Erişilebilirlik

ABD’de Demans Vakalarında Düşüş


Yeni bir araştırma, Amerika’da nüfusun giderek yaşlanmasına rağmen demans yani bunama oranının düşüşe geçtiğini ortaya koyuyor. Ancak bu düşüşün nedenini belirlemek için yeni çalışmalar yapılması gerekiyor.

Tıp yayını The New England Journal of Medicine’de yayınlanan araştırma, Boston Üniversitesi’nden uzmanların çalışmalarına dayanıyor.Uzmanlar, araştırmanın bulgularının, bazı bunama vakalarının önlenebileceği ya da geciktirilebileceği konusunda umut vadettiğini belirtiyor.

Ulusal Kalp, Akciğer ve Kan Enstitüsü ve Boston Üniversitesi’nin ortak projesi olan Framingham Kalp Araştırması’nın verilerinden yararlanan uzmanlar, son 40 yıl içinde bunama vakalarında azalma olduğunu saptadı. Bunama oranı, verilerin toplanmaya başladığı 1970 yılından bu yana her on yılda bir yüzde 20 oranında azalma gösterdi.

Framingham Kalp Araştırması’na katılanların sağlığı, 1975 yılından bu yana takip altında. Klinik kayıtlar, muayeneler, aile fertleriyle yapılan görüşmeler, nörolojik rahatsızlıkları olduğundan şüphelenilen katılımcıların muayene sonuçları, yakından izleniyor.

Uzmanlara göre inme ve diğer damar rahatsızlıklarından kaynaklanan bunama vakalarındaki azalma, daha dikkat çekici. Bunun yanı sıra kalp hastalığının neden olduğu bunama vakalarının da inişe geçtiği tespit edildi.

Uzmanlar, bunama vakalarındaki bu azalmanın, etkili inme tedavisinin ve kalp hastalığını önleme çabalarının önemini vurguladığı görüşünde.

Bir başka etkeninse eğitim seviyesi olduğu görülüyor. Bunama vakalarındaki azalma, sadece lise ve üniversite eğitimi olan bireylerde gözleniyor.

Framingham Kalp Araştırması uzmanı, Boston Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden nöroloji profesörü Sudha Seshadri, bunamanın şu anda etkili bir tedavisi olmadığını, ancak araştırmanın bazı bunama vakalarının önlenebileceğine, en azından geciktirilebileceğine dair umut vadettiğini söylüyor. Uzmana göre bazı bunama vakalarının başlaması önlenebilir, ya da kimi belirtiler kontrol altında tutularak hastalığın ilerlemesi geciktirilebilir. Profesör Seshadri, etkili önlemlerin önümüzdeki yıllarda bunama vakalarındaki patlamayı ortadan kaldırabileceği görüşünde.

Uzmanlar, Framingham Kalp Araştırması kapsamındaki deneklerin büyük çoğunluğunun Avrupa kökenli olduğunu, etnik çeşitliliğe yer veren yeni araştırmalar yapılması gerektiğini de belirtiyor. Bunun yan ısıra beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite seviyesinin de göz önünde bulundurulması şart.

Fransız biyomedikal enstitüsü INSERM’den araştırmacı Carole DuFouil, bunamanın başlamasını önleme ve belirtilerin ilerlemesinin engellenmesi, kalp ve damar hastalıklarının, inmenin ve diğer risk faktörlerinin kontrol altına alınmasıyla önümüzdeki yıllarda hızla artması düşünülen bunama vakalarının önüne geçilebileceği görüşünde.

Ancak yine de nüfusun yaşlanması ve insan hayatı süresinin uzaması nedeniyle demans yani bunama vakaları sayısında artış olması bekleniyor. Örneğin uzmanlar, nüfus yaşlandıkça 2025 yılında Alzheimer hastası sayısının 7 milyon 100 bini bulmasını tahmin ediyor. Bu da şu anda 5 milyon 100 bin olan bunama vakalarında yüzde 40 artış kaydedilmesi anlamına geliyor. 2050 yılında bu sayının 13 milyon 800 bine çıkması söz konusu.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre tüm dünyadaki demans hastalarının sayısı 47 buçuk milyon civarında. Bu sayının 2030’da 75 milyon 600 bini, 2050‘deyse 135 buçuk milyonu bulacağı tahmin ediliyor.​

STÜDYO VOA

IMF Avrupa Dairesi Direktörü Kammer: “Türkiye’deki ekonomik programı destekliyoruz” – 19 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG