Washington Post Başkan Barack Obama’nın bütçe açığını azaltmak için atayacağı komisyonla ilgili kararnameyi bugün açıklayacağını hatırlatıyor. Gazete, komisyonun önünde ciddi engeller olduğunu belirtiyor:
Obama’nın atacağı mali sorumluluk komisyonunun görevi, bütçe açığını 2015 yılında ekonominin yüzde 3’üne düşürmek olacak. Bütün Amerikalılar ve tabii Çinliler'in de önemli bir kısmı bu komisyonun başarılı olmasını istiyor. Mali sorunlar ne kadar erken kontrol altına alınırsa o kadar iyi olacaktır. Komisyonun önüne ciddi engeller çıkacağından kimsenin kuşkusu olmamalıdır. Sorun, bu hedefe nasıl ulaşılacağı değildir. Yapılacak şey vergileri artırmak ve harcamaları kısmaktır. Ancak asıl sorun bu acı ilacı hazırlayacak olan siyasi iradededir. Bunun için konuyla ilgili üç tarafın da, yani Obama’nın, Demokratların ve Cumhuriyetçilerin şimdiye kadar gösterdiklerinden çok daha fazla devlet adamı sorumluluğu göstermeleri gerekir.
<!-- IMAGE -->Christian Science Monitor Avrupa Birliği’nin Yunanistan’a yardım için önce Atina’nın acı reçeteyi ne ölçüde uygulayacağını görmek istediğini yazıyor. Gazete, Birlik üyelerinin bu yaklaşımını destekliyor:
Avrupa Birliği’nin Yunanistan’a karşı katı bir tutum takınması, Euro bölgesine katılmak isteyen diğer ülkelere de bunun bir bedeli olduğunu gösterecektir. Ancak Avrupa Birliği’nin bu tavrının Yunanistan’ı kurtaracağının bir garantisi yok. Atina’nın almayı düşündüğü önlemler yeterli olmayabilir. Üstelik Yunanistan önlemler konusundaki ciddiyetini gösterse bile, diğer ülkeler gereken yardımı yapamayabilir. Bütün bu sorunlar Euro’nun varlığını sürdürüp sürdürmeyeceği sorusunu da gündeme taşıyor. 80’li ve 90’lı yıllarda daha birleşik bir Avrupa düşüncesi ön plandaydı ancak son yıllarda bu durum değişti. Yaşanan bu kriz Avrupa entegrasyonunu daha da yavaşlatacaktır.
<!-- IMAGE -->New York Times Taleban’ın iki numaralı ismi Molla Abdülgani Baradar’ın yakalanmasını Pakistan’la ilişkilerin düzelmesine bağlıyor. Gazete, Mercah kentinin geri alınmasını da önemli bir gelişme olarak görüyor:
Molla Baradar’ın yakalanması da Mercah saldırısı da Taleban’ın savaşma iradesini ortadan kaldırmayacaktır. Ancak Taleban üzerindeki baskının artması, bazı Taleban mensuplarının durumlarını sorgulamasına yol açacaktır. Ancak Taleban’ın lider kadrosunun Kabil’le uzlaşmaya varması beklenmemelidir. Üstelik böyle bir uzlaşma olursa, bunun bedeli çok yüksek olacaktır. Karzai’nin, başta Molla Muhammed Ömer olmak üzere Taleban liderlerini savaştan vazgeçirmek için bir aşiretler konseyi toplama kararından kaygı duyuyoruz. Karzai, kendi halkının geleceği için, özellikle kadınların ve kızların eğitimi konusunda bir adım bile geri atmayacağını açıkça ilan etmelidir.
<!-- IMAGE -->USA Today Toyota firmasının geri çağırdığı otomobillerle ilgili olarak Ulusal Otoyol Trafik Güvenliği İdaresi’nin de görevini yapmadığını öne sürüyor. Gazete, İdare’yi elindeki bilgilere rağmen müdahalede geç kalmakla suçluyor:
1980’den bu yana İdare’nin personel sayısı yüzde 28 azalarak, 874’den 632’ye düştü. Bunların da yüzde 10’undan daha azı güvenlik ve hata soruşturmalarında görev yapıyor. Geçen yıl Kongre, eski araçların trafikten çekilmesini destekleme programının yürütülmesi görevini de İdare’ye verdi. Böylece, temel görevi Amerikan yollarındaki 230 milyon aracın güvenliğini sağlamak ve yılda 40 bini bulan ölümleri azaltmak olan İdare’ye, yeni bir sorumluluk daha yüklenmiş oldu. İdare’nin Toyota hakkında bir soruşturma başlatması umut verici. Gelecek hafta Toyota dosyasını açacak olan kongre, sadece bu firmayı değil denetim görevini üstlenen İdare’nin durumunu da tartışmalıdır.