Erişilebilirlik

Almanya'da Türkler'in Oturduğu Binada Yangın


Almanya'nın Köln kentinde 5 Türkiye kökenli göçmen ailenin de oturduğu bir apartmanda çıkan şüpheli yangında iki kişi yaşamını yitirdi, en az 13 kişi de yaralandı.

Yetkililerin verdiği bilgiye göre, yangın akşam saat 22 sularında apartmanın giriş katında çıktı. Çok sayıda itfaiye ve kurtarma ekibinin müdahalede bulunduğu yangın altı saatte söndürülebildi. Yangın sonucu 14 daireli apartman kullanılamaz hale gelirken, itfaye biri kadın iki kişinin cesedine ulaştı. Yetkililer ölenlerden birinin çok büyük bir olasılıkla 30 yaşındaki bir Alman erkek ile 19 yaşındaki Arnavut kız arkadaşı olduğunu açıkladı.

Apartmanın sahibi olan Yusuf Kızıltaş adlı kişi gazetecilere yaptığı açıklamada, Arnavut kiracının çok kısa bir süre önce binaya taşındığını, ayrıca yangında ikisi çocuk 13 kişinin dumandan etkilenerek hastahaneye kaldırıldığını, bunlardan 8'inin Türkiye kökenli göçmen olduğu söyledi.

Bir polis yetkilisi ilk bulgulara göre yangının teknik bir nedenle çıkma ihtimalinin az olduğunu, yangının çıkış şekli ve yeri nedeniyle soruşturmalarda kundaklama şüphesine yoğunlaştıklarını açıkladı. Olay yerinde basına açıklama yapan Köln Emniyet Müdürlüğü’nden Thomas Schulte yangının binanın girişinde bulunan bir bebek arabasının üzerine yanıcı madde dökülerek kundaklanmasıyla başlamış olabileceğini de belirtti.

Olay yerinde inceleme yapan Türkiye’nin Köln Başkonosolosu Mustafa Kemal Basa, yangının çıkış nedenin bütün boyutlarıyla araştırılmasını ve açığa çıkartılmasını beklediklerini söyledi. Türk toplumuna çağrı yapan Basa, vatandaşların paniğe kapılmadan soruşturmanın sonuçlanmasını beklemesini istedi.

Olayla ilgili açıklama yapan Yurtdışındaki Türklerden de sorumlu Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 'Ben bir insan olarak şunu düşünmeden edemiyorum. Acaba bu yangınlar çıkmak için Türklerin evini nasıl belirliyor? Acaba sadece Türkler'in oturduğu evlerdeki prizlerde mi şase oluyor da, başka evlerde yangın çıkmıyor? Yani bu prizler, yangın çıkarmak için sadece Türkler'in olduğu evleri mi seçiyor? Ben böyle bir şey olduğunu söylemiyorum ama Alman yetkililerinin, bir yangın çıktıktan sonra efendim ‘ırkçı, nasyonel ya da neonazilerle bağlantılı olduğu emaresine rastlanmadı’ açıklamasını yangından 5 dakika sonra yapınca, ben bu soruları sormak zorundayım' şeklinde konuştu.

10 Mart tarihinde Stuttgart'a yakın Backnang kasabasında bir apartmanda çıkan yangın sonucu aynı aileden 7'si çocuk 8 Türk yaşamını yitirmiş, polis teknik bir arıza dışında hiç bir kundaklama ya da saldırı belirtisi olmadığını açıklamıştı.

Öte yandan Almanya’da 2000-2007 yılları arasında aşırı sağcı ‚Nasyonal Sosyalist Yeraltı’ NSU adlı terör örgütü tarafından öldürülen sekizi Türk 10 kişinin davasının görüleceği mahkemeye Türk basının alınmayacak olmasına tepkiler hafta sonunda da sürdü.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, Alman mevkidaşı Guido Westerwelle'yi telefonla arayarak, davanın Türk diplomatlar ve gazeteciler tarafından da izlenmesi için gerekli önlemlerin alınması yönündeki beklentisini aktardığı açıklandı.

Federal Alman Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, Westerwelle’nin, Davutoğlu'nun isteğini anlayışla karşıladığını, ancak yargının bağımsızlığına vurgu yaparak, olaya hükümet olarak doğrudan müdahele etmelerinin mümkün olmadığını söylediği duyuruldu.

NSU terör hücresinin lideri Beate Zschaepe ve diğer zanlıların davasının görüleceği Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi, davayı izleyecek gazeteciler için akreditasyon listesinde yer garantisi olan 50 kişilik listede Türk basınından kimseye yer vermemiş, ayrıca Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu'na mahkeme salonunda daimi yer ayrılması talebini de geri çevirmişti.

STÜDYO VOA

IMF Avrupa Dairesi Direktörü Kammer: “Türkiye’deki ekonomik programı destekliyoruz” – 19 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG