Erişilebilirlik

29 Aralık 2003 - 2003-12-29


Irak savaşı, Fransa ve Almanya’yla Amerika arasındaki ilişkilerin daha da gerginleşmesine yolaçarken Amerikan basınında da Paris ve Berlin’e yönelik eleştirilerin dozunda bir artış göze çarpıyor. Başkan Bush’un politikalarına karşı çıkan bazı köşe yazarları, Washington’un eski müttefikleriyle ilişkileri onarmak için harekete geçmesi gerektiğini savunurken, eleştiri okları ağırlıklı olarak Fransa cumhurbaşkanı Jak Şirak’la Almanya Başbakanı Gerhard Schroder’i hedef alıyor. Christian Science Monitor ise, küresel istikrar açısından Asya ülkelerinin Fransa ve Almanya’dan daha büyük bir önem taşıdığı görüşüne yer veriyor:

"Transatlantik ittifakı hala önemini korusa da, Amerika’nın Asya’daki müttefikleri, özellikle de Japonya ve Güney Kore, küresel istikrar arayışında giderek daha çok önem kazanıyor. Vatandaşlarının büyük bir kısmının kökeni ve tarihi bağlar nedeniyle Amerikan dış politikası uzun bir süredir açıkça Avrupa merkezli bir yaklaşım sergiledi. Ancak, Irak’ta koalisyon güçlerinin izlediği politikalara karşı çıkan Avrupalıların düşüncelerine bu kadar çok önem verilmemeli. Böyle bir tavır, Avrupa ve Amerika basını tarafından görmezden gelinse de, Irak’ta koalisyon güçlerine katılan ve destek veren Asya ülkelerinin çabalarını gereksiz biçimde küçümsemek anlamına gelir."

Financial Times, Iraklı Kürtlerin geniş çaplı özerklik taleplerinin Irak’ta yönetimin Iraklılara devredilmesi sürecinde yeni bir sorun yarattığı haberine yer veriyor. Gazete, Iraklı Kürtlerin Kuzey Irak’ın doğal kaynaklarının kontrolünü ellerinde bulundurmak ve Irak ordusunun bölgedeki faaliyetleri üzerinde veto yetkisine sahip olmak istediğini duyuruyor ancak bu talebin Araplar tarafından tepkiyle karşılandığını yazıyor:

"Kürt partileri, Financial Times’ın ele geçirdiği ve bu ay başında koalisyon yönetimine sunulan geçici Anayasa taslağında, bir Kürt Bakanlar Kurulu oluşturulmasını istedi. Taslakta, Bağdat yönetiminin alacağı bütün idari kararların bu organ tarafından onaylanması öngörülüyor. Ancak geçici hükümet konseyinin Arap üyeleri, Kürtlerin bu önerilerine karşı çıkıyor, bu yüzden Irak’ın federal yapısıyla ilgili tartışmaların 2005 yılındaki Anayasa görüşmelerine kadar ertelenmesi bekleniyor."

New York Times, Sırbistan’da aşırı sağcı Radikal Parti’nin büyük kazançla çıktığı seçimleri değerlendiriyor. Gazete, seçim sonuçlarının Sırbistan’ın Batı’yla ilişkilerine ve ülkedeki reform sürecine ciddi bir darbe vurabileceği görüşüne yer veriyor:

"Parlamento seçimlerinde en fazla sandalyeyi aşırı milliyetçilerin kazanması, Sırbistan’ın ekonomik ve siyasi reformlar konusunda alacağı yolu daha da uzatacak gibi görünüyor. Aslında Radikal Parti’nin bu başarısı, bölgedeki genel bir eğilimi yansıtıyor. Bosna’daki 2002 seçimleri ve Hırvatistan’da yapılan son seçimlerin ardından, 1991 yılında Yugoslavya’nın parçalanması sürecinde kendi ülkelerini yöneten sertlik yanlıları yeniden iktidara gelmiş oldu."

Washington Times gazetesi ise Amerika’nın 11 Eylül sonrasındaki dış politikasını genel hatlarıyla değerlendiren bir yoruma yer veriyor. “Yapanlar ve küçümseyenler” başlıklı makalede, Bush yönetiminin dış politikasına karşı çıkanlarla alay ediliyor ve son iki yılda izlenen politikaların büyük bir başarı olduğu savunuluyor:

"Taleban gitti, Saddam gitti, Albay Kaddafi köşesine çekildi, Usame tatilde. Bütün bunlardan çıkarılacak mesaj Amerika’nın kazandığı yönündedir. Son iki yılın en doğru özeti budur. Amerika’nın zafer kazanmasının iyi bir şey olup olmadığını düşünmeniz ayrı bir konu. Ancak akıllı bir Amerikan karşıtının, işlerin Amerika’nın istediği gibi gittiğini kabul etmesi gerekir."

XS
SM
MD
LG