Yunanistan'ın Euro bölgesinden çıkmasının veya çıkarılmasının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Alman siyasetçilerin sayısı her geçen gün artıyor.
Bundan kısa bir süre öncesine kadar bu ihtimali dile getiren siyasetçileri adeta aforoz eden birçok politikacı izin döneminin sona ermesiyle taraf değiştirdi ve Euro'yu kurtarmak için Yunanistan'ın ortak para biriminden çıkması gerektiğini savunmaya başladı.
Bunların başında koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti FDP'nin Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Philipp Rösler geliyor.
Rösler kamuoyunun Yunanistan'sız bir Euro dönemine hazırlıklı olması gerektiğini ve kendi eski para birimi drahmiye dönen Yunanistan'ın ekonomisinin daha hızlı toparlanabileceğini açıkladı. Hükümetin küçük ortağı Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi Genel Başkanı ve Bavyera Başbakanı Horst Seehofer ise Yunanistan'a daha fazla yardım yapılmasına kendi partisinin kesinlikle onay vermeyeceğini duyurdu. Seehofer Yunanistan'ın şimdiye kadar aldığı milyarlarca Euro'ya rağmen iktisadi krizden kurtulamadığını hatırlatarak, ancak tüm yükümlülüklerini yerine getirdikten sonra yeni bir yardımın gündeme gelebileceğini, bunun görünürde olmadığını, Almanya'nın da sabrının taştığını öne sürdü.
CSU'nun Genel Sekreteri Alexender Dobrindt bundan kısa bir süre önce Yunanistan'ın Euro'dan çıkışını kolaylaştırmak için memur ve emekli maaşlarının yarısını eski para birimi drahmi ile ödemeye başlamasını önermişti.
Başbakan Angela Merkel ise geçen hafta ziyaret ettiği Kanada'da Almanya'nın Euro'yu korumak için ne gerekiyorsa yapmaya kararlı olduğunu ve krizi bitirmek için uzun vadeli ve kalıcı bir çözüm gerektiğini ifade etmişti. Berlin'deki yorumcular Merkel'in bu sözlerini her türlü yoruma açık olarak tanımlarken, son olarak Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, Yunanistan için bundan sonra Euro bölgesinin diğer ülkelerinin, özellikle de Almanya'nın daha fazla bir katkı yapabileceğini düşünmediğini bildirdi ve ülkenin bütçe açığını azaltarak makul bir borçlanma sınırına ulaşarak kendini kurtarmasına alternatif olmadığını söyledi. Schauble'nin bu sözleri önümüzdeki Cuma günü Berlin'i ziyaret etmesi beklenen Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras'ın olası yeni kredi ve destek isteğine baştan hayır yanıtı olarak yorumlandı.
Öte yandan Almanya'nın önde gelen ekonomistlerinden Alman Merkez Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Otmar İssing, Euro bölgesinin çok ciddi bir parçalanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu, Euro'yu uzun vadeli olarak ayakta tutabilmek için Yunanistan'ın en geç sonbahar sonuna kadar bölgeden ayrılması gerektiğini ve ardından da gerekli reformları yerine getiremeyen diğer ülkelerin de çıkması sonrasında güçlü birkaç ülkenin katılımıyla Euro bölgesinin yeniden oluşturulmasını önerdi.
Yunanistan ve Euro'nun geleceği önümüzdeki günlerde Berlin gündemini belirlemeye devam edecek. Perşembe günü Fransa Devlet Başkanı François Hollande Almanya'nın başkentinde meslektaşı Merkel'le buluşarak, AB'nin iki lokomotif ülkesinin Yunanistan krizinde izleyeceği ortak tavrı masaya yatıracak.
Yunanistan Başbakanı Samaras, Berlin'den sonra Paris'e geçecek. 6 Eylül'de yapılacak Avrupa Merkez Bankası toplantısının hemen ardından da, Almanya'da Anayasa Mahkemesi'nin Euro Bölgesi Avrupa İstikrar Mekanizması ESM konusunda 12 Eylül'de karar vermesi bekleniyor. Sol Parti ile birlikte ESM'e karşı birçok lobi örgütü geçen 1 Temmuz'da yürürlüğe girmesi planlanan Avrupa İstikrar Mekanizması'nın Almanya için büyük riskler taşıdığı gerekçesiyle söz konusu yasaları Anayasa Mahkemesi'ne götürmüştü.
