Erişilebilirlik

'Cumhuriyetçiler Dindar Seçmenleri Hedefledi' - 2004-11-05


2004 yılı başkanlık seçimleri, sert geçen kampanyaların ardından, Başkan Bush’un zaferiyle sonuçlandı. Rakibi Jon Kerry, Senato’daki görevine geri dönerken, Bush da önümüzdeki dört yıl için planlar yapıyor. Amerika’nın Sesi muhabiri Jim Malone, Bush’un seçim galibiyetinin ayrıntılarına inerken, Demokratların da toparlanma sürecini inceledi.

Seçimlerden i galip çıkan Başkan Bush, Washington’da seçmenlerine yaptığı açıklamada, verimli bir ikinci başkanlık dönemi sözü verdi. Bush, 'Ülkemiz bir, anayasamız birdir. Hepimizi aynı gelecek bekliyor. Bir araya gelip birlikte çalıştığımız zaman Amerika’nın büyüklüğünün hiçbir sınırı yoktur,' diye konuştu. George Bush, seçim kampanyası sırasında, sık sık savaş sırasında göre yaptığını hatırlattı ve sadece Irak savaşı değil teröre karşı açılan savaşın da liderliğini yaptığını vurguladı.

2000 yılı seçimlerinde başkanlığı kazanmalarına rağmen, ülke genelinde oyları kılpayı kaybetmeleri, Cumhuriyetçi Partilileri, bu seçimlerde farklı bir kampanya stratejisi izlemeye itti. Cumhuriyetçi Parti, bu seçimlerde dindar ve muhafazakar seçmenlere yönelirken, kürtaj ve eşcinsel evlilikleri gibi tartışmalı ahlaki konulara ağırlık verdi.

Amerikan başkanları üzerine çalışmalarda bulunan tarihçi Michael Beschloss bu durumu ABC televizyonuna verdiği demeçte şöyle değerlendirdi:

'ABC televizyonunun oy kullanan seçmenler arasında yaptığı son kamuoyu yoklamasında, beni en çok şaşırtan şey, George Bush’a oy veren dindar kesimin oranı oldu. Sanıyorum, Bush’un seçim zaferi kazanmasının diğer etkeni de bir savaş dönemine başkanlık etmesiydi.'

Sonuçların açıklanmasından önce yapıyan son kamuoyu yoklamalarında ortaya çıkan diğer şaşırtıcı unsur da, Amerikalıların, Irak, işsizlik sorunu ve sağlık sigortası konularında bölünmesiydi. Demokrat Parti’nin adayı John Kerry, seçim yenilgisini kabul ettiği konuşmasında, George Bush’a ikinci başkanlık döneminde Demokrat ve bağımsız seçmenlere de ulaşması çağrısında bulundu. Kerry, konuşmasında 'Amerika’nın şu sıralarda birliğe ihtiyacı var ve halk da uzun bir süredir ilgi bekliyor. Umarım Başkan Bush bu ilgiyi önümüzdeki yıllarda gösterir. Ben de iki parti arasında bir köprü kurma konusunda elimden geleni yapacağım,' dedi.

Kerry’nin yenilgisi, Demokrat Partilileri de yeni arayışların içine itecek. Demokrat Parti bir süredir, Amerika’nın güney ve orta-batı eyaletlerinde halkın desteğini yitirmiş durumda. Senato’nun eski Demokrat üyelerinden George Mitchell, NBC televizyonuna yaptığı açıklamada, partisinin büyük yığınlar halinde rakip Cumhuriyetçi Parti’ye oy veren muhafazakar ve kırsal seçmen kitlelerine yönelmesi gerektiğini kaydetti:

'Demokrat Parti, en büyük seçmen kitlesine geçtiğimiz yüzyılda, yani Başkan Roosevelt döneminde ulaştı. Artık son seçim haritasından da görebildiğiniz gibi, partimizin tabanı giderek küçülüyor. Ulusal bir seçime katılıyorsanız ulusal bir parti olmak zorundasınız.'

Son seçimlerde Cumhuriyetçi Parti aynı zamanda Kongre’deki gücünü artırdı. Tek bir partinin hem yürütme, hem de yasama organında bu kadar güçlü olması, başkan ve Kongre üyeleri üzerinde yeni yasa ve kararlar çıkarılması konusundaki kamuoyu baskılarını da artıracak. Washingtonlu siyasi gözlemci Stuart Rothenberg, bu konuda şunları söylüyor:

'Önümüzdeki birkaç ay, başkanın Temsilciler Meclisi ve özellikle de Senato’da Cumhuriyetçi çoğunluğa sahip olması işine yarayacaktır. Ancak bir süre sonra işler tersine gidebilir. Başkan Bush, fazla bir gündeme sahip değil. İlkönce yapılması gereken şey, başkanın ikinci döneminde ne yapacağına karar vermesi olacak. Bilindiği gibi bir başkanın ikinci dönemi, birincisi kadar verimli geçmiyor.'

Başkan Bush’un önümüzdeki dönem bir dizi eski ve yeni sorunlarla başa çıkmak zorunda kalacağı kesin. Önceki dönemden kalma Irak ve terörle mücadele politikaları devam edecek. Ancak, emeklilik ve sağlık sigortası gibi yeni iç politika sorunları, Bush’u önümüzdeki dönemde daha da zorlayabilir.

XS
SM
MD
LG