BERLİN —
ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne 1 Şubat Cuma günü düzenlenen intihar saldırısının yankıları Almanya'da da sürüyor.
Saldırıyı düzenleyen DHKP-C adlı terör örgütünün üyesi Ecevit Şanlı'nın uzun süreler Almanya'da yaşadığının ve buradan Türkiye'ye kaçak yollarla girdiğinin ortaya çıkmasının ardından konu Almanya'da değişik bir boyut kazandı ve Alman güvenlik birimleri, saldırganın ülkede geçirdiği süredeki ilişki ve faaliyetlerini tekrardan araştırmaya başladı.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Alman İçişleri Bakanlığı sözcüsü, Türkiye'deki soruşturmayı takip ettiklerini ve buna paralel zanlının Almanya'daki bağlantılarını da incelemeye başladıklarını duyurdu. Başta Der Spiegel dergisi olmak üzere çeşitli gazete ve televizyon programlarında yer alan ve güvenlik birimleri tarafından da kısmen doğrulanan haberlere göre, Ecevit Şanlı'nın muhtemelen 2001'de Almanya'ya gelerek sığınma talebinde bulunduğu, talebinin 2003'de red edilmesinden sonra ikinci bir başvuru yaptığı, bunun da geri çevrilmesinden sonra Almanya’da kaçak olarak yaşamaya başladığı saptandı.
Almanya'ya yasadışı yollardan gelerek oturma izni olmadan yaşayanların sayısının bir milyon civarında olduğu belirtiliyor. Ecevit Şanlı'nın uzun bir süre Berlin'de yaşadığı, burada yapılan izinsin bir gösteride üzerinden Almanya'da da yasadışı olan DHKP-C örgütüne ait propaganda malzemelerinin çıkması üzerine Berlin Savcılığı tarafından hakkında soruşturma açıldığı, ancak dava açmaya yetecek deliller olmadığı gerekçesiyle savcılığın takipsizlik kararı aldığı da saptandı. Konuyla ilgili bilgilere göre, Ecevit Şanlı'nın daha sonra Köln kentine giderek burada yaşadığı, 2011'de Federal Başsavcı'nın Şanlı hakkında DHKP-C adına para toplamak suçlamasıyla yeni bir soruşturma açtığı, ancak zanlının Ekim 2012 sonrasında izini kaybettirdiği de belirlendi. Bu arada güvenlik birimlerinin raporlarında Ecevit Şanlı'yı 'Terör eylemi gerçekleştirebilecek kişi' statüsünde tanımlamadıkları da ortaya çıktı.
Konuyla ilgili Alman güvenlik birimlerinin bir ihmalinin olup olmadığı konusunda yorum yapılmakası dikkati çekerken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Çek Cumhuriyetini ziyareti sırasında başta Almanya olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye karşı faaliyette bulunan terör örgütlerine yeteri derecede mesafe koymadığı ve ülkede yaşadığı bilinen ve Türkiye tarafından aranan teröristlerin de iade edilmediğini söylemesi Alman basınında yankı buldu.
Konuyla ilgili haberlerde Erdoğan'ın daha önce de benzer açıklamalar yaptığı ve Almanya'yı terörle mücadele konusunda destek vermemekle suçladığı belirtildi.
Başbakan Erdoğan geçen Ekim ayı sonunda Berlin'e yaptığı ziyaret kapsamında Almanya Başbakanı Merkel'e Avrupa'daki terör yapılanması içinde Almanya'nın ciddi bir yer tuttuğunu ve ülkede farklı isimler altında birçok terör örgütünün Türkiye'ye karşı faaliyet gösterdiğini söylemiş ve önlem alınmasını talep etmişti.
Fransa'nın başkenti Paris'te PKK'lı 3 kadının öldürülmesiyle ilgili olarak tutuklanan katil zanlısı Ömer Güney’in daha önce Almanya’da yaşadığı ortaya çıkmıştı. Türkiye ile Almanya arasında teröre karşı işbirliği ve konuyla ilgili son gelişmelerin Federal İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich'in Salı günü başlayan üç günlük Türkiye ziyaretinde ana gündem maddelerinden birini oluşturması bekleniyor. Friedrich, meslektaşı Muammer Güler ile yapacağı görüşme öncesi bir gazeteye verdiği demeçte terörle ortak mücadeleyi ele alacaklarını doğruladı ve Almanya olarak özellikle PKK sorununun çözümü için katkıda bulunmaya hazır oldukları mesajını vereceğini söyledi. Friedrich, Ankara'da temaslarda bulunduktan sonra İstanbul'u da ziyaret edecek. Başbakan Angela Merkel'in merakla beklenen Türkiye ziyareti ise 25 Şubat'ta gerçekleşecek.
