Erişilebilirlik

ABD’de Aşırı Sağ Yükselişte 


Yeni bir araştırmanın sonuçlarına göre Amerika’da radikal sağcı kişi ve gruplar tarafından düzenlenen saldırıların sayısı son on yılda giderek arttı.

Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nin (CSIS) geçen hafta yayınladığı rapora göre bu tür saldırılarda 2016’yla 2017 yılları arasında iki kat artış görüldü.

Raporda, geçen ay Demokrat Partili siyasetçiler ile Trump’ı eleştiren isimlere bombalı paket gönderilmesi olayı ve 11 kişinin ölümüyle sonuçlanan Pittsburgh’daki bir sinagoga düzenlenen saldırı da örnek olarak gösteriliyor.

Araştırma raporunu hazırlayan Seth Jones Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada, “Amerika’da aşırı sağcılığın yükselişe geçmesine neden olan birçok farklı etken var. Bunlardan biri, neo-Naziler, ’Egemen Vatandaşlar’ ve diğer benzeri grupların internet ve sosyal medya kullanımındaki artış. İkincisi ise, bu tür grupların Almanya, Ukrayna, İtalya ve hatta İngiltere gibi Avrupa ülkelerindeki benzer gruplarla kurduklar bağ” dedi.

Jones üçüncü bir etkenin ise Amerika’da süregelen siyasal gelişmeler olduğunu söyledi ve şöyle ekledi: “Bu durum, aslında şu anki başkan daha seçim kampanyasını bile başlatmamışken ortaya çıkmaya başlamıştı. Ancak son iki yıl içerisinde daha da arttığı çok net. Bu görüşteki (aşırı sağ) bireyler harekete geçirildi.”

Saldırılarda artış

CSIS araştırma sonuçlarına göre 2007 yılı ile 2011 yılları arasında aşırı sağ gruplar yılda ortalama beş ya da daha az saldırı düzenliyordu. Bu rakam 2012’de 14’e yükseldi ve 2016 yılına kadar aynı oranda devam etti. Ancak 2017 yılında 31’e kadar çıktı.

Bazı uzmanlar Amerika’daki mevcut siyasi atmosferin ülkedeki aşırı sağcıların harekete geçmesinde büyük etkisi olduğunu söylüyor.

ABD İç Güvenlik Bakanlığı’nın eski iç terör uzmanı Daryl Johnson, “Aşırı sağ hareketin Cumhuriyetçi bir yönetim altında canlandığını ve büyüdüğünü ilk defa görüyorum. Aşırı sağcı gruplar Demokratik bir yönetim varken eylemlerini arttırırlar çünkü silah kullanımındaki kısıtlamaların, azınlık grupların haklarının, vergilerin, kürtaj hakkının ve göçmen haklarının büyüyeceğinden korkarlar.”

Maryland Üniversitesi Ulusal Terör Çalışmaları Kurulu’nun Küresel Terör Veritabanı ekibi tarafından yayınlanan verilere göre 2017 yılında Amerika’da 65 terör saldırısı oldu. Bu saldırıların 37’si sağ eğilimli aşırıcılar tarafından yapıldı.

Bazı uzmanlar, FBI da dahil olmak üzere ABD’nin güvenlik kurumlarının aşırı sağ gruplarla mücadele konusunda gerek yerel gerek ulusal bazda iyi bir iş çıkardığı görüşünü savunuyor. Bu tür kurumların odak noktası 11 Eylül 2011 terör saldırıları sonrasında aşırı İslamcı gruplara yöneldi.

ABD Adalet Bakanlığı da ayrıca ülke genelinde güvenlik güçlerini iç terör eğitiminden geçiriyor. Yaklaşık 142 bin yerel ve federal güvenlik görevlisi bu eğitimi aldı.

Bazı uzmanlara göreyse, İç Güvenlik Bakanlığı’nda iç terör araştırmaları biriminin olmadığından yerel ve eyalet güvenlik birimlerine ulusal eğilimlerle stratejik bilgi ve yeterli eğitim verilemiyor.

Özel sektörde işbirliği

Uzmanlar, aşırıcı birey ve grupların internetteki eylemlerinin takibinde ABD yönetimiyle özel sektörün işbirliği yapıyor olmasını çok önemli buluyor.

CSIS uzmanı Jones bununla ilgili olarak, “Facebook ya da Twitter gibi yaygın kullanılan sayfalarda o sayfaların kullanım koşullarını ihlal edenler olduğunda bu kişi ya da grupların hesapları o sayfalardan çıkarılabiliyor; bilgileri kaldırılabiliyor. Hatta görüntüler de kaldırılabiliyor” dedi.

Eski İç Güvenlik Bakanlığı uzmanı Johnson ise, “Özel sektör iç terörün takip edilmesi hususunda çok önemli bir boşluğu doldurabilir. Ayrıca özel sektör aşırıcı bireylerin radikalleşme nedenlerinin altında yatan temel sorunu çözme konusunda da öncülük edebilmeli” dedi.

Şiddet içerikli aşırıcılıkla mücadele

Obama yönetimi 2016 yılında IŞİD’in internet üzerinden ve sosyal medyada yaymak istediği aşırıcı mesajlarla mücadele edebilmek için özel sektördeki ilgili kurumlarla birlikte çalışmıştı.

Google’la bağlantılı bir firma tarafından başlatılan program vasıtasıyla IŞİD’in reklam algoritmaları ve YouTube kullanımı gözlenmiş ve grubun yeni üye kazanmasının önüne geçilmeye çalışılmıştı.

Jones aynı yöntemin aşırı sağ gruplar üzerinde de kullanılabileceği görüşünde: “Bence aynı şey aşırı sağ için de yapılırsa şiddet içerikli söylemler ve şiddete teşvik içeren platformlar dağıtılabilir.”

Johnson da Amerikalıları aşırıcı gruplardan uzak tutmak için oluşturulan Şiddet İçerikli Aşırıcılıkla Mücadele (CVE) girişiminin sağcı gruplara daha fazla odaklanması gerektiğini savundu.

Johnson,“CVE programının bütçesi, beyaz üstünlükçüler, egemen vatandaşlar ve diğer aşırıcı gruplara destek veren özel sektör firmalarının bu tür nefret yanlısı grupları bu tür gruplardan uzak tutmak için de kullanılmalı” dedi.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG