Christian Science Monitor, Reagan’ın başlangıçta medya tarafından önemsenmemesine rağmen Amerikan halkıyla kurduğu iletişim sayesinde görevden ayrılırken bile halkın büyük desteğine sahip olduğunu yazıyor. İran-Kontra skandalını ve bütçe açıklarını Reagan döneminin başarısızlıkları arasında sayan gazete, eski başkanın artılarını ise şöyle sıralıyor:
'Reagan’ın savunduğu düşünceler basit ancak etkiliydi: Vergi indirimi, devletin günlük yaşamdaki yerinin azaltılması, ordunun güçlendirilmesi ve geleceğe iyimser bakış... Bu ilkeler, Reagan’ın kendine özgü tarzıyla da birleşince Cumhuriyetçi Parti’nin bölünmüşlüğü aşıldı, Carter döneminde enflasyonun yol açtığı sorunlar çözüldü ve Reagan’ın en büyük başarısı olan soğuk savaşın sona ermesi mümkün oldu.'
New York Times gazetesi de, eski başkana ayırdığı başmakalesinde, Reagan’ın 20'inci yüzyılın en önemli liderlerinden biri olduğunu ileri sürüyor. Gazete, Reagan’ın, komünizme karşı kazanılan zafer ve pazar ekonomisine güvenin yeniden oluşturulmasındaki başarılarıyla hatırlanacağı görüşüne yer veriyor. New York Times, Reagan’ı anarken, Bush dönemine de gönderme yapmadan duramıyor:
'Ronald Reagan seçildiğinde başkanlık kurumu ve ülke karanlık bir dönemden geçiyordu. Bu karanlığın ortasında en olmayacak bir isim, basit bir mesajla işbaşına geldi: 'Eğer Amerikalılar kendilerine inanırsa, çözülemeyecek sorun yoktur'. O günlerde ülkenin böyle bir mesaj duymaya ihtiyacı vardı. Bugün de, kendini siyah ve beyaz bir dünya görüşünde ortaya koyan benzer bir basit tanımların içinde yaşıyoruz. Ve gri, giderek daha cazip hale geliyor.'
New York Times, Başkan Bush’a göndermede bulunurken, Bush’un Amerikan medyasındaki en büyük destekçilerinden Washington Times da, New York Times’ı eleştiren bir makaleye yer veriyor. Joel Mowbray imzalı makalede, New York Times’ın Iraklı liderlerden Ahmet Çelebi’yi İran ajanlığıyla suçlaması sert bir dille eleştiriliyor ve bu yoldaki iddiaların Dışişleri Bakanlığı ile CIA tarafından çıkarıldığı ileri sürülüyor:
'Çelebi’yi ve Bush yönetiminde ona destek çıkan şahinleri lekelemenin kamuoyu üzerindeki etkisi, savaşın meşruluğunu ve haklılığını çürütücü nitelikte olacaktır. Bush’a verilen destek savaşla bağlantılı olduğu için de bunun sonucunda Bush zarar görecektir. Ve genellikle Bush’a hiç bir bağlılık duymayan memurların işbaşında olduğu Dışişleri Bakanlığı ile CIA’nin istediği de budur. Belki, New York Times’ın Dışişleri Bakanlığı ile CIA’ye açık çek vermesinin nedeni de budur.'
'Boston Globe gazetesi, CIA başkanı George Tenet’in istifasının ardından istihbarat alanında yaşanan sorunları mercek altına alan bir makaleye yer veriyor. Heritage Vakfı araştırmacılarından James Jay Carafano’nun kaleme aldığı makalede, Amerika’nın istihbarat alanında ciddi bir reforma gitmesi gerektiği görüşü savunuluyor:
'Temsilciler Meclisi ve Senato istihbarat komisyonlarının da belirttiği gibi, Tenet’in başkanın ihtiyaç uyduğu önemli ve objektif analizleri sağlayamadığı söylenemez. Elbette, hatalar olacaktır. Ve stratejik istihbaratın her zaman bütün sorulara cevap vermesini beklemek gerçekçi olmaz. Tenet’in istifası Kongre’nin ve Beyaz Saray’ın istihbarat alanında mümkün olduğunca çabuk bir reformu başlatması için mükemmel bir fırsat yarattı.'