Erişilebilirlik

Göçmen Oyları Partilerin Markajında - 2004-03-17


Amerika’da partilerin başkan adaylarını belirledikleri önseçimlerin sona ermesiyle gözler Kasım ayında yapılacak büyük yarışa çevrilecek. Cumhuriyetçi parti Başkan Bush’u ikinci dönem için aday gösterirken, rekabetin çetin geçtiği Demokrat partide Bush’un karşısına Massachusetts senatörü John Kerry’inin çıkması kesinleşti. Bu yıl her iki parti de, kampanyalarında özellikle yeni seçmenleri çekerek oy toplamaya çalışıyorlar. Tabi bu yeni seçmenlerin büyük çoğunluğunu göçmenler oluşturuyor.

Kaliforniya 35 milyon nüfusuyla Amerika’nın en kalabalık eyaleti. Nüfusun üçte birini Meksikalı, en az %10’unu ise Asya ve Uzak Doğu’dan gelen göçmenler oluşturuyor. Bu iki grup, daha birçok azınlık grubun içinde çoğunluk olarak göze çarpanlar. Kaliforniya halkının %25’i ilk kuşak göçmen ve çoğu daha sonradan Amerikan vatandaşlığına geçmiş. Bu göçmenler yasal oturma izinleriyle bir süre Amerika’da yaşadıktan sonra, Amerikan vatandaşlığı için başvurma hakkını elde ediyorlar. Göçmen bürosu yetkililerince yapılan ilk görüşmenin ardından, Amerikan tarihi, devletin yapısı gibi konularda hazırlanan bir teste tabi tutuluyorlar. Eğer bu testi başarıyla geçerlerse, düzenlenen bir törenle Amerikan vatandaşlığına kabul ediliyorlar.

Kaliforniya’da düzenlenen son törenlerden birinde yaklaşık 3,000 göçmen vatandaşlık için yemin etti. Yeni vatandaş olan Mona Boutros Amerika’ya Mısır’dan geldiğini ve 7 yıldır Amerika’da yaşadığını anlatıyor. Boutros, törenden biter bitmez seçmen olarak kayıt yaptırmak için gerekli belgeleri soruyor. Kasım ayındaki seçimlerde oy kullanmak istediğini beirten Mona Boutros, henüz kime oy vereceğine karar veremediğini söylüyor.

Boutros, "Şimdiye kadar ortada konuşulan, tartışılan bütün konuları izledim. Ancak, doğru kişi için oy kullandığıma tamamen emin olmadan bir karar vermek istemiyorum." diyor.

Tören alanının hemen dışında bekleyen her iki siyasi partiden yetkililer, henüz vatandaş olan göçmenleri parti üyesi yapamaya çalışıyorlar. Çin asıllı bir Amerikalı olan bir adam, İngilizce ve kendi yerel dili Mandarin dilinde insanları Cumhuriyetçi partiye üye olmaya çağırıyor. Gönüllü çalışan bu kişiler, Cumhuriyetçilerin vergilerin düşük tutulması ya da devletin en iyi hizmeti verecek şekilde küçültülmesi konularında fikirlerini açıklıyor. Hemen yan tarafta başka bir gönüllü, Demokrat partiye katılmak isteyenlere yardımcı oluyor.

Yeni seçmenler isimlerini, bir partinin üyesi ya da bağımsız seçmen olarak listelere yazdırabiliyor. Ancak, seçmen listelerine nasıl kayıtlı olursa olsun, seçimde istedikleri aday ya da parti için oy kullanmakta özgürler. Mona Boutros gibi ekonomi, vergi kesintileri ya da terörizm konularında süren tartışmaları izleyerek kime oy vereceğini belirlemeye çalışanlar olduğu gibi şimdiden kararını vermiş olanlar da az değil. Meksika doğumlu Manuel Irigoyen Demokrat partiye üye olmuş bile. Irigoyen üye oluş nedenini şöyle açıklıyor.

"Çünkü Bush’a karşı oy kullanmak istiyorum. Evet. Daha fazla savaş istemiyorum."

