ABD Dışişleri Bakanlığı, Arakanlı Müslüman azınlığa muamelesinden dolayı Myanmar’a karşı bir dizi tedbir açıklarken, bazı yaptırımların da değerlendirildiğini bildirdi.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, “Myanmar’ın Arakan eyaletindeki son olaylar ve diğer toplumların uğradığı şiddet ve travmatik suistimaller konusunda en derin endişemizi ifade ediyoruz” denildi.
Açıklamada, “Devlet dışı aktörler ve kanuni yetkisi olmadan bu yetkiyi kullananlar dahil olmak üzere, zulümlerden sorumlu her birey ya da kurumun sorumlu tutulması gerekmektedir” ifadesi kullanıldı.
Arakan Müslümanlar arasındaki ayrılıkçıların geçen Ağustos ayındaki bir saldırısına sert bir askeri karşılığın verilmesiyle patlak veren şiddet olaylarından sonra Arakan Müslümanları Myanmar’dan kaçmaya başladı. Kaçanlar güvenlik güçlerini kundaklama, cinayet ve tecavüz eylemlerine girişmekle suçluyor.
ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson dün yaptığı açıklamada, ABD’nin, Arakan Müslümanlara uyguladığı baskılardan dolayı Myanmar’ın askeri liderlerini sorumlu tuttuğunu söylemişti.
Tillerson, ABD’nin, 600 binin üzerinde Müslüman’ın ülkeyi terkederek çoğunlukla komşu Bangladeş’e kaçmasına neden olan operasyonlarından dolayı Myanmar’ın askeri liderlerine karşı adım atmayı düşünüp düşünmediği konusunda detay vermedi.
Dışişleri Bakanlığı’nın kriz konusunda bugüne kadar attığı en sert adımı olarak görülen açıklaması, Başkan Donald Trump’ın Myanmar dahil Manila’da ASEAN ülkelerinin zirvesine katılmak üzere gelecek ay başında bölgeye yapacağı ziyaretin öncesine denk geldi.
Ancak açıklama, Washington’ın Obama döneminde askıya alınan daha geniş kapsamlı ekonomik yaptırımların yeniden yürürlüğe konması gibi, ABD’nin kullanabileceği en sert düzeyde adımları içermiyor.
Bazı çevreler Trump yönetimini krize karşılık vermede çok yavaş ve ürkek kalmakla eleştiriyor.
Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında, “ABD yasaları altında, Küresel Magnitsky Yasası yaptırımları dahil sorumlu tutma mekanizmalarını araştırıyoruz” denildi.
Açıklamada, Myanmar ordusunun mevcut ve eski mensuplarına yönelik kaldırılan seyahat kısıtlamalarının daha önce geri getirildiği, bunun yanında, Arakan’daki birimler ve yetkililere ABD yardımlarının yasaklandığı kaydedildi.
Diğer adımlarla ilgili olarak da açıklamada, “Üst düzey Burmalı (Myanmarlı) güvenlik yetkililerine ABD’nin sponsorluğundaki etkinlikler için yapılan davetleri iptal ettik; Burma’nın ilgili bölgelere BM İnceleme Misyonu, uluslararası insani yardım örgütleri ve medyanın sorunsuz biçimde erişimine izin vermesi çağrısında bulunmak için uluslararası ortaklarla birlikte çalışıyoruz” denildi.
Ayrıca, Washington’ın “BM, BM İnsan Hakları Konseyi ve diğer uygun platformlarda sorumlu tutma seçenekleri konusunda müttefikler ve ortaklarla istişare halinde olduğu” da kaydedildi.
Washington, Myanmar’ın başkenti Yangon ve Avrupa’daki bir düzineyi aşkın diplomat ve hükümet yetkilisiyle yapılan mülakatlar, krize karşılık olarak düşünülen seçenekler arasında, özellikle üst düzey generalleri hedef alan cezalandırıcı tedbirlerin olduğunu ortaya koydu.
Bu tedbirlerin, mal varlıklarının dondurulması ve Amerikan vatandaşlarının bu isimlerle iş yapmasının yasaklanması gibi adımları içerebileceği belirtiliyor.
