Erişilebilirlik

8 Eylül 2003 - 2003-09-08


ABD Başkanı George W.Bush’un dün gece yaptığı ve Irak için 87 milyar dolarlık ek bütçe istediği konuşma 8 Eylül tarihli Amerikan gazetelerinin birinci sayfalarından ayrıntılı olarak duyuruluyor.

New York Times gazetesi yorumunda, Başkan Bush’un konuşmasında her konuya açıklık getirmediğine ve ilerde daha fazla fedakarlık isteyebileceğine dikkat çekiyor:

"Washington, Irak meselesini tek başýna çözemeyeceğinin farkında. Savaş öncesi Birleşmiş Milletler’i küçümseyen Başkan Bush’un, şimdi örgütü Irak’ta sorumluluk üstlenmeye davet etmesi, biraz küstahça bir davranış. Amerika’nın, Irak’a askeri ve mali yardım konusunu, Fransa, Almanya ve Rusya’yla, gerçekçi bir zeminde oturup görüşmesi gerekiyor. Öte yandan Irak’ta kitle imha silahı bulamadığına göre, Bush Amerikan halkına, askerlerinin neden Irak’ta olduğunu anlatmak zorunda. Birçok Amerikalı hala, Irak’ın 11 Eylül olaylarından sorumlu olduğunu sanıyor. Bu duruma kısmen, 11 Eylül olayları ve Irak arasında sürekli paralellik kuran Başkan Bush yol açtı. Amerika’nın Irak’taki varlığının iyi gerekçeleri olabilir. Ancak Saddam Hüseyin’e bağlı direnişçilerin terörist olarak yansıtılması, kamuoyunun kafasını daha fazla karıştırıyor. Aynı şekilde Başkan Bush’un istediği, 87 milyar dolarlık ek bütçe, askeri harcamalara gidecek. Bu paranın çok az bölümü, Irak’ın yeniden yapılandırılmasına harcanacak gibi görünüyor."

Washington Post gazetesi de, Irak’ın Amerikalı yöneticisi Paul Bremer’ın görüşlerine yer veriyor.

Bremer, Washington Post’ta çıkan yazısında, Irak’ın özgürleştirildiğini ve bundan sonraki amaçlarının da yönetimin biran önce Irak halkına devredilmesi olduğunu belirtiyor:

"Seçimler, Irak halkının kendi egemenliğini sağlamasının en büyük anahtarı. Ancak mevcut koşullarda, Irak’ta bir seçim düzenlenmesi imkansız. Çünkü seçimle ilgili ne bir kayıt, ne de bir yasa mevcut. Yeni bir anayasa hazırlanmadan hükümet kurulmasıysa, kargaşa ve istismardan başka bir þey doğurmaz. Bu anayasanın Iraklılar tarafından yazılması gerektiği gibi, hazırlanması da kısa sürmeyecek. Iraklılardan oluşan bir bakanlar konseyi atanmasının ardından, yeni anayasanın yazılması, ikinci adım olacak. Bu sürecin sonunda seçimler yapılacak, ve Amerikan birlikleri yönetimi tamamen Iraklılara devredecek. Irak’ta bugün bazı sorunlar yaşanıyor olabilir, Irak halkına yeniden kendi egemenliğini kazandırmak, bu sorunların içinde yer almıyor."

Dikkatler, Filistin Başbakanı Mahmud Abbas’ın haftasonunda istifa etmesiyle, yeniden Ortadoğu barış sürecine çevrildi. Christian Science Monitor gazetesi, bu durumun, Washington’un Ortadoğu politikasını yeniden gözden geçirmesini gerektirdiğine dikkat çekiyor. Gazetenin yorumu şöyle:

"Filistin Başbakanı Mahmud Abbas’ın istifasıyla, Ortadoğu Barış planı ciddi bir darbe aldı. Başkan Bush’un aceleyle bu planı yeniden toparlayıp, bölgedeki değişken politikalara daha dirençli hale getirmesi gerekiyor. Bütün beklentilerini, Mahmud Abbas’a yoğunlaştıran Washington, yakın bir zamanda Filistinlilerle İsraillilerin anlaşma imzalamasını bekliyordu. Abbas’ın istifası, Amerika ve İsrail tarafından istenmeyen kişi ilan edilen, Yaser Arafat’ın elini güçlendirdi. Aynı şekilde, yaşanan kriz, Arafat’ın hala Filistinlilerin desteğine sahip olduğunu da ortaya koydu. İsrail, Gazze ve Batı Şeria’da Filistinlilere uyguladığı politikayla, bu durumdan kısmen de olsa sorumlu. Yaşanan bu bunalım, Başkan Bush’u Filistinlilerin desteğini kazanma ve İsrail’i yeni tavizlere zorlama açısından zor durumda bıraktı."

XS
SM
MD
LG