Saldırıyı düzenleyen DHKP-C adlı terör örgütünün üyesi Ecevit Şanlı'nın uzun süreler Almanya'da yaşadığının ve buradan Türkiye'ye kaçak yollarla girdiğinin ortaya çıkmasının ardından konu Almanya'da değişik bir boyut kazandı ve Alman güvenlik birimleri, saldırganın ülkede geçirdiği süredeki ilişki ve faaliyetlerini tekrardan araştırmaya başladı.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Alman İçişleri Bakanlığı sözcüsü, Türkiye'deki soruşturmayı takip ettiklerini ve buna paralel zanlının Almanya'daki bağlantılarını da incelemeye başladıklarını duyurdu. Başta Der Spiegel dergisi olmak üzere çeşitli gazete ve televizyon programlarında yer alan ve güvenlik birimleri tarafından da kısmen doğrulanan haberlere göre, Ecevit Şanlı'nın muhtemelen 2001'de Almanya'ya gelerek sığınma talebinde bulunduğu, talebinin 2003'de red edilmesinden sonra ikinci bir başvuru yaptığı, bunun da geri çevrilmesinden sonra Almanya’da kaçak olarak yaşamaya başladığı saptandı.
Almanya'ya yasadışı yollardan gelerek oturma izni olmadan yaşayanların sayısının bir milyon civarında olduğu belirtiliyor. Ecevit Şanlı'nın uzun bir süre Berlin'de yaşadığı, burada yapılan izinsin bir gösteride üzerinden Almanya'da da yasadışı olan DHKP-C örgütüne ait propaganda malzemelerinin çıkması üzerine Berlin Savcılığı tarafından hakkında soruşturma açıldığı, ancak dava açmaya yetecek deliller olmadığı gerekçesiyle savcılığın takipsizlik kararı aldığı da saptandı. Konuyla ilgili bilgilere göre, Ecevit Şanlı'nın daha sonra Köln kentine giderek burada yaşadığı, 2011'de Federal Başsavcı'nın Şanlı hakkında DHKP-C adına para toplamak suçlamasıyla yeni bir soruşturma açtığı, ancak zanlının Ekim 2012 sonrasında izini kaybettirdiği de belirlendi. Bu arada güvenlik birimlerinin raporlarında Ecevit Şanlı'yı 'Terör eylemi gerçekleştirebilecek kişi' statüsünde tanımlamadıkları da ortaya çıktı.
Konuyla ilgili Alman güvenlik birimlerinin bir ihmalinin olup olmadığı konusunda yorum yapılmakası dikkati çekerken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Çek Cumhuriyetini ziyareti sırasında başta Almanya olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye karşı faaliyette bulunan terör örgütlerine yeteri derecede mesafe koymadığı ve ülkede yaşadığı bilinen ve Türkiye tarafından aranan teröristlerin de iade edilmediğini söylemesi Alman basınında yankı buldu.
Konuyla ilgili haberlerde Erdoğan'ın daha önce de benzer açıklamalar yaptığı ve Almanya'yı terörle mücadele konusunda destek vermemekle suçladığı belirtildi.
Başbakan Erdoğan geçen Ekim ayı sonunda Berlin'e yaptığı ziyaret kapsamında Almanya Başbakanı Merkel'e Avrupa'daki terör yapılanması içinde Almanya'nın ciddi bir yer tuttuğunu ve ülkede farklı isimler altında birçok terör örgütünün Türkiye'ye karşı faaliyet gösterdiğini söylemiş ve önlem alınmasını talep etmişti.
Fransa'nın başkenti Paris'te PKK'lı 3 kadının öldürülmesiyle ilgili olarak tutuklanan katil zanlısı Ömer Güney’in daha önce Almanya’da yaşadığı ortaya çıkmıştı. Türkiye ile Almanya arasında teröre karşı işbirliği ve konuyla ilgili son gelişmelerin Federal İçişleri Bakanı Hans-Peter Friedrich'in Salı günü başlayan üç günlük Türkiye ziyaretinde ana gündem maddelerinden birini oluşturması bekleniyor. Friedrich, meslektaşı Muammer Güler ile yapacağı görüşme öncesi bir gazeteye verdiği demeçte terörle ortak mücadeleyi ele alacaklarını doğruladı ve Almanya olarak özellikle PKK sorununun çözümü için katkıda bulunmaya hazır oldukları mesajını vereceğini söyledi. Friedrich, Ankara'da temaslarda bulunduktan sonra İstanbul'u da ziyaret edecek. Başbakan Angela Merkel'in merakla beklenen Türkiye ziyareti ise 25 Şubat'ta gerçekleşecek.
