Erişilebilirlik

ABD Basını: 'Müttefikler Bundan Sonra ABD'ye Nasıl Güvenecek?'


Amerikan gazeteleri, başyazılarında Başkan Trump’ın Suriye politikası ve Türkiye’nin Suriye’deki hedeflerine geniş yer ayırıyor. Büyük gazetelerin ortak yorumu, Trump’ın Suriye’den asker çekme kararının, Amerika’nın müttefiklerine güvenilmez bir ülke olduğu sinyali verdiği yönünde.

New York Times, “Donald Trump Suriye politikasının ne olduğunu biliyor mu?” başlıklı başyazısında, Başkan Trump’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın baskısına boyun eğdiğini ve Türkiye’nin Kürt güçleri sınır bölgesinden uzaklaştırmak için bölgeye girmesinin önünde engel oluşturmayacağını yazıyor. Hatta gazete, Trump’ın açıklamasında kullandığı üslubun, Türkiye’nin yapacağı hamleye destek verir nitelikte olduğunu kaydediyor.

"Trump bir kez daha dürtüleriyle hareket etti"

Başyazı şöyle devam ediyor: “Trump, Erdoğan’la yaptığı telefon görüşmesinden sonra bir kez daha dürtüleriyle hareket etmiş gibi görünüyor. Pentagon ve Dışişleri Bakanlığı’ndaki yetkililer gafil avlandı. Trump, Kongre’yi ve Amerika’nın müttefiklerini karanlıkta bıraktı. Attığı Twitter mesajları Mitch McConnell ve Lindsey Graham gibi muhafazakar müttefiklerini öfkelendirdi. Hatta Trump’ın ilk Birleşmiş Milletler Temsilcisi Nikki Haley, Türkiye dostumuz değildir hashtag’iyle paylaştığı Twitter mesajında IŞİD’le mücadelede kazanılan başarıda büyük rol oynayan Kürtlerin ölüme terk edilmesinin büyük bir hata olduğunu kaydetti. Pentagon, dün öğleden sonra yaptığı hasar kontrolü çerçevesinde, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde düzenleyeceği operasyona destek vermediğini, Amerikan güçlerinin böyle bir operasyona katılmayacağını bildirdi. Başkan ise Türkiye’nin bazı sınırları aşması durumunda Türk ekonomisini tamamen yok edeceği şeklindeki Twitter mesajıyla bazı tereddütleri olduğunu ifade etmiş oldu. Peki Trump, eşi benzeri olmayan fesaretiyle ‘bazı sınırların alışılması’ ya da ‘Türk ekonomisinin yok edilmesi’ derken neyi kastetti, bu anlaşılmıyor. Bu, Trump Yönetimi’nin Amerika’nın Suriye’deki emelleri hakkında çelişkili mesajlar göndermesinin ilk örneği değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzun zamandır Suriye’ye asker gönderme tehdidinde bulunuyor. İstanbul’da Mart ayındaki yerel seçimleri kaybetmesinden bu yana ülke içinde siyasi destek toplamak için baskıyı arttırıyor. Erdoğan ayrıca üzerinde siyasi bir yük haline gelen Suriyeli mültecilerin en az bir milyonunu Suriye sınırındaki güvenli bölgeye aktarmak istiyor. Mültecilerin memleketlerine dönmesini sağlamak, takdire şayan bir hedeftir. Ancak bu konudaki zorlama bazı düzenlemeler nadiren başarı sağlıyor. Türkiye’nin tam bir işgal gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceği, net değil. Bu bir çelişki gibi görünüyor, ama Trump, hayran olduğu otoriter bir lidere teslim olarak Amerika’yı Türkiye’yle bir çarpışma noktasının eşiğine getirebilir. Trump aynı zamanda Pentagon ve kendi Cumhuriyetçi müttefikleriyle de çatışma içine giriyor. Kısmen ya da tamamen bir kez daha kararından geri adım atabilir. Ancak o zaman hangi müttefik Amerika’ya bakıp da sadık bir dost görebilir? Ya da hangi düşman dirayetli bir hasımdan korkabilir?”

New York Times, Suriyeli isyancıların Türkiye’yle yeni bir yaşam şansı yakaladığını da yazıyor. Gazete, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturma planının, Türkiye’nin hala devrim hayalleri kuran Suriyeli müttefiklerinin konumunu güçlendireceğini kaydediyor.

