Amerikan gazeteleri, bugün, İsrail’in dün Gazze’de bir Hamas liderini öldürmesi, ve Irak’ta “Kimyasal Ali” lakabıyla tanınan eski Iraklı komutanın ele geçirilmesi haberlerine geniş yer veriyor.. Salı günü Irak ve İsrail’de meydana gelen bombalı saldırıların yankıları da devam ediyor.
New York Times gazetesi, yorumunda, İsrail ve militan Filistinli örgütler arasındaki ateşkesin sona ermesiyle, Ortadoğu Barış Planı’nın tehlikeye düştüğü yolunda uyarıyor:
“Dışişleri Bakanı Colin Powell, Washington’un hazırladığı Ortadoğu Barış Planı’nın başarısız olması durumunda, İsrail ve Filistinlilerin uçurumun eşiğine gelecekleri uyarısında bulundu. Kudüs’teki intihar saldırısından sonra, taraflar bu uçuruma her an daha da yaklaşıyor. Ortadoğu Barış Süreci ve Filistin’de Mahmud Abbas hükümetinin ayakta kalabilmesi için, Amerika’nın barış çabalarını arttırması gerekiyor. Aynı şekilde Abbas ve İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un, karşılıklı suçlamalarda bulunmaktan vazgeçmeleri gerek. Şaron’un, iki-devletli barış planı çözümüne inanan Mahmud Abbas’tan daha iyi birini bulması çok zor. Eğer Abbas görevden alınırsa, yerine uygun birini buluncaya kadar, ne yol haritası kalır, ne de bir yol.”
Washington Post gazetesinde yazan E.J. Dionne Jr., Başkan Bush’un Irak politikalarının başarısız olduğunu belirtiyor ve Irak’ta uluslararası işbirliği çağrısında bulunuyor. Yazıda şöyle deniyor:
“Bu hafta Bağdat’taki Birleşmiş Milletler binasının önünde patlayan bomba, Amerika’nın, kolay ulus inşa edebileceği yolundaki kibirli politikalarını yerle bir etti. Müttefiklerimizden alacağımız sınırlı asker yardımıyla ve az bir finansmanla, savaş sonrası Irak’ı yeniden yapılandırabileceğimizi sandık. Daha da kötüsü, Amerikan Yönetimi, doğru ya da yanlış olduğuna bakmadan, kendi propagandasına inanmış görünüyor. Peki ne yapmamız gerekir? Irak’ta daha fazla askere ihtiyaç olduğu ortada. Irak’taki saldırılar başlamadan önce Amerikan Yönetimi bu işgalin maliyetini ciddiye almadığı için, şimdi bunun aksini Amerikan halkına anlatması çok zor olacak. Bu işin yükünü tek başımıza üstlenmek istemeyeceğimiz için, müttefiklerimizin yardımına fazlasıyla ihtiyaç duyacağız. Bunların gerçekleşebilmesi için Bush Yönetimi’nin eski söylemlerinden vazgeçmesi gerekiyor. Bunda ne kadar başarılı olduğunu ise yakında göreceğiz.”
Irak’ta girişilen son saldırılar, bazı çevrelerde dikkatleri Suriye’ye yöneltiyor. Washington Times’ın bir yorumunda, Şam yönetimi, saldırganların Irak’a sızmasına izin vermekle suçlanıyor. Gazete, aynı zamanda Suriye’ye karşı sert önlemler alması için Bush Yönetimi’ne çağrıda bulunuyor :
“Irak’ın Amerikalı yöneticisi Paul Bremer, Bağdat’taki bombalı saldırıdan hemen önce, Suriye’yi, sınırlarını teröristlere kapatması yolunda uyarmıştı. Savaşın başında, Irak sınırını Amerikan işgaline direnen gönüllü savaşçılara açan Şam Yönetimi, Washington’un baskıları üzerine bu sınırı kapatmış, ve ülkesine sığınan bazı Iraklı Baas yöneticilerini sınırdışı etmişti. Ancak Suriye, El Kaide unsurlarına destek olarak, bu örgütün dünya çapında yayılmasında kilit rol oynadı. Bremer, bu konuda Suriye’ye karşı daha sert bir politika izlenmesini savunuyor. Amerika Dışişleri Bakanlığı ise Suriye’nin terörle mücadele yolunda atacağı adımları beklemeyi tercih ediyor. Belki de Başkan Bush’un, Bremer’in gerçekçi görüşlerine daha fazla destek vermesi zamanı geldi.”