Erişilebilirlik

AKP’de “Pelikan Ayrılığı” mı Yaşanıyor?


Arşiv
Arşiv

Adalet ve Kalkınma Partisi 2. Olağanüstü Kongresi öncesinde kulislerde genel başkanlık, dolayısıyla da Başbakanlık için ibre Binali Yıldırım’ı göstermeye başladı ancak Ahmet Davutoğlu’nun koltuğunu kaybetmesindeki rolüyle dikkat çeken “Pelikan Dosyası”na benzer şekilde, sosyal medya üzerinden bazı AKP’liler hedef gösterilince partide rahatsızlık arttı.

Gelecek pazar günü gerçekleşecek AKP 2. Olağanüstü Kongresi için geri sayım süreci devam ediyor. Anımsanacağı üzere; Ahmet Davutoğlu’na karşı ilk hamle, 29 Nisan’da AKP Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında teşkilat ataması yetkisi genel başkandan alınarak gerçekleştirilmişti. Ardından pazar günü “Pelikan Dosyası” blog yazısında; “Hoca” lakabıyla Davutoğlu aleyhine çok ağır ifadelerle eleştiriler sıralanmış ve “Reis”e yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ihanet ettiği öne sürülmüştü. Davutoğlu ise, 5 Mayıs’taki 28 dakikalık grup konuşmasında iddialara sert tepki göstermişti. Ancak ardından Davutoğlu’nun “devlet günü” olan perşembe günü yerine 6 Mayıs Çarşamba günü Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na davet edilmesi dikkat çekti. Davutoğlu, Erdoğan ile görüşmesi ertesinde 7 Mayıs’ta ise AKP Genel Başkanlığı ve dolayısıyla Başbakanlık’tan ayrılacağını “Benim tercihim değil” diyerek açıkladı ve 22 Mayıs’ta parti kongresi yapılacağını duyurdu.

Kongre arifesinde ise, Hürriyet Gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi gibi, AKP içerisinde iyi tanıdığı kabul görmüş gazetecilerce AKP Genel Başkanlığı için Binali Yıldırım’ın adı ön planda ifade edilmeye başlandı. Davutoğlu’nun, 28 Ağustos 2014’te göreve gelişi öncesinde Binali Yıldırım’ın adı gündemdeydi hatta 12 Eylül 2015’teki AKP 5. Olağan Kongresi’nde ayrı bir liste hazırladığı da öne sürülmüştü. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı sıfatına sahip Yıldırım’ın, Davutoğlu tarafınca hazırlanan MKYK listesine tepki olarak Erdoğan’ın bilgisi dahilinde kendi listesini hazırladığı iddiaları teyit edilmemiş ama kulislerde konuşulmuştu. Bugün ise, Yıldırım’ın, “Erdoğan’ın işaret ettiği aday” olduğu ve 22 Mayıs’ta seçileceği iddiası gündemde.

Selvi de dünkü parti kulislerine dayandırdığı köşe yazısında, “Son haftaya girilirken Numan Kurtulmuş ve Binali Yıldırım isimleri gündemdeki yerini koruyor. Cumhurbaşkanı’nın kızının nikahında ve daha sonra partililerle yaptığım görüşmelerde Binali Yıldırım isminin çok ön planda olduğunu söyleyebilirim. Beşiktaş’ın şampiyon olmasına neredeyse kesin gözüyle bakılıyor ama kesinleşmediği için ‘Beşiktaş Şampi’ başlıkları atılıyor ya öyle bir durum. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iradesine bakarak süreci okuyanlar açısından ‘Binali Yıldırım Başba’” yorumunu yaptı.

AKP Genel Merkezi’nde temayül yoklamaları da sürüyor. Ancak Davutoğlu’nun seçimi öncesinde olduğundan farklı bir yöntem izleniyor. Geçen sefer parti teşkilatına, Davutoğlu ile birlikte Abdullah Gül, Binali Yıldırım gibi isimlerden oluşan çok seçenekli sorular yöneltilmişti. Şimdi ise partililerden sadece tek bir ismi yazmaları talep ediliyor. Kuliste; AKP’li vekillerce, temayül yoklamasına sırasında Erdoğan’a yakın birkaç isme “Reis kimi işaret etti?” sorusunu yönelttikleri anlatıldı. Kulisteki bilgiye göre; AKP’li vekillere, Erdoğan’a yakın isimlerce “Ne diyelim, yol, köprü, metro, otoyol siz anlarsınız..” denildiği iddia edildi. Dolayısıyla da Binali Yıldırım’ın işaret edildiği öne sürüldü.

Ekonomi de Şimşek yerine Albayrak mı?

Bu arada Selvi’nin tespitleri ve kulislerdeki bilgilere göre; Başbakan’ın Ahmet Davutoğlu olmayacağı Türkiye Cumhuriyeti’nin 65’nci Hükümeti’nde koltuklardaki isimler de değişecek gibi görünüyor.

Özellikle de Davutoğlu’na yakınlığı nedeniyle Başbakan Yardımcılığı koltuğundaki Lütfi Elvan, ismi üzerine ilk çizik atılanlardan birisi olarak yazılıyor.