Blanca Figueroa Los Angeles’ta küçük bir sanayii kenti olan South El Monte’nin Demokrat partili belediye başkanı. Ancak Figueroa, görevinin başında hiçbir partiyi temsil etmediğini belirtiyor. Meksika asıllı Amerikalı olan Figueroa, bu kentte doğmuş. Blanca Figueroa, 20,000 nüfuslu South El Monte’nin çoğunluğunu Güney Amerikalıların oluşturduğunu söylüyor. Ayrıca, Çin ve Vietnamlı azınlık gruplar da diğer göçmenler arasında başı çekiyor. Figueroa, kent sakinlerinin en çok önem verdiği konunun ekonomi olduğunu belirtiyor.

"Buradaki birçok iş Kanada ya da Meksika’ya gidiyor. Bizim bu işlere, onlardan toplayacağımız vergilere ihtiyacımız var. Bu kentte sosyal hizmet verebilmek, güvenliği sağlamak, kentimizi korumak için onlara ihtiyacımız var."

Bölgedeki iş adamlarından John Lawrence, meksika mutfağında ünlü olan pide ve ekmekleri pişirmeye yarayan aletler üretiyor ve bu ürünleri kentteki etnik restoranlara satıyor. Lawrence, iş yerinde toplam 200 kişiyi istihdam ediyor. John Lawrence siyasilerin zaman zaman fabrikasını ziyaret ettiğini anlatıyor ve çalışanların sorunlarını dinleyip, fikirlerini aldıklarını belirtiyor.

"Her zaman uğrarlar. Bilirsiniz, biz burada sesiz onlar için. Ve ben onlardan göçmenler için bir şeyler yapmalarını istiyorum."

Lawrence’in neredeyse bütün işçileri güney Amerikalı göçmenlerden oluşuyor. Ülkede kaçak olarak çalışan göçmenlere vatandaşlık yolunu açacak düzenlemelerin yapılmasını gerektiğini düşünen Lawrence, bu konuda Bush yönetimince çıkarılan yasayı yetersiz buluyor. John Lawrence, Demokratların da böyle bir çözüm üretmekten uzak olduklarını söylüyor.

Demokrat partinin Los Angeles delegesi ve parti kongresi eski sözcüsü Antonio Villaraigosa ise, özellikle Los Angeles gibi çok göçmen alan kentlerde bu kişilerin yaşadıkları sorunların parti gündemine alındığını belirtiyor. Tecrübeli siyasetçi, her iki partinin de gelecekte seçmen olacak göçmenler konusunda akıllı davranarak yatırım yapmayı ihmal etmediğini söylüyor.

"Latin Amerika kökenli göçmenler olarak biz, ülkede en hızlı çoğalan etnik grubuz. Aynı zamanda en fazla vatandaş ve seçmen adayı da bu grupta bulunuyor."

Antonio Villaraigosa, Güney Amerikalı göçmenlerin dört yıl önce Bush’un kazanmasını sağlayan Florida gibi seçimlerde en zorlu mücadelelerin yaşandığı eyaletlerde kilit işlevine sahip olduğunu belirtiyor. Kaliforniya’da genel seçimlerden sorumlu en yüksek yetkili olan eyalet İçişleri Bakanı Kevin Shelley, seçimlere katılım oranında gerileme kaydedildiğini söylüyor. Bakan, eyalette seçme yaşının üstündeki nüfusun yarısının başkanlık seçimlerinde oy kullanmadığına dikkat çekiyor.

"Bence bu durum, Kaliforniya eyaletinden sorumlu bakan olarak değil, tüm eyaletlerdeki yetkilileri harekete geçirmeli. Seçmenleri sandık başına toplama konusundaki gayretimizi iki katına çıkarmalıyız. Teknolojik imkanları kullanarak insanları oy kullanmaya teşvik etmeli, kayıt olmaları için sebepler yaratmalıyız. Bu çok önemli ve çetrefilli bir iş."

Amerika’daki büyük partiler de hiç kuşku yok ki bu mesajı alıyorlar.

XS
SM
MD
LG