Avrupa Birliği’nde yapılan bir araştırmaya göre, Corona virüsü pandemisinin ilk dalgası yaklaşık 6 milyon istihdam alanının ortadan kalkmasına yol açtı. Geçici taşeronlar, genç ve kadın çalışanlar zaman zaman 2008’deki mali krize kıyasla pandeminin yol açtığı krizden daha çok etkilendi.
27 üyeli Avrupa Birliği’nde yaşama ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için çalışan AB kurumu Eurofound’un yaptığı araştırmaya göre, evden çalışma, kısa süreli çalışma programları ve devletin yaptığı yardımlar istihdamın korunmasına yardımcı olsa da, daha fazla sayıda kişi işsizlik istatistiklerine dahil olmayıp iş hayatında uzun süre atıl kaldı.
Eurofound’un raporuna göre, “AB’de 2020 yılının bahar ayına kadar, bir önceki yılın sonuna kıyasla 5 milyon 700 binden daha az sayıda kişi iş sahibiydi. Corona virüsü pandemisi öncesinde beklenen büyüme trendiyle kıyaslandığında da 6 milyon 300 daha az kişi istihdam edildi” denildi.
Araştırmaya göre 2019 yılının dördüncü çeyreğinde istihdam edilenlerin sayısı 201 milyon. AB’nin nüfusu ise 450 milyon. AB’deki işsizlik oranı bu verilere kıyasla ise daha ılımlı bir düzeyde. Rapora göre işsizlik oranı yüzde 6,6’dan yüzde 6,7’ye yükseldi.
Raporda, “2020 yılı bahar aylarına kadar geçen 12 aylık sürede, AB istihdamı yüzde 2,4 oranında düştü. İş sahibi olanların haftalık çalışma saatleri yaklaşık bir saat azaldı ve istihdam edilen ancak çalışmayanların oranı iki kattan fazla artarak yüzde 17’ye yükseldi” denildi.
Eurofound’a göre, geçici sözleşmelerin oranı yüzde 17 azaldı. İspanya, Fransa, Polonya, İtalya ve Yunanistan en çok etkilenen ülkeler oldu.
“Yeni bir kayıp nesil” riski
Reuters haber ajansının konuyla ilgili haberine göre, raporda genç çalışanların istihdamda en keskin düşüşü yaşadığı belirtildi. Pandemide genç istihdam oranının 2008’deki mali kriz dönemine kıyasla daha fazla düştüğü ve bu durumun da “yeni bir kayıp nesil” riskini beraberinde getirdiği kaydedildi.
10 yılı aşkın bir süre önce yaşanan mali ve ekonomik krizin aksine, pandeminin gıda ve seyahat gibi daha çok kadınların çalıştığı sektörleri orantısız şekilde etkilediği ifade edildi.
AB işgücünün yaklaşık yarısının evden çalışması sebebiyle, kentsel merkezlerde yaşayan daha iyi eğitimli çalışanların diğerlerine kıyasla daha yüksek bir oranla iş sahibi olmaya devam ettikleri ve bu durumun eşitsizliği daha da artırdığı belirtildi.