Carlotta Gall imzalı habere göre Başkan Trump’ın Suriye’den çekilme politikasını memnunlukla karşılayan taraflardan biri, isyancı Özgür Suriye Ordusu. Türkiye sınırında küçük mıntıkalara yerleşen, adını Ulusal Ordu olarak değiştiren Özgür Suriye Ordusu’nun sözcüsü Yusuf Hamud, Türkiye’ye destek vermek üzere karada 14 bin askeri harekete geçirmeye hazır olduğunu söyledi.

“Türkiye’yle yeni bir umut doğdu”

Başkan Trump’ın 2017’de desteği kestiği Özgür Suriye Ordusu, şimdiyse Suriye Devlet Başkanı Esat’a karşı yürüttükleri mücadelede kaybettiği toprakları yeniden kazanma şansı arıyor. Sözcü Hamud, “Evlerinden, işlerinden, topraklarından koparılıp sürgüne gönderilen insanlar için yeni bir umut doğdu” dedi.

Özgür Suriye Ordusu komutanlarından Abdül Nasır Calel, Gaziantep’te verdiği söyleşide, siviller için güvenli bölgeye ihtiyaçları olduğunu kaydetti ve “İnsanların büyük bölümü evlerine ve topraklarına geri dönecek. Buna hazırlanıyoruz” diye konuştu.

“Türklerle müttefikiz”

İsyancı ordunun hiziplerinden birinin sözcüsü ve Esat karşıtı hareketin eski sivil lideri olan Hişam El Şikeyif, güvenli bölgenin çatışmaları önlemek için müzakere edildiğini söyledi. Şikeyif, “Türklerle müttefikiz, bunun savaş değil barış için olduğuna ikna olduk. Savaşmak istemediğimizi her zaman dile getiriyoruz” ifadelerini kullandı.

Gazeteci Carlotta Gall, başarıyla tamamlandığı takdirde güvenli bölge oluşturmak için yapılacak operasyonun, gerek kendi partisi içindeki bölünmeler, gerekse Suriyeli mültecilere duyulan öfke nedeniyle baskı altında olan Erdoğan’a ivme kazandırabileceği görüşünde.

Suriyeliler’in kafası karışık

Gazeteye göre Suriyelilerse karmaşık hisler içinde. Kimileri başka bir yabancı gücün topraklarını işgal ettiğini görmekten rahatsızlık duyarken Özgür Suriye Ordusu ve çok sayıda mülteci Türkiye’nin, olabileceğin en iyisini temsil ettiği görüşünde.

2011 ayaklanmalarının içinden doğan, ordudan kaçan subayların ve silahlanan sıradan vatandaşların katılmasıyla büyüyen Özgür Suriye Ordusu, en popüler olduğu dönemde geniş halk desteğine sahipti. Ancak kendi içi çatışmaları ve IŞİD ve El Nusra gibi çok daha zengin ve acımasız rakiplerinden gelen saldırılarla zayıflayan örgüt, 2014’te ağır kayıplar vermiş, Amerika’nın 2017’de desteği kesmesiyle de çökmenin eşiğine gelmişti. Türkiye’nin desteğiyle yeniden canlanan örgütün büyüklüğünü tam olarak bilmek zor olsa da 30 ila 40 bin savaşçısı olduğu sanılıyor.

"Trump'ın şaşkınlık verici cehaleti"

Washington Post ise “Trump’ın Suriye kararı, kendisinin durum hakkındaki şaşkınlık verici cehaletini yansıtıyor” başlığını taşıyan başyazısında, Trump’ın Suriye politikasında bir kez daha hataya düştüğünü yazıyor. Trump’ın Pentagon’ın tavsiyelerini bir kez daha göz ardı ettiğini, müttefikleri ve Kongre’yi bir kez daha bertaraf ettiğini yazan gazete, Başkan’ın Amerikan güçlerinin Suriye-Türkiye sınırından çekilmesi talimatı vererek Türkiye’nin bu bölgeyi işgalini hızlandırdığını kaydediyor.

