Erişilebilirlik

13 Ekim 2004 - 2004-10-13


New York Times, Almanya’nın Metin Kaplan’ı Türkiye’ye iade etmesini, Almanya’nın aşırı İslamcı örgütlere karşı tutumunun değişmesine örnek gösteriyor. Richard Bernstein imzalı haberde, Metin Kaplan’ın Türkiye’ye iadesinin daha önce işkence görebileceği veya idam edilebileceği gerekçeleriyle gerçekleşmediği hatırlatılıyor:

'Kaplan’ın iadesi, sınır dışı etme işlemine çok ender başvuran Almanya’nın aşırı İslamcı örgütleri engelleme çabalarının son örneğini oluşturuyor. Bir zamanlar Almanya’da 12 bin üyesi olduğu sanılan Metin Kaplan’ın örgütü, 11 Eylül saldırılarından sonra yasaklanan ilk örgütler arasındaydı. 11 Eylül öncesinde Alman yasaları dini örgütleri, ırksal nefreti kışkırtmayı yasaklayan düzenlemelerden muaf tutuyordu. Ancak yapılan yasal değişiklikle bu muafiyet kaldırıldı ve Almanya içişleri bakanı Kaplan’ın örgütüyle diğer örgütlerin faaliyetlerini yasaklama imkanı buldu.'

Clinton yönetiminde ulusal güvenlik konseyinde görev yapan Mark Brzezisinki, Washington Post’ta yayınlanan makalesinde başta Polonya olmak üzere Irak’a asker gönderen Orta Avrupa ülkelerinin artık koalisyondan çekilmeyi tartıştığını belirtiyor. Polonya, Litvanya, Macaristan, Ukrayna ve Bulgaristan yönetimlerini ülke içindeki muhalefete rağmen Irak’a asker gönderdiğini hatırlatan Brzezinski, bu noktaya gelinmesini Bush yönetiminin hatalı politikalarına bağlıyor:

'Eğer Amerika, “Yeni Avrupa”nın Irak’taki koalisyon içinde kalmasını istiyorsa bunu sözleriyle değil davranışlarıyla göstermeli ve müttefiklerinin kaygılarına cevap vermelidir. Bunların başında Orta Avrupa’dan Amerika’ya gelenlere uygulanan katı vize kuralları geliyor. Amerika ile Orta Avrupa arasında yaşanan bir başka tartışma ise savaş sonrası Irak’taki ihalelerle ilgili. Halliburton ve diğer Amerikan firmaları milyarlarca dolarlık ihalelerle ödüllendirilirken, Orta Avrupa firmalarına çok daha az sayıda ihale verildi.'

Boston Globe ise İsrail başbakanı Ariel Şaron’un Gazze’den çekilme planıyla ilgili son gelişmeleri mercek altına alıyor. Şaron’un danışmanı Dov Weisglass’ın, çekilmenin gerçek amacının Yol Haritası adlı barış planını engellemek olduğu yönündeki sözlerini hatırlatan gazete, bu açıklamanın aslında şaşırtıcı olmaması gerektiği görüşüne yer veriyor:

'Şaron, Gazze’den çekilme gerçekleştikten sonra, sonsuza kadar, ya da Weisglass’ın sözleriyle Filistin Finlandiya oluncaya kadar barış planının engellemek istiyor. Dolayısıyla barış görüşmelerinin başlatılması İsrail hükümetine değil, İsrail’deki barış yanlılarına, Filistin’e ve Amerika’da seçimi kazanacak partinin tavrına bağlı olacaktır. İsrail ile Filistinliler arasındaki savaş bu görüşmeler başlamadan bitmelidir. Ancak bu savaş biter bitmez, adil bir çözüme ve çatışmanın resmen bittiğini belirten bir anlaşmaya giden görüşme süreci başlatılmalıdır. Bu iki halkın barış içinde birlikte yaşamasına kendileri kadar bütün dünyanın da ihtiyacı var.'

USA Today gazetesinde Amerika’nın gündeminde önemli yer tutan 18 yaşından küçüklere idam cezası uygulanması konusuyla ilgili bir makale dikkat çekiyor. Eski başkanlardan Jimmy Carter’ın kaleme aldığı makalede, reşit olmayanlara ölüm cezası verilmesi uygulamasına derhal son verilmesi isteniyor:

'Anayasal demokrasiye dayalı Amerikan sistemi, totaliter ve baskıcı rejimlerden kurtulan ülkeler ve halklara bir örnek teşkil ediyor. Ancak çocuk yaşındaki suçluların idamına devam edilmesi insan hakları savunuculuğu konusundaki inandırıcılığımıza zarar veriyor ve diğer ülkelerin ve dünya liderlerinin davranışlarını etkileme şansımızı azaltıyor. Gençlere idam cezası verilmesi, küresel düzeyde kölelik, işkence ve soykırım gibi suçlarla eş tutulurken, biz Amerika’da, son 15 yıl içinde, diğer bütün ülkelerden daha fazla sayıda genci idam ettik. Dünyanın geri kalan kısmının bildiği bir şeyi bizim ülkemiz de artık öğreniyor: genç suçluların idamı vahşi ve insanlık dışı bir uygulamadır.'

XS
SM
MD
LG