Erişilebilirlik

21 Kasım 2003 - 2003-11-21


İstanbul’daki saldırılarla ilgili haber ve yorumlar, bütün dünya basınında olduğu gibi 21 Kasım tarihli Amerikan gazetelerinde de manşetlere taşınmış durumda. Bu haber ve yorumlarda, saldırıların İngiliz çıkarlarını hedef alması ve Amerikan başkanı Bush’un İngiltere seyahati sırasında gerçekleşmesi öne çıkartılan unsurlar arasında. Financial Times’ın yorumunda, saldırıların aslında Türkiye’den çok İngiltere’yi hedef aldığı vurgulanıyor, İstanbul’daki bu saldırıların diğer ülkelerde düzenlenen benzer eylemlerin bir uzantısı olduğu belirtiliyor:

"Geçen ay Usame bin Ladin’e ait olduğu iddia edilen bir ses bandında Amerika’ya, İngiltere’ye ve Irak’ın işgaline yardımcı olan herkese karşı cihadın artırılması çağrısı yapıldığında, güvenlik uzmanları yeni bir terör dalgası başlayacağı tahmininde bulunmuştu. El Kaide liderinin Nisan ayındaki ses bandının Suudi Arabistan ve Fas’taki saldırılara yol açması gibi, 18 Ekim’de El Cezire televizyonunda yayınlalan mesajının da bir dizi kanlı saldırının önünü açtığı anlaşılıyor. Riyad’da çoğunlukla Arapların oturduğu bir siteye yönelik saldırıyla başlayan olaylar İstanbul’da Cumartesi günü sinagoglara, Perşembe günü de İngiliz hedeflerine yönelik saldırılarla sürdü. Bazı uzmanlar, aşırı İslamcılara atfedilen patlamaların küresel düzeyde iyi koordine edilmiş bir kampanyanın kanıtı olduğunu belirtiyor. Hem Fas’ta hem de Türkiye’de yetkililer, olaylara karışan yerel örgütlerin küresel şebekeyle bağlantılı olduğunda ısrar ediyor."

New York Times ise, Türkiye’deki saldırıların İslamiyetle Batı arasındaki köprüyü yok etmeyi amaçladığı yorumunda bulunuyor. Craig Smith imzalı makalede, son saldırılarla birlikte, Türkiye’nin teröre karşı mücadelede yeni bir cephe haline geldiği görüşünün kanıtlandığı savunuluyor:

"Ortaoğu’da bir çok insan, Amerika ve İngiltere’nin Irak savaşıyla birlikte bölgede Batı yanlısı liak bir eksen oluşturmaya çalıştığına inanıyor. Ve öyle görünüyor ki son saldırıların hedefi de bu laik eksen. NATO’nun tek Müslüman üyesi olan Türkiye, Ortadoğu’daki kabile yapısına ve teokrasiye dayanan değerlerin yerine Batı tarzı bir değerler sistemi geliştirmeye çalışan Amerikan programı açısından hayati bir önem taşıyan batı tarzı bir laik siyasi kültür geliştirimiş ve bu kültürü kıskançlıkla koruyan bir ülke. İsrail’i tanıyan ilk Müslüman ülke olan Türkiye, daha sonra bu ülkele de yakın ilişkiler geliştirdi. Örnek bir NATO ülkesi oldu ve Avrupa Birliği’ne katılmak için son yıllarda ciddi bir çaba harcıyor. Bütün bunlar başta Arap ülkeleri olmak üzere İslam dünyasında Türkiye hakkındaki şüpheleri artırıyor."

Washington Post gazetesi ise El-Kaide ile farklı ülkelerdeki kökten dinci örgütler arasındaki ilişkiyi mercek altına almış. Gazete, El Kaide’nin yerel örgütlerle adeta bir franchising anlaşması çerçevesinde çalıştığı benzetmesinde bulunuyor:

"Amerika, Avrupa ve Arap ülkelerindeki istihbarat uzmanlarına göre, El Kaide’nin terör ağının liderleri, eşzamanlı ve yıkıcı şiddetle özdeşleşen isim hakkını, dünya çapında yerel terör örgütlerine vererek, teröle mücadele eden güçlere karşı ciddi şekilde meydan okuyan yeni bir tehdit oluşturmaya başladı. Türkiye, Suudi Arabistan, Çeçenistan ve Irak’taki son saldırılar, liderlerinin büyük bir kısmı El Kaide’nin Afganistan’daki kamplarında eğitilen örgütlerin, radikal ideolojiyle aşılandığını ve yerel terör örgütleri oluşturabilecek araçlarla donatıldığını gösteriyor. Ayrıca bu liderler, bölgesel sorunlara odaklanan örgütlerin ufuklarını da genişletiyor. Yöneticilerinin çoğu öldürülmüş veya ele geçirilmiş, mali yapısı üzerindeki baskının giderek daha da arttığı El Kaide, şimdi daha çok orta düzey militanlar tarafından yönlendiriliyor ve Amerika’yla müttefiklerine karşı cihadda büyük ölçüde bu yerel örgütlere dayanıyor. El Kaide’nin kendisi artık bu saldırılar ilham veren, onları kışkırtan bir yapıya büründü. İstihbarat uzmanları bu değişimin terörle mücadelede yeni bir tehdit oluşturduğunu belirterek, artık bir kaç bilinen hedef terine takip edilmesi ve yakalanması daha zor olan bir çok küçük örgütle mücadele etmek gerektiğine dikkat çekiyor."

XS
SM
MD
LG