Başyazı şöyle sürüyor: “Amerika’nın ihanetine uğrayan Kürtler, IŞİD üzerindeki kontrolü bırakabilir. Suriye Demokratik Güçleri’nin kontrolündeki kamplarda tutulan on binlerce eski militan ve aileleri, serbest kalabilir. Suriye’deki bin kadar Amerikan askerinin tamamen geri çekilmesi gerekebilir. Bu da Rusya ve ayrıca İsrail’in kuzey sınırına güçlerini konuşlandırması için önünde bir yol açılacak İran açısından büyük bir zafer anlamına gelir. Dünyanın dört bir yanındaki müttefiklerse askeri ortaklarını gelişigüzel şekilde yarı yolda bırakan bir hükümetle işbirliği yapıp yapmamaları gerektiğini sorgulayabilir. Trump’ın kararını içeren Beyaz Saray açıklaması ve sonrasında Trump’ın paylaştığı Twitter mesajları, akıllara durgunluk verici bir cehaleti gözler önüne seriyor. Trump, bölgeyi işgal edecek Türk güçlerin, tutuklu binlerce IŞİD militanının icabına bakacağını iddia etmişti. Ancak bu militanları tutan kamplar, Erdoğan’ın ele geçirmeyi planladığı bölgenin dışında. Brett McGurk’ün de Twitter mesajında ifade ettiği gibi Türk Ordusu’nun bu işin sorumluluğunu üstlenmek için ‘ne niyeti, ne arzusu ne de kapasitesi var.’ Trump, Ortadoğu’daki ‘sonu gelmeyen savaşları bitirme’ vaadini yerine getirdiğini iddia ediyor. Ancak Irak ve Afganistan’daki büyük ölçekli misyonlara kıyasla Suriye’deki operasyon, maliyeti daha düşük olan, başarılı bir girişim. Suriye Demokratik Güçleri’yle işbirliği yapan Amerika, sadece birkaç bin asker ve hava gücüyle IŞİD’i mağlup etmiş, Suriye’nin doğusundaki geniş alanlarda fiilen kontrolü ele geçirmişti. Bu da İran’ın Suriye’de ilerlemesini engellemişti. Beş yıl içinde Suriye ve Irak’ta toplam sadece 17 Amerikan askeri yaşamını yitirmişti. Başkan, IŞİD’in yok edildiğini iddia ediyor, bu doğru değil. Türkiye, Rusya, Suriye ve Avrupa ülkelerinin IŞİD’in yeniden canlanmasını önleyeceklerini de iddia ediyor. Bunu yapmayacaklar. Trump, böbürlenerek, ‘Eğer Türkiye, benim muhteşem ve eşi benzeri olmayan ferasetime göre sınırları aşacak bir davranış olarak niteleyeceğim bir şey yaparsa ekonomisini tamamen yerle bir ederim,’ dedi. Bu tür delice söylemler, Trump’ın kararını destekleyen Amerikalıları bile kaygılandırmalı.”

"Bölgedeki kaos Trump'ın peşini bırakmayacak"

Wall Street Journal ise “Amerika gibi dostlarla” başlıklı başyazısında, Trump’ın kararının, IŞİD’le mücadelede 11 bin askerini kaybeden YPG’yi ihanete uğratmak anlamına geldiğini kaydediyor.

Başyazı özetle şöyle devam ediyor: “Trump’ın Pazartesi sabahı paylaştığı Twitter mesajında ‘Kürtler bizim yanımızda savaştı ama bunun için bol miktarda para ve ekipman da aldılar’ ifadesini kullanması, asker çekme kararının üzerine tüy dikti. Trump için dış siyaset hep bir mali işlem, hiçbir zaman bir ilke meselesi değil. Beyaz Saray şimdi bölgedeki tüm IŞİD militanlarından Erdoğan’ın sorumlu olduğunu söylüyor. Ancak mültecileri daha önce Batı Avrupa’ya karşı koz olarak kullanan Erdoğan’a güvenmek mümkün değil. Serbest kalan Avrupa ülkeleri vatandaşı militanlar, bölgede terör hücreleri kurabilir ya da Avrupa’ya geri dönebilir. Esir kamplarının kontrolünün Kürtler’den kendilerine savaş açan Türkler’e nasıl geçeceğiyle ilgili soru işaretleri de var. Erdoğan, Trump’ın Ortadoğu’dan çıkmayı ne kadar çok istediğinin farkında. Bu nedenle Trump’ın Türk ekonomisini yok etme blöfüne meydan okuyabilir. Erdoğan ayrıca Kürtler’i yavaş yavaş sıkıştırarak Trump’ın bir NATO müttefikine yönelik yaptırımından kaçabilir. Washington en azından Kürt bölgelerindeki hava sahalarını Türk jetlerine kapatarak Erdoğan açısından tam kapsamlı bir işgalin maliyetini yükseltebilir. Obama, Trump’a kötü bir Suriye bırakmıştı. Ancak Başkan şimdi aynı hatayı yapıyor. Eğer IŞİD yeniden canlanırsa Amerika’nın bu sefer karada Kürk müttefikleri olmadan Suriye’ye girmesi gerekecek. Trump Ortadoğu’dan çıkmak isteyebilir, ama bölgedeki kaos Trump’ın peşini Amerika’ya kadar bırakmayacak.”

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG