Erişilebilirlik

Türkiye Merakla Bekliyor - 2003-09-30


Yargıtay’ın DEHAP yöneticileri hakkındaki cezayı onamasının ardından 3 Kasım seçimlerinin iptali bir anda Türkiye gündeminin ilk sırasına yerleşti.

Bu sabah Yüksek Seçim Kurulu’na peşpeşe yapılan başvurularla seçimlerin iptali istendi. AKP yöneticileri ise, gerekirse seçime gitmekten çekinmeyeceklerini söylüyor. Ancak, bir seçim ortamının ekonomiden dış politikaya kadar bir çok alanda olumsuz etki yaratacağı yorumları da dikkat çekiyor.

DEHAP yöneticilerinin 3 Kasım seçimlerine girebilmek için resmi belgede sahtecilik yaptıkları yönündeki karar, Yargıtay tarafından da onanınca Türkiye’nin gündemi bir anda seçim tartışmalarına kilitlendi.

Dün açıklanan Yargıtay kararının ardından beklendiği gibi, bu sabah Yüksek seçim Kurulu’na 3 Kasım seçimlerinin iptali için başvurular yapıldı. İlk başvuru bir vatandaştan gelirken onu İşçi Partisi ve Doğru Yol Partisi’nin başvuruları izledi. Yüksek Seçim Kurulu başkanı Tufan Algan, başvurularla ilgili kararın değerlendirilmesi için zaman gerektiğini belirterek, bu süreç sonunda hukuka uygun ve kamuoyunun vicdanını rahatlatacak bir karara varmayı umduklarını söyledi.

Yüksek Seçim Kurulu’nun önündeki seçenekler ise sınırlı. Seçeneklerden biri, seçim iş ve işlemleri tamamlandığı gerekçesiyle başvuruların reddedilmesi. Bir başka seçenek ise DEHAP'a verilen oyların geçersiz sayılarak ülke barajının yeniden belirlenmesi. Bu durumda DYP, barajı aşarak 66 milletvekili ile Meclise girecek, AKP 44 CHP ise 22 milletvekilliğini kaybedecek. Bu da Meclisteki siyasi dengeler açısından büyük önem taşıyor. Yüksek Seçim Kurulu’nun alabileceği bir başka karar ise 3 Kasım seçimlerinin tamamen iptali ve yeniden seçimlere gidilmesi.

AKP yönetimi ise, seçimlerin iptali kararı alınsa bile, yeni yapılacak seçimden güçlenerek çıkacaklarını savunuyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, ‘‘Hemen seçime gider sonra da 450 milletvekiliyle geliriz’’ derken, Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, ‘‘Bugün seçim olsa ki AKP en hazırlıklı partidir, yüzde 35'le geldik. Yüzde 50'yle çıkarız” diye konuştu. Ancak Çiçek, Türkiye’nin uzun süredir ilk kez istikrarı yakaladığını belirterek, “Türkiye’yi kaosa sürüklemenin anlamı yok. Karar verecek olanların bunun sonucunu iyi bilmeleri gerekir” uyarısında da bulundu.

Seçimlerin iptaliyle ilgili tartışmaların dikkat çekici bir başka boyutu da Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın milletvekilliğiyle, dolayısıyla başbakanlığıyla ilgili. Eğer, DEHAP’ın oyları geçersiz sayılarak ülke barajı yeniden belirlenir ve DYP barajı aşmış kabul edilirse, Erdoğan’ın milletvekili seçildiği Siirt seçimlerini iptali de gündeme gelecek. Ülke barajını aşmadığı gerekçesiyle Siirt seçimine katılamayan DYP’nin bu seçime katılma hakkı da doğmuş olacak. Siirt seçiminin yenilenmesi yönündeki bir karar ise, Erdoğan’ın hem milletvekilliğini hem de başbakanlığı kaybetmesi anlamına gelecek. Türkiye şimdi merakla bu siyasi bulmacanın nasıl çözüleceğini bekliyor.

XS
SM
MD
LG