Utah eyaletinde yaptığı açıklamada, ”Utah'ın çok uzağında” olarak nitelediği Washington'daki küçük bir grup bürokratın eyaletin doğal kaynaklarını kontrol edemeyeceğini kaydetti ve ”Washington'dakiler sizin topraklarınızı tanımıyor, zaten umurlarında da değil” şeklinde konuştu. Gazete, Trump'ın kararının muhafazakar çevrelerde sevinçle karşılandığını, ancak çevreci örgütlerden büyük tepki geldiğini, gerek Washington gerekse Utah'da protesto gösterileri düzenlendiğini bildiriyor. Koruma kapsamı daraltılan her iki bölge de arkeoloji ve paleontoloji uzmanlarının çok sayıda çalışma yürüttüğü bölgeler. Gazete, bilimadamlarının son yıllarda bu bölgelerde çok önemli arkeolojik bulgular elde ettiklerini, ancak bundan sonra bu çalışmaların sekteye uğraracağını öngörüyor.

Washington Post bugün ayrıca Amerikan Anayasa Mahkemesi'nin Başkan Trump'ın son seyahat yasağının tam olarak uygulanmasına yeşil ışık yaktığını yazıyor. Gazete, Beyaz Saray için zafer olarak nitelendirilebilecek bu gelişmenin, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan Suriye, Libya, İran, Yemen, Çad ve Somali’yle Kuzey Kore ve Venezuela vatandaşlarını etkileyeceğini hatırlatıyor. Habere göre Hawaii ve Maryland eyaletlerinde iki yargıcın Trump'ın seyahat yasağına getirdiği kısıtlamalar, Amerika'da akrabaları olanların yasaktan muaf tutulmasını öngörüyordu. Ancak Anayasa Mahkemesi, bu muafiyeti kaldırdı ve böylelikle yasağın tam olarak uygulanmasının önünü açtı. Gazete, karardan sonra Adalet Bakanı Jeff Sessions'ın yaptığı açıklamanın ayrıntılarına da yer veriyor. Bakan Sessions, açıklamasında, ”Anayasa Mahkemesi'nin kararı, Amerikan kamuoyunun emniyet ve güvenliği için büyük bir zaferdir. Mahkemenin net bir çoğunlukla karar alması, Başkan Trump'ın yasal ve haklı olarak ulusal güvenliğimizi koruma sorumluluğunun tam olarak devreye girmesini sağlayacaktır. Anayasa, Başkan'a, bu ülkeyi tüm iç ve dış tehditlerden koruma yetkisi veriyor. Bu karar, bu sorumluluğun yerine getirilmesi için hayati önem taşıyor” ifadelerini kullandı.

New York Times ise Cumhuriyetçi Parti'nin Alabama eyaleti senatör adayı Roy Moore'un cinsel taciz ve tecavüz suçlamalarına rağmen partisinin ve Başkan Trump'ın desteğini aldığını bildiriyor. Gazete, Senato Çoğunluk Lideri Mitch McConnell'ın daha önce Moore'u eleştirmesine rağmen geri adım attığını ve eyalette haftaya yapılacak seçimde kazanma olasılığı yüksek olan Moore'a destek verdiğini kaydediyor. Cumhuriyetçi Partili bazı kesimlerse Moore'un desteklenmesini açık bir şekilde eleştiriyor. Gazete, buna örnek olarak, Cumhuriyetçi Parti'nin eski başkan adaylarından Mitt Romney'nin Twitter'da paylaştığı ”Hiçbir oy, hiçbir çoğunluk, onurumuzu ve dürüstlüğümüzü kaybetmemize değmez” şeklindeki mesajına yer veriyor. Gazete ayrıca konuya ilişkin olarak David Leonhardt imzalı bir de makaleye yer ayırmış. Leonhardt, CNN Televizyonu'nun ”Trump, Çocuk Tacizcisi Roy Moore'u Destekliyor” şeklinde bir başlık geçtiğinin altını çizerek Moore'un, çocuk tacizi suçlamaları olmasaydı bile Amerikan tarihinin en yetersiz ve en vasıfsız senatör adayı olduğunu kaydediyor. Makale şöyle devam ediyor: ”Moore, eşcinselliği 'şer' olarak tanımlıyor ve ölümle cezalandırılıp cezalandırılamayacağını tartışmaya açıyor. Bir Kongre üyesinin, sırf Müslüman olduğu için görevden alınması gerektiğini savunuyor. Yani kısaca Amerikan demokrasisinin en temel prensiplerini tanımıyor. Eğer Moore seçimi kazanırsa bu zafer, onun günahlarını temizlemeyecek. Hangi göreve gelirse gelsin hiç kimse, Moore'un yaptıklarını unutmamalı. Moore'u bu günlere getirenler, seçtirenler ve destekleyenler sorumlu tutulmalı, hesap vermeli. Verdikleri bu destek siyasi sicillerine işlenmeli, siyasi biyografilerinin bir parçası olmalı ve gelecekte yapılacak seçimlerde onlara karşı koz olarak kullanılmalı. Moore'un bugün yanında duranlar, bundan sonra sonsuza kadar onunla olan bağlarıyla anılacaktır.”

XS
SM
MD
LG