Erişilebilirlik

'AB Olmazsa Türkiye İslam'a kayar' - 2004-07-15


Ankara’daki temaslarını tamamlayan İsrail Başbakan Yardımcısı Ehud Olmert, ziyaretini İstanbul’da sürdürüyor. Olmert, Ankara’da bir dizi görüşme gerçekleştirmekle birlikte, Başbakan Erdoğan’la görüşme şansı bulamadı. Ancak bu beklendiği gibi ilişkilerin bozulduğu şeklinde yorumlanmadı. Ankara’da ekonomik işbirliği anlaşması imzalayan İsrailli yetkili, iki ülke arasındaki ilişkilerin sürdüğüne dikkat çekti ve Kuzey Irak konusunda güvence verdi.

İlişkilerin ne boyuta geldiğini bu kez, yabancı bir uzmana, Lübnan asıllı gazeteci Claude Salhani’ye sorduk. United Press International haber ajansının Washington’da diplomasi editörlüğünü yapan Salhani, Türk-İsrail ilişkilerinin yavaş yavaş erozyona uğradığını söyledi:

'B Planı Lazım'

'Eğer Ankara’nın üyelik girişimi yıl sonunda Avrupa Birliği tarafından reddedilirse, Türkiye daha fazla İslam’a kayar ve İsrail’den uzaklaşır.'

Bu yorum, uzun yıllar Ortadoğu’da gazetecilik yapan Claude Salhani’ye ait... 30 yıllık meslek yaşamının büyük bir kısmını Ortadoğu’daki gelişmelere ayıran Salhani, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne yaranmak amacıyla son dönemlerde, İsrail’le ilişkilerinin gerginleştiği iddialarına böyle yanıt verdi:

'Bence Türkiye’nin İsrail’le ilişkilerini zayıflatması, Avrupa Birliği’nden olumlu değil, olumsuz yanıt alması durumunda mümkün olabilir. 'Madem Avrupa Birliği bizi reddetti, biz de İslam’a dönelim,' derler. O yüzden Avrupa Birliği ve Türkiye’nin bu duruma hazırlıklı olup, Batı ittifakı içinde kalması için, bir B planını hazır tutması gerek. Ancak korkarım ki böyle bir plan hazır değil. Geçenlerde Türkiye’deki iktidar partisinin başkan yardımcısını dinlerken, böyle bir planın olmadığını öğrendim. Bu da ciddi bir tehlike oluşturuyor.'

Bugüne döndüğümüzde, Başbakan Erdoğan’ın sert eleştirileriyle gerginleşen Türk-İsrail ilişkileri, Lübnanlı gazeteci tarafından, giderek zayıflayan bir bağ olarak yorumlandı. 'Evet, ilişkiler hala devam ediyor,' diyen Salhani, 'Bu bir bozulmanın başlangıcı,' diye devam etti. Türkiye’deki mevcut iktidarın siyasal İslam kökenli olmasının bunda ne payı olduğu sorulduğundaysa, gazeteci, bu unsurun Türkiye’nin son zamanlarda İsrail pahasına, İslam ülkeleriyle yakınlaşmasına da etki ettiğini belirtti.

Türkiye Köprü Oluşturabilir

Bilindiği üzere Yahudi ve İsrailli uzmanlar, Türkiye’nin son dönemde İsrail’e eleştirel yaklaşması ve Filistin sorununa sempati göstermesiyle ilgili olarak, Ankara’nın İslam Konferansı Örgütü başkanlığına seçilmek amacıyla, üye ülkelere kozmetik bir görünüm sunmaya çalıştığını ileri sürmüştü. Ancak UPI Ajansı’nın diplomasi editörlüğünü yapan Claude Salhani, 'Bu beklenip görülmesi gereken bir şey' dedi; ve Türkiye’nin İslam ve Batı dünyası arasında köprü görevi üstlenebileceğini söyledi:

'Bence Türkiye, önümüzdeki yıllarda maalesef gittikçe derinleşen Batı ve İslam uçurumunda önemli bir köprü görevi görecek. Aslında Türkiye önemli bir konumda. Ankara İslam dünyasıyla aradaki uçurumu gidermek için, gerek Washington, gerekse Brüksel’le diyalog kurma şansına sahip.'

Türkiye-İsrail ilişkilerinin varlığını sürdürmekle birlikte bir zedelenme süreci yaşadığına dikkat çeken Salhani, uzun vadede iki devletin de birbirine ihtiyacı olduğunu kaydetti. İsrail’in hem Müslüman hem de bölgesel bir güç olan Türkiye’yle ilişkisini sürdürmenin, bu ülkenin yararına olacağını kaydeden gazeteci, Türkiye’nin bu ilişkiye nasıl baktığını ise, şöyle değerlendirdi:

'Türkiye açısından önümüzdeki altı ayda nelerin ortaya çıkacağına bakmamız gerek. Eğer Türkiye’ye Avrupa Birliği tarih verirse bir sorun olacağını sanmıyorum. Ama vermezse, Türkiye’nin daha kökten dinci bir yaklaşım benimsemesi mümkün.'

United Press International haber ajansı diplomasi editörü Claude Salhani, Avrupa Birliği tarafından reddedilecek bir Türkiye’nin İslam’a daha fazla kayması durumunda, bunun doğal olarak, İsrail’le ilişkileri büyük ölçüde etkileyeceğini sözlerine ekledi.

XS
SM
MD
LG