Amerika Adalet Bakanı John Ashcroft, CIA adına çalışan bir görevlinin adını kasıtlı olarak basına sızdırdığı yolundaki iddialar nedeniyle Beyaz Saray hakkında soruşturma açıldığını bildirdi.
Beyaz Saray Sözcüsü, CIA Başkanı George Tenet’in başvurusu üzerine başlatılan soruşturmada tam olarak işbirliği yapmaları için Başkan Bush tarafından bütün görevlilere talimat verildiğini söyledi.
Beyaz Saray’ın, Başkan Bush’un Irak politikasını desteklemeyen eski büyükelçi Joseph Wilson’un, CIA görevlisi olan eşinin gizli kalması gereken kimliğini basına sızdırdığı iddia ediliyor. Suçlamalar karşısında Bush yönetimi kendisini savunurken Kongre’nin önde gelen Demokrat Partili üyeleri, konunun resmen soruşturulmasını istiyordu.
Bush yönetiminin Beyaz Saray’da görevli yetkilisinin, eski büyükelçi Joseph Wilson’u cezalandırmak için CIA memuru olan karısının gizli kalması gereken kimliğini basına sızdırdığı iddia ediliyor. Büyükelçi Wilson, Temmuz ayında yayınlanan bir makalesinde Irak’ın Afrika ülkelerinden uranyum satın almak istediği yolundaki iddiaların doğru olmadığını yazmış ve bu yüzden yönetimin tepkisini çekmişti. Başkan Bush, aynı iddiaya, bu yılın başlarında Kongre önünde yaptığı yıllık toplantıda yer vermiş ancak iddia daha sonra Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi tarafından “gerçek dışı” olarak tanımlanmıştı.
Son günlerde, Büyükelçi Wilson’ın, CIA görevlisi olan kimliğinin Beyaz Saray’dan bir yetkili tarafından muhafazakar makale yazarı Robert Novak’a sızdırıldığı iddiası ortaya atılınca, CIA Direktörü George Tenet, konunun resmen soruşturulması için Adalet Bakanlığına başvurdu. Gazeteci Robert Novak, Temmuz ayında yayınlanan bir yazısında Büyükelçi Wilson’u, Irak-Afrika bağlantısına ilişkin tutumu nedeniyle eleştirirken eşinin kimliğini de açıklamıştı. Gizli operasyonlarda görevli bir istihbarat memurunun kimliğini açıklamak, Amerikan federal yasalarına göre, 10 yıla kadar hapis cezasını gerektiren ağır bir suç.
Beyaz Saray Sözcüsü Scott McClellan dün yaptığı açıklamada Beyaz Saray’ın böyle bir sızdırma olayıyla ilgisi olmadığını söyledi. Sözcü, Adalet Bakanlığı bu konuda soruşturma açmaya karar verirse Beyaz Saray’ın işbirliği yapacağını belirtti. Sözcü şöyle konuştu:
“Başkan Bush, gizli bilgiyi sızdırmanın çok ciddi bir mesele olduğuna ve bu iddiaların Adalet Bakanlığı tarafından tam olarak soruşturulması gerektiğine inanıyor.”
Sözcü McClellan, Başkanın siyasi danışmanı Carl Rove’un bu olayla ilgisi olduğu yolunda Büyükelçi Wilson tarafından yapılan suçlamayı da reddetti.
Eski Büyükelçi Wilson ise, Irak savaşıyla ilgili olarak yönetimin kullandığı gerekçeleri çürüten açıklamalar yaptığını, bu nedenle yönetime bağlı yetkililerin kendisini cezalandırmak istediğini söyledi:
“İktidara gelirken, Beyaz Saray’da şeref ve haysiyeti yeniden tesis etmek istediğini savunan bir yönetim için bu son olay, Washington gibi çok skandal görmüş-yaşamış bir şehirde bile çok küçük düşürücü bir gelişme...”
Demokrat Partili politikacılar ise bir skandala dönüşme eğilimi gösteren gelişme karşısında, hemen soruşturma açılması çağrısı yapmaya başladı. Demokrat Partili New York Senatörü Charles Schumer, konunun Adalet Bakanlığı dışında bağımsız bir yetkili tarafından soruşturulması gerektiğini belirtti. Yasa dışı bilgi sızdırma iddiasının doğruluğu kanıtlandığı takdirde, ilgili Beyaz Saray yetkililerinin bunun sonucuna mutlaka katlanması gerektiğini söyleyen Senatör Schumer şöyle konuştu:
“Eğer doğruysa bu üst düzeydeki yetkililer, çok ciddi bir federal suç işlemiş demektir. Amacın da, adı geçen CIA görevlisinin kimliğini açıklayarak, Beyaz Saray’ın ileri sürdüğü, Irak’ın Nijer’den uranyum aldığı yolundaki iddianın doğru olmadığını belirten Büyükelçi Wilson’u karalamak olduğu anlaşılıyor.”
Büyükelçi Wilson, Irak-Afrika-uranyum bağlantısıyla ilgili iddiaların gerçek dışı olduğunu söyledikten sonra, son aylarda da yönetimin Irak politikasını daha sert bir şekilde eleştirmeye başladı. Geçen hafta, Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in istifasını isteyen savaş aleyhtarı grupların temsilcileriyle birlikte basın toplantısı düzenleyen Wilson şöyle konuştu:
“11 Eylül saldırıları bu başkana ve yönetime, sırf ‘ileride bir gün bizim için tehlike yaratabilir, onun için şimdiden çaresine bakalım’ diyerek herhangi bir ülkeye, istediği zaman savaş açma yetkisi vermemiştir.”
1998 yılında emekliye ayrılan eski Büyükelçi Wilson, 1991 yılındaki Birinci Körfez Savaşı öncesinde Amerika’nın Bağdat Büyükelçisi olarak görev yapmıştı.