Fransa’da yapılacak seçimlere yaklaşık 40 gün kala kampanyasını iyiden iyiye sağa çeken Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, oy toplayabilmek için Avrupa değerlerini hiçe saymakla suçlanıyor. Sarkozy’nin özellikle yabancı kökenlileri hedef alan açıklamaları ve Avrupa Birliği ülkeleri arasında serbest dolaşımı olanaklı kılan Schengen sistemini askıya alma tehdidi bardağı taşıran son damlalar oldu. Avrupa Parlamentosu’ndaki Yeşiller, Sosyal Demokratlar ve Liberaller Sarkozy’nin yaklaşımını çok sert şekilde eleştirdi.
Liberal Grup Başkanı Guy Verhofstadt, ülkesindeki yabancıların sayısının çok olduğunu ve bunun yarı yarıya indirilmesi gerektiğini savunan Sarkozy’nin yürüttüğü kampanyanın eşi benzeri olmadığını söyledi. Verhofstadt, “Aşırı sağın adayı aslında kim? Marine Le Pen mi yoksa Sarkozy mi?” dedi.
Eleştiri oklarını Sarkozy’ye yöneltenler arasında Yeşiller Grubu’nun Eş Başkanı Daniel Cohn-Bendit de vardı. Sarkozy’yi, “Avrupa’nın dâhisi” sözleriyle alaycı şekilde eleştiren Cohn-Bendit, yasa dışı göç konusunda ana sorunlardan biri olarak görülen Türk-Yunan sınırıyla ilgili problemin çözümünün Türkiye’yle işbirliğinden geçtiğinin altını çizdi. Bu konuda da Sarkozy’ye yüklenen Cohn-Bendit, “Türkiye’ye karşı aptalca davranmaktan vazgeçilmeli. Türkiye’ye yüklenilip Ermeni soykırımıyla ilgili geri zekâlıca yasalar çıkarılıp bu ülke sürekli provoke ediliyor. Türkiye’nin Avrupa’ya nazik davranması için bir nedeni yok. Yunan sınırındaki sorun konusunda Türkiye’nin işbirliğine ihtiyacımız var. Bu işbirliğini istiyorsanız biraz daha akıllı olmanız gerek aksi takdirde bunu başaramazsınız. Sarkozy’nin söylemlerinin tamamı laf kalabalığı” dedi.
Cohn-Bendit, Sarkozy’nin Avrupa Birliği’yle ilgili bilgilerinin yetersizliğini ima ederek, “Bir hafta sonumu feda ederek kendisine Avrupa konusunda seminer vermeye hazırım” diye konuştu.
Türkiye konusu ve Fransa’nın yaklaşımı Sosyalistler ve Demokratlar Grubu Başkanı Hannes Swoboda’nın da gündemindeydi. Avrupa Birliği’nin Türkiye politikalarının çelişkili olduğunun altını çizen Avusturyalı parlamenter, “Diğer tüm aday ülkelerden öncelikle 23. (yargı ve temel haklar) ve 24. (adalet, özgürlük ve güvenlik) başlıkları açmasını istiyoruz. Türkiye söz konusu olunca ise bu başlıkların açılmasına izin vermeyip Türkiye’yi insan hakları konusunda eleştiriyoruz. Bu tamamen saçma. Avrupa Birliği’nin tutumu çelişkili. Fransa ve Kıbrıs’ın Türkiye’ye yönelik blokajlarını kaldırmalarını umuyoruz” dedi. Swoboda, grup olarak Türkiye’yle müzakerelerde ilerlenmesini ve yeni başlıklar açılmasını istediklerini söyledi.
