Amerikan basını, Virginia eyaletinin Charlottesville kentinde beyaz ırkın üstünlüğünü savunan bir grubun gösterisinde çıkan şiddet eylemlerine ilişkin haber ve yorumları aktarmaya devam ediyor.
New York Times, ırkçılara karşı gösteri düzenleyenlerin üzerine otomobille yapılan ve 32 yaşında bir kadının ölümüne, 19 kişinin ise yaralanmasına yol açan saldırıdan sonra Charlottesville halkının yaralarını sarmaya başladığını, ancak bir yandan da kent polisinin eleştiri oklarının hedefi haline geldiğini yazıyor. Habere göre Virginia Valisi Terry McAuliffe, göstericilerin çoğunun silahlı olduğuna dikkat çekti ve Charlottesville polisinin son derece hassas bir durum karşısında elinden geleni en iyi şekilde yaptığını kaydetti. Vali McAuliffe, Ohio eyaletinden gelen ve aracını silah olarak kullanan bir teröristi durdurmanın imkansız olduğunu da sözlerine ekledi. Ancak ırkçılara karşı gösteri düzenleyenler, Vali McAuliffe ile aynı fikirde değil. Görgü tanıkları, protestoların yapıldığı park alanında hiçbir polis memuru bulunmadığını, insanlar birbirine saldırırken polisin barikatların arkasından olan biteni izlemekle yetindiğini ve polisin olaylara kayıtsız kalmasının, şiddetin dozunun yükselmesine yol açtığını iddia ediyor.
New York Times bugün ayrıca Başkan Trump’ın Charlottesville’deki şiddet eylemlerine zamanında ve yeterince tepki vermemesiyle ilgili yorumlara da yer veriyor. Gazete, bazen son derece basit, bazense oldukça derin meseleler üzerine Twitter hesabından yaptığı açıklamalarla adeta esip yağan Trump’ın beyaz ırkın üstünlüğünü savunanlara karşı sessiz kalmasının büyük rahatsızlık yarattığı yorumunda bulunuyor. Habere göre Trump, başkanlığının ırksal gerginliklerden kaynaklanan bu en ciddi olayına gür bir sesle tepki vermeyerek hem geniş bir ideolojik yelpazede çok sayıda Amerikan vatandaşını rencide etti, hem de tüm Amerika’yı birleştirecek bir mesaj verme fırsatını elinden kaçırdı. Gazete, bugün yayınladığı başyazıda da aynı yoruma yer veriyor. Başyazı şöyle devam ediyor: ”Danışmanları, Trump’a, şiddet eylemlerine yol açan ırkçıları kınaması tavsiyesinde bulundu. Ama Trump bu tavsiyeye kulak asmadı, onun yerine, ‘birçok tarafa ait nefret ve bağnazlık” gibi bir tanımlamadan bahsetti. Trump, modern Amerikan tarihinde, bağnazlık ve hoşgörüsüzlüğün şerrini kendi çıkarı için kullanmakta hiçbir sakınca görmeyen tek başkan. Trump’ın Cumartesi günkü olayın kaynağı olan beyaz ırkçıları açıkça kınamaktan korkması, İslamcı terörü lanetleme istekliliğiyle taban tabana zıt. Cumhuriyetçi Parti Colorado Senatörü Cory Gardner, saldırıdan sonra yaptığı açıklamada, beyazların üstünlüğünü savunan ırkçıları kastederek, ‘Bu insanları tabanımızda istemiyoruz. Bizim bir parçamız olamazlar’ dedi. Oysa Trump, başarısızlıklarla dolu başkanlığını kurtarmak için ırkçılara sığınmaya devam ediyor.”
New York Times bugün ayrıca Kuzey Kore’nin çok kısa bir süre içinde nükleer silah teknolojisinde nasıl bu kadar büyük adımlar atabildiğine açıklık getiren bir habere de yer veriyor. Haberini Amerikan istihbarat dairelerinin gizli değerlendirmelerine dayandıran gazete, Kuzey Kore’nin Amerika’ya erişebilecek güçte balistik füzelere, Ukrayna’daki bir fabrikadan karaborsada satın aldığı füze motoru parçalarıyla sahip olduğunu yazıyor. Habere göre Kuzey Kore, iki yıl önce başarısızlıkla sonuçlanan füze denemelerinden sonra tasarımcı ve tedarikçi değiştirdi. Başkan Trump, Kuzey Kore’nin ekonomik ve teknolojik destek aldığı ülkeler arasında şimdiye kadar sadece Çin’i öne çıkarıyor, Ukrayna ya da Rusya’ya yönelik hiçbir suçlamada bulunmuyordu. Oysa Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’un yeni füze motorlarını denetlerken çekilen fotoğraflarını inceleyen uzmanlar, füze motoru tasarımlarının eski Soyvetler Birliği’nin füzelerinde kullanıldığı sonucuna vardı. Uzmanlar, bu motorların Ukrayna’da bir tesiste üretildiğini, hatta Ukrayna bağımsızlığını kazandıktan sonra bile Rusya için bu tesiste füze imal etmeye devam ettiğini söylüyor. Ancak devlete ait tesis, Ukrayna’nın Rusya yanlısı devlet başkanı Viktor Yanukoviç’in 2014’te devrilmesiyle eski yoğun faaliyetlerine son verdi. Uzmanlara göre Birleşmiş Milletler’in uyguladığı yaptırımlara rağmen güçlü motor teknolojisinin Kuzey Kore’nin eline geçmesi, geniş kapsamlı bir istihbarat açığı anlamına geliyor.
Washington Post ise Charlottesville’deki saldırının 20 yaşındaki zanlısı James Alex Fields’ın bugün hakim karşısına çıkarılacağını yazıyor ve lise tarih öğretmeninin, zanlı hakkında verdiği bazı kaygı uyandırıcı bilgilere yer veriyor. Habere göre tarih öğretmeni, zanlı Fields’ın lise yıllarından bu yana beyaz ırkın üstünlüğünü savunan ve Nazilere ve Adolf Hitler’ hayranlık duyan bir genç olduğunu söyledi. Fields, ikinci derecede adam öldürmekle, adam yaralamakla ve göstericileri aracıyla ezip kaçmaya kalkmakla suçlanıyor. Öte yandan gazete, Cumartesi günkü nefret suçuyla lekelenen Charlottesville’lilerin, kentin imajını düzeltmeyi umduklarını, ırkçıların Charlottesville’i tanımlayamayacağını ısrarla dile getirdiklerini yazıyor. Habere göre kent sakinleri, kin ve nefret simsarlarının Charlottesville’i öfke, korku ve umutsuzluğa sürüklemesinden korkuyor. Amerika’nın en prestijli devlet üniversitelerinden Virginia Üniversitesi kampusunun bulunduğu Charlottesville’e 1970 yılında yerleşen siyaset bilimi profesörü Larry Sabato, ırkçıların ellerinde meşalelerle kampustan geçişini dehşet içinde izlediğini, 47 yıldır böylesi bir tabloyla ilk kez karşılaştığını söylüyor. Profesör Sabato, Charlottesville’in içindeki kötülüğü bir an önce defetmesi gerektiğini söylüyor.