Kıbrıs’ta bugün başlayan görüşmelerden çıkacak sonuç, Amerikan basını tarafından da izleniyor. Christian Science Monitor, “30 yıldır süren Kıbrıs sorunu iki ayda çözülebilir mi?” diye soruyor. Gazete, bu soruya cevap verilirken ihtiyatlı davranılması gerektiğini vurguluyor. Liderlerin Amerika, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler, Türkiye ve Yunanistan’ın baskısı ve teşvikiyle masaya oturduğunu hatırlatan Christian Science Monitor, görüşmelerin anlaşmayla sonuçlanması için çabaların sürmesi gerektiğini belirtiyor:
"Kıbrıs’ın Avrupa Birliği’ne katılacağı 1 Mayıs tarihi, büyük bir önem taşıyor. Adanın birleşmesiyle sadece daha zengin olan Rum kesimi değil bütün Kıbrıslılar üyeliğin olanaklarından yararlanacak. Avrupa Birliği üyesi birleşik bir Kıbrıs, Türkiye’nin de üyelik yolunu açacak. Böylece, Türkiye birliğin ilk Müslüman üyesi olabilecek ve bütün dünyaya Hristiyanlıkla Müslümanlığın birlikte yaşayabileceği gösterilmiş olacak."
Kıbrıs’taki çözüm arayışlarına değinen bir başka gazete de, New York Times. Türklerle Rumların birlikte yaşadığı Pile köyünden izlenimlere yer veren gazete, Pile’nin bir model oluşturabileceğini belirtiyor. Ancak New York Times, bu modelin bazı sorunları olduğunu da kabul ediyor:
"Pile’de Kıbrıslı Türklerle Rumlar ayrı okullara ve kahvelere gidiyor, ayrı dükkanlardan alışveriş yapıyor ve birbirleriyle fazla temasa girmeden barışı sürdürüyor. Köy, teknik olarak ne Türk ne de Rum kesimine bağlı. Güvenliği Birleşmiş Milletler sağlıyor. Pile’ye bakan tepelerdeki Türk askeri mevzilerini gösteren Rıfat Çelebi, barış anlaşmasına bağlı olarak Türk birliklerinin adadan ayrılması durumunda kendini güvenlikte hissetmeyeceğini söylüyor. Rum Yanakkis Yorgo ise bu kaygıya katılmıyor ve “bir çok ülkeden insanlarla birlikte yaşama fikrine alıştık, niçin Türklerle birlikte yaşamayalım?” diye soruyor."
USA Today gazetesinin manşeti, “İran’da yeni nükleer parçalar bulundu”. Gazete, Amerikalı ve yabancı kaynaklara dayandırdığı haberde, uluslar arası silah denetçilerinin Tahran’ın dışındaki bir hava üssünde uranyum zenginleştirme makinesi bulunduğunu duyuruyor:
"Doshen-Tapen hava üssünde bulunan aygıt, İran’ın nükleer silah geliştirmek niyetinde olmadığı iddiasını çürütüyor. Uluslar arası Atom Enerjisi Kurumu ve Amerikan yönetimi konuyla ilgili bir yorumda bulunmadı. Ancak hava üssündeki çalışmaları yakından izleyen bir kaynak, İranlıların İran’ın orada bir gaz santrifüj sistemi kurduklarını ve denediklerini açıkladı. Bu sistem, nükleer reaktör veya nükleer bomba yapımında kullanılmak amacıyla uranyumun arıtılmasına yarıyor. Kaynaklar bu son gelişmeyle ilgili bilgilerin Uluslar arası Atom Enerjisi Kurumu’nun bu hafta sonu 35 ülkeye göndereceği raporda yer alacağını bildiriyor."
Boston Globe, İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un Gazze’deki Yahudi yerleşimlerinin tamamını, Batı Şeria’daki yerleşimlerini ise bir kısmını boşaltma kararını yaklaşan Amerikan seçimleriyle bağlantılı bir şekilde değerlendiriyor. Gazete, Bush’un doğru politikalar izlemesi durumunda başkanlık seçimine kadar olan sürede İsrail-Filistin anlaşmazlığını çözümünde önemli bir ilerleme sağlayabileceği yorumunda bulunuyor:
"Eğer Filistin yönetimi, izleyeceği politikaların İsrail’in gerçekten yerleşim birimlerini boşaltmasıyla ve askerlerini çekmesiyle sonuçlanacağına inanırsa, bu onların da adımlar atmasını teşvik edecektir. Aslında her iki taraf da önümüzdeki aylarda birkaç küçük adım atsa, Amerikan seçimlerine kadar yeterince olumlu bir ilerleme sağlanabilir. Bush’un bu fırsatı kaçırmaması gerekir."