Avrupa Birliği Anayasa Komisyonu Başkanı Valery Giscard D'estaing, İtalyan La Repubblica gazetesinde yayınlanan bir yazısında, Türkiye için "imtiyazlı ortaklık" önerdi. İtalyan Avrupa Parlamenteri Napoletano ise, Türkiye için muhafazakar partilerin yaptığı baskılara dikkat çekti.
Türkiye için Avrupa Birliği ile görüşmeler tarihinin belli olacağı 17 Aralık yaklaşırken, İtalyan basınında da konu üzerine Avrupalı siyasetçilerin farklı görüşleri yayınlanıyor. İtalyan basını Avrupa Birliği-Türkiye tartışmasına özel bir dikkat gösteriyor.
La Repubblica gazetesinde Avrupa Anayasası Başkanı Valery Giscard D’estaing’in “Türkiye ne kadar uzak” başlıklı yazısına yorum sayfalarında çok geniş yer verildi. Giscard D’estaing tam 1 sayfa yer ayrılan yazısında Türkiye’ye verilen sözler ve Türkiye’nin AB tarafından reddedilmesi gibi argümanları ele aldı. Giscard D’estaing’e göre 1960’lı yıllarda Avrupa ortak pazarına girmesi düşünülen Türkiye ile 1995 yılında Gümrük Birliği anlaşmasının imzalanmış olması bu hedefi gerçekleştirdi.
La Repubblica gazetesinde yayınlanan yorumunda ayrıca, Giscard D’estaing Türkiye’nin müslüman olduğu için reddedilmediğini öne sürerek, barış ve demokratik özgürlüklerin hüküm sürdüğü anda müslüman kültürlü Bosna-Hersek’in de Avrupa Birliği'ne alınacağına dikkat çekti. Avrupa Anayasası Başkanı ayrıca Türkiye’nin coğrafi konumu, nüfusu, yaşam standartlarının Avrupa’nın 10 yeni üyesinin ortalamasından düşük olduğu, Avrupa kamuoyunun olumsuz tavrı gibi nedenleri Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılımdaki engeller olarak gösterdi.
Avrupa Anayasası Başkanı Valery Giscard D’estaing La Repubblica gazetesinde yayınlanan yazısının sonunda da Avrupa Konseyi’nin kararının bir refah alanı oluşturacak şekilde sürekli bir politik bir işbirliği ve AB ile Türkiye arasında imtiyazlı bir ortaklık şeklinde düzenlenmesi yolunda olması gerektiğini ifade etti.
İtalya’nın sol eğilimli L’Unita gazetesinde ise Sol’un Demokratları Partisi Avrupa Parlamenteri Pasqualina Napoletano, daha olumlu bir perspektiften 17 aralık tarihi öncesinde bir durum değerlendirmesi yaptı. Napoletano, Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görüşme tarihi verildikten sonra bunun sonunun açık kalmasından endişelendiğini dile getirirken, bu konuda muhafazakar partilerin ve hükümetlerin Avrupa Konseyi üzerindeki baskılarına dikkat çekti. İtalyan Avrupa Parlamenteri ayrıca, AB’de oynanacak Türkiye maçında muhafazakar hükümetler sahasında koordinaysonun Avusturya başbakanı Schuessel’e verildiğini vurguladı. Napoletano, Başbakan Erdoğan’ın Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne nihai katılım tarihinden uzak olduğunun bilincinde ama bu yolda yürümeye kararlı olduğunun da altını çizdi. Son olarak Başbakan Erdoğan’ın Avrupa solu bu kez doğru tarafta yer aldı sözlerini hatırlattı.