Bundan kısa bir süre öncesine kadar bu ihtimali dile getiren siyasetçileri adeta aforoz eden birçok politikacı izin döneminin sona ermesiyle taraf değiştirdi ve Euro'yu kurtarmak için Yunanistan'ın ortak para biriminden çıkması gerektiğini savunmaya başladı.
Bunların başında koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti FDP'nin Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Philipp Rösler geliyor.
Rösler kamuoyunun Yunanistan'sız bir Euro dönemine hazırlıklı olması gerektiğini ve kendi eski para birimi drahmiye dönen Yunanistan'ın ekonomisinin daha hızlı toparlanabileceğini açıkladı. Hükümetin küçük ortağı Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi Genel Başkanı ve Bavyera Başbakanı Horst Seehofer ise Yunanistan'a daha fazla yardım yapılmasına kendi partisinin kesinlikle onay vermeyeceğini duyurdu. Seehofer Yunanistan'ın şimdiye kadar aldığı milyarlarca Euro'ya rağmen iktisadi krizden kurtulamadığını hatırlatarak, ancak tüm yükümlülüklerini yerine getirdikten sonra yeni bir yardımın gündeme gelebileceğini, bunun görünürde olmadığını, Almanya'nın da sabrının taştığını öne sürdü.
CSU'nun Genel Sekreteri Alexender Dobrindt bundan kısa bir süre önce Yunanistan'ın Euro'dan çıkışını kolaylaştırmak için memur ve emekli maaşlarının yarısını eski para birimi drahmi ile ödemeye başlamasını önermişti.
Başbakan Angela Merkel ise geçen hafta ziyaret ettiği Kanada'da Almanya'nın Euro'yu korumak için ne gerekiyorsa yapmaya kararlı olduğunu ve krizi bitirmek için uzun vadeli ve kalıcı bir çözüm gerektiğini ifade etmişti. Berlin'deki yorumcular Merkel'in bu sözlerini her türlü yoruma açık olarak tanımlarken, son olarak Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, Yunanistan için bundan sonra Euro bölgesinin diğer ülkelerinin, özellikle de Almanya'nın daha fazla bir katkı yapabileceğini düşünmediğini bildirdi ve ülkenin bütçe açığını azaltarak makul bir borçlanma sınırına ulaşarak kendini kurtarmasına alternatif olmadığını söyledi. Schauble'nin bu sözleri önümüzdeki Cuma günü Berlin'i ziyaret etmesi beklenen Yunanistan Başbakanı Antonis Samaras'ın olası yeni kredi ve destek isteğine baştan hayır yanıtı olarak yorumlandı.
Öte yandan Almanya'nın önde gelen ekonomistlerinden Alman Merkez Bankası Yönetim Kurulu Üyesi Otmar İssing, Euro bölgesinin çok ciddi bir parçalanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu, Euro'yu uzun vadeli olarak ayakta tutabilmek için Yunanistan'ın en geç sonbahar sonuna kadar bölgeden ayrılması gerektiğini ve ardından da gerekli reformları yerine getiremeyen diğer ülkelerin de çıkması sonrasında güçlü birkaç ülkenin katılımıyla Euro bölgesinin yeniden oluşturulmasını önerdi.
Yunanistan ve Euro'nun geleceği önümüzdeki günlerde Berlin gündemini belirlemeye devam edecek. Perşembe günü Fransa Devlet Başkanı François Hollande Almanya'nın başkentinde meslektaşı Merkel'le buluşarak, AB'nin iki lokomotif ülkesinin Yunanistan krizinde izleyeceği ortak tavrı masaya yatıracak.
Yunanistan Başbakanı Samaras, Berlin'den sonra Paris'e geçecek. 6 Eylül'de yapılacak Avrupa Merkez Bankası toplantısının hemen ardından da, Almanya'da Anayasa Mahkemesi'nin Euro Bölgesi Avrupa İstikrar Mekanizması ESM konusunda 12 Eylül'de karar vermesi bekleniyor. Sol Parti ile birlikte ESM'e karşı birçok lobi örgütü geçen 1 Temmuz'da yürürlüğe girmesi planlanan Avrupa İstikrar Mekanizması'nın Almanya için büyük riskler taşıdığı gerekçesiyle söz konusu yasaları Anayasa Mahkemesi'ne götürmüştü.