Bir başka isim de Mehmet Şimşek olarak ifade ediliyor. Şimşek’in özellikle ekonomideki Dünya Bankası, IMF gibi küresel aktörlerle ilişkileri itibariyle “istikrardaki rolü” konuşulurken; yine de koltuğunu kaybedeceği söyleniyor. Başbakan Yardımcısı Şimşek’in yürüttüğü “ekonomi kaptanlığı” olarak kabul görmüş ekonomiyle ilgili bakanlıkları koordinasyon görevi içinse en güçlü aday olarak Berat Albayrak’ın adı geçiyor. Erdoğan’ın damadı olarak milletvekili seçilmesi ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na getirilmesi dikkat çeken Albayrak’ın, yeni hükümette ise Başbakan Yardımcılığı konumuna gelebileceği dile getiriliyor. Ancak Albayrak’ın enerjide kalmayı tercih edebileceği ve ekonomi kaptanlığına ise Nurettin Canikli ile Nihat Zeybekçi’nin getirilebileceği de konuşuluyor.

Ankara’da mevzu, yeni hükümet ve aynı zamanda AKP MKYK’sının da yenilenmesi olduğu için pek çok kulis iddiası gündemde. Bu noktada, AKP’li milletvekilleri arasından kimlerin parti yönetiminde söz sahibi olan MKYK’da olacağı ve hükümette bakanlık koltuğuna gelebileceği en önemli kulis faaliyetine dönüşmüş görünüyor.

AKP’de “Gerçek Pelikan kim?” şüphesiyle tepki

AKP içerisindeki bir başka mevzu ise, “Pelikan Bildirisi” kaynaklı rahatsızlık. Anımsanacağı üzere; Davutoğlu hakkındaki blog yazısı olarak “pelikandosyasi.wordpress.com” adresinde paylaşım, Türkiye’de geçmişteki askeri bildirilerden dolayı “sivil muhtıra” olarak nitelendirilmişti. Bugünlerde Twitter’da ise, “@pelikanbildiri” adındaki hesap dikkat çekiyor. Bu hesaptan da “pelikanbildiri.wordpress.com” adresine ulaşılıyor. Ancak Davutoğlu aleyhindeki orijinal Pelikan bloğunda ise, Twitter’daki hesap için “Bu bloğun sosyal medyada hiçbir hesabı yoktur. Bu blog dışında hiçbir yerde şubesi yoktur ve olmayacaktır. Özellikle de paralel şerefsizlerin açtığı ‘@pelikanbildiri’ hesabına itibar etmeyiniz” notu göze çarpıyor.

Bugün parti kulislerini hareketlendiren gelişme ise, Twitter’daki @pelikanbildiri hesabından 71 AKP’li milletvekili için dokunulmazlık oylamasında fireye neden olacakları gerekçesiyle “ihanet” ile suçlanması oldu. TBMM Eski Başkanı Cemil Çiçek, çözüm sürecindeki isimlerden Beşir Atalay, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yanı sıra Hükümet’ten Lütfi Elvan, Mehmet Şimşek ile Ekrem Erdem gibi partideki kurucu kadrodan ve Milli Görüş çizgisinden isimler de bu “Pelikan Listesi”nde yer aldı.

AKP’li vekil rahatsızlığı anlattı

Milli görüşçü, partide önemli görevlerde bulunmuş ve listede olan isimlerden birisi ise, TBMM’de kuliste yayınlanan bu listeden duyduğu rahatsızlığı paylaştı. Bu listeyle birlikte yeni parti MKYK’sının şekillendirmek istenmiş olabileceğini vurgulayan AKP’li vekil, şu görüşlerini ifade etti:

“Bu listede hedef AK Parti. Buradaki isimlere bakıldığı zaman şöyle bir şey görülüyor: 1- Güneydoğulu isimler seçilmiş. Güneydoğulu milletvekillerince HDP’lilerin dokunulmazlıkların kalkmasına evet oyu vermeyeceği öngörüsüyle isimler listeye konulmuş. 2- Daha önce üst düzey görevler almış bakanlık, parti yöneticiliği yapmış ancak son dönemde kenarda kalmış küskün olacağı öngörülen isimler listede sıralanmış. 3- Konyalılar ve Davutoğlu’na yakın isimler olması da Başbakan’ın değişiminden dolayı küskünlük olacağıyla hesaplanmış. 4- Milli Görüş geleneğiyle Tayyip Bey’in arasını açmak için o hareketten gelen isimler seçilmiş ve Şirin Ünal’ın da olması askerin bu cephede olduğu izlenimi vermek için kasıtlı listeye yerleştirilmiş. Bu listeyi hazırlayanlar muhtemelen AK Parti’yi tanımayan insanlar. Milli Görüş’ten beri bu partide olup da zaman zaman üst düzeye gelmiş kişilerin bir dönem kenarda kalınca küseceğini düşünenler ve buna göre liste hazırlayanlar aslında partiyi tanımadıklarını gösteriyorlar. Ama bu liste neye hizmet eder? Yeniden kartların dağıtıldığı bir pozisyonda özellikle MKYK yeniden şekillenecek iken Milli Görüş kökenli kesimleri yönetimden uzak tutmak için bir çalışma gibi görünüyor.”

Partide Erdoğan’ın karar verici konumuna dikkat çeken AKP’li isim, temayül yoklamasından da kim çıkarsa çıksın Erdoğan’ın işaret ettiği ismin genel başkan seçileceğini ve bunun partide de kırılma yaratmayacağını da söyledi.

AKP’li komisyon başkanı bir isim de, “Başbakan’ın kim olacağını bir Allah bilir, bir Tayyip Erdoğan bilir. Gerisi ansiklopedilere bile sığmayacak spekülasyonlardan ibarettir” yorumunu yaptı.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

IMF Avrupa Dairesi Direktörü Kammer: “Türkiye’deki ekonomik programı destekliyoruz” – 19